HAKSÖZ-HABER

AK Parti iktidarının MHP ile birlikte hazırlayıp Meclise getirdiği infaz yasası düzenlemesi Mecliste tartışılmaya devam ediyor. Yapılan düzenlemeyle değişiklikten adli suçlular büyük oranda yararlanırken, ‘devlete karşı suç’ olarak tanımlanan siyasi suçlular kapsam dışında kalıyor.

İktidar çevreleri kapsam dışında kalan herkesi teröristler, bölücüler, darbeciler gibi şablon ifadelerle mahkum ederken, hiçbir şiddet eylemine karışmadıkları halde irtibat, iltisak vb. ithamlarla ‘terör örgütlerine mensubiyet’ ile suçlanan onbinlerce insanın maruz kaldığı adaletsizliği ise görmezden geliyorlar.

İşte dünkü Meclis görüşmelerinde aynı söylemi sürdüren AK Parti Milletvekili Av. Özlem Zengin, muhalefete şöyle yükleniyor: “…sorucam ben darbeciler olmasın mı cezaevinde, PKK'lılar olmasın mı cezaevinde, DHKP-C’liler olmasın mı cezaevinde, kasten adam öldürenler olmasın mı?" 

Aynı mantıkla biz de Özlem Zengin’e soralım o zaman: “Uyuşturucu satanlar, hırsızlar, adam yaralayanlar, gaspçılar olmasın mı cezaevinde? Bu tür suçları işleyenlere neden bu kadar müşfiksiniz?”

Ve daha önemlisi de Özlem Hanım’dan şu soruyu da cevaplamasını isteyelim:

Bu tür adi suçları işleyenlerin yararlandığı bir düzenlemeden, haklarında soyut iddialarla örgüt üyeliği cezaları verilmiş on binlerce insanın yararlandırılmamasını hangi hukuk ilkesiyle açıklıyorsunuz? Kadın erkek, genç yaşlı büyük bir kitleyi cezaevlerinde birkaç yıl daha tutmakta ısrar etmeyi adaletle, insafla nasıl bağdaştırabiliyorsunuz?