HAKSÖZ-HABER

Serbest kıyafet tercihinden ötürü odasında Maltepe Kaymakamı Necip Çakmak’ın hışmına uğradığı iddia edilen 26 yıllık öğretmen Mehmet Sarı’nın, kaymakamın iki koruması tarafından tartaklanması ve dersten çıkarılarak emniyette ifadeye alınması hakkında Özgür Eğitim-Sen bir açıklama yaptı:

***

KIYAFET TERÖRÜNÜ KINIYORUZ!

Basına yansıyan olay Maltepe Kaymakamı Necip Çakmak’ın serbest kıyafet eyleminde bulunan meslektaşımız Mehmet Sarı’yı kıyafeti tercihinden ötürü ‘kıyafet terörünün’ kurbanı haline getirdiği yönündeydi. Yine basına yansıyan haberlerden anlıyoruz ki öğretmen arkadaşımız darp raporu almış ve tıpkı haberde aktarıldığı gibi karakolda ifadesi alınmış.

Öte yandan Maltepe Kaymakamı Necip Çakmak ise olayla ilgili olarak kendisini şöyle savunmuş:

“Öğretmen olduğunu görünce altında ‘kotvari’ bir pantolon, üzerinde renkli bir gömlek, kravat falan hiç yoktu. Ben de ‘Hocam siz örnek olmak zorunda değil misiniz kıyafetinizle’ dedim. O da ‘Benim kıyafetim çok iyi” karşılığını verdi. Bu kıyafetle örnek falan olamayacağını söyledim bu defa da ‘Ben çok iyi örneğim” cevabını verdi. Ardından da müdüre ‘Hocam bunlara sizin dikkat etmeniz lazım değil mi’ ikazında bulundum. Kesinlikle hakaret etmedim.”

Kaymakam, özrü kabahatinden büyük bir açıklama yapmış. Öğretmene kılık-kıyafet üzerinden saldıran amirlerin değişmeyen argümanı bugüne kadar hep bu klişe olmuştur : 'Öğrenciye örnek olmak zorundasınız !'

Maltepe Kaymakamı gibi düşünen tüm amirlere soruyoruz:

Siz hangi gezegende yaşıyorsunuz?

Öğrencilerin kılık-kıyafetini düzenleyen ilgili yönetmelik ne diyor?

“MADDE 3 – (1) 4 üncü maddede yer alan sınırlamalar dışında okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde kılık ve kıyafet serbesttir.

(2) Öğrenciler, okul, sınıf ve şubelerde tek tip kıyafet giymeye zorlanamaz.”

Dolayısıyla kendi hiyerarşi amentünüze münkir geldiğini düşündüğünüz öğretmenleri örnek olacakları için değil;  layüsel olduğunu düşündüğünüz zihniyetinizin gereği olarak hizaya çekmeye çalışıyorsunuz. Yanlış yapıyorsunuz, sizin bu zihniyetinizi biz çok iyi biliriz. Yıllardır bu memleketin başına musallat olan kıyafet düzenlemelerinden, 28 Şubat günlerinden, ikna odalarından, eski Türkiye’nin karanlık günlerinden… Hangi renge hangi kimliğe bürünürseniz bürünün sizi tanıyoruz.

Öte yandan Maltepe Kaymakamı’nın açıklamasından anlıyoruz ki mülki amir olarak bilmesi gereken yasal mevzuattan da habersiz. Bu cehalet kendisi ile sınırlı kalsa iyi. Maalesef söz konusu kişi bir mülki amir. Dolayısıyla cehaleti, idaresi altında çalışanlara bir şiddet olarak yöneliyor. Cehaleti, kendisini yasanın, kanunun ve mahkeme kararlarının üstünde bir yerde konumlandırmasına yol açıyor.

Bilindiği gibi serbest kıyafet eylemini Türkiye’de başlatan ilk sendika Özgür Eğitim-Sen’dir. Daha sonra diğer sendikaların da konuya duyarlılık göstermesiyle birlikte neredeyse ‘serbest kıyafet’ ile ilgili eylem kararı almayan sendika kalmamıştır. Sendikalar faaliyetlerini 4886 sayılı Sendikalar Kanunu çerçevesinde yürütürler. Ayrıca eylemin başlangıcından bugüne kadar geçen iki yıllık zaman zarfında onlarca İdare Mahkemesi kararının yanında konu ile ilgili olarak Danıştay’ın bağlayıcı kararı bulunmakta.

Değil Maltepe Kaymakamı, bu ülkede hiç kimse kendisini kanunların, mahkeme kararların üstünde göremez. Buna ne hakkı ne de haddi vardır. Dolayısıyla mesele tartışma götürmez biçimde bir keyfiliğin, hukuksuzluğun konusudur. Bu hukuksuzluğun aktörü Öğretmen Mehmet Sarı değil Maltepe Kaymakamı Necip Çakmak’tır. Tüm bu hadiseler olurken o an müdür odasında bulunduğunu öğrendiğimiz Maltepe İlçe Milli Eğitim Müdürü’nün de ne yaptığını çok merak ediyoruz? Anlaşılan hiçbir şey yapmamış. Bu ise daha büyük bir resmi karşımıza çıkarıyor.

Bu durumun müsebbibi tek bir kişi olarak görülemez. Milli Eğitim sistemi içerisinde sürekli aşağılanan, personeli bulunduğu bakanlık tarafından sahiplenilmeyen öğretmenler bir düzeneğin kurbanı haline getirilmişlerdir. Başbakanından bakanına, valisinden kaymakamına, milli eğitim müdüründen okul idaresine kadar hiyerarşinin şamar oğlanı haline getirilen öğretmenlerin bugün içine düşürüldükleri durumdan en başta hükümet ve bakanlık sorumludur.

Meslektaşımız Mehmet Sarı’ya geçmiş olsun derken bu çirkin olayda sorumluluğu olan herkesi esefle kınıyoruz.  

Özgür Eğitim-Sen Yönetim Kurulu