1. HABERLER

  2. BASIN AÇIKLAMASI

  3. Özgür-Der: "Muğlalı Zihniyeti Şırnak’ta Hortladı!"
Özgür-Der: Muğlalı Zihniyeti Şırnak’ta Hortladı!

Özgür-Der: "Muğlalı Zihniyeti Şırnak’ta Hortladı!"

Şırnak’ın Uludere ilçesi Ortasu köyünde TSK’ya bağlı savaş uçaklarının bombalaması sonucu onlarca kişinin katledilmesi üzerine Özgür-Der Genel Merkezi bir basın açıklaması yaptı.

29 Aralık 2011 Perşembe 12:46A+A-

Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya’nın yaptığı basın açıklamasının tam metni:

MUĞLALI ZİHNİYETİ ŞIRNAK’TA HORTLADI!

29 Aralık 2011

Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu köyünde dün gece yaşananlar, adı garnizon tabelasından sökülse de, Mustafa Muğlalı zihniyetinin Türkiye devletinin karakterine sinmiş olduğunu ortaya koymuştur. Irak sınırında yer alan köyde yaşayan ve geçimlerini mazot ticareti ile sağlayan insanlar F-16 jetleriyle bombalanarak katledilmişlerdir. Resmi açıklama her zaman olduğu üzere öldürülen köylülerin “terörist zannedilerek” bombalandığı şeklindedir.

Ne ayıptır ki, aradan geçen bunca saate rağmen devlet kaç kişinin öldüğüne dair somut bir açıklama dahi yapmamış, yapamamıştır! Bu yüzden bazı ajanslarca en az 20 kişinin öldüğü bildirilirken, belediye başkanı ve bazı yerel unsurlarca ölü sayısının 35’i bulduğu iddia edilmiş, bu kan dondurucu olayda ölen insanların sayısı dahi henüz net biçimde açıklığa kavuşturulamamıştır.  

Öldürülen köylülerin mazot kaçakçılığı yaptığı tespiti üzerinden bir tür mazeret üretilmeye, işlenen suçu küçültmeye, en genelde de katliamın mazur gösterilmeye çalışılmasına kimse tevessül etmemelidir. Açıkçası “kaçakçılık” suçlaması bizatihi bu devletin bir ayıbıdır, günahıdır! Yüzyıllardır yan yana, iç içe yaşadıkları coğrafyanın ve insanların bir gün birilerince yapay sınırlarla ayrılarak, kendilerinden uzaklaştırılmalarını insanlar neden benimsemek zorunda olsun? Karşılıklı yapılan şeyin adı asırlardır ticaret olarak tanımlanmışken, bir deli gömleği gibi halklarımızın üzerine geçirilen ulus devlet dayatması ile birlikte bir anda insanların “kaçakçı” konumuna oturtulması hak mıdır?

Daha önce de pek çok olayda tekrarlandığı gibi “Terörist zannedilerek öldürüldüler!” açıklamasının bu katliam için de bir örtü işlevi göreceği anlaşılmaktadır. Oysa buna izin verilmemeli, böyle bir mazeret hiçbir şekilde kabul edilmemelidir! İnsan hayatı bu kadar ucuz olamaz! Yapılan şey açık bir katliamdır. Ve bunca insanın hayatını kaybetmesine yol açan bu fiilin sorumlularından mutlaka hesap sorulmalıdır!

Rıdvan Kaya

Özgür-Der Genel Başkanı 

İlgili Haber:

F-16'lar Şırnak'ta Köyü Bombaladı, Onlarca Ölü Var!

HABERE YORUM KAT

18 Yorum
  • Efadil Fırat / 30 Aralık 2011 13:01

    Tunus direnişi ile başlayan ortadoğu devrimleri sürecinde ordaki kardeşlerimizin yanında olduk ve hep birlikte diktatörlere karşı eylemler yaptık.Zulme sessiz kalmadık yani . Ama kafamı kurcalayan bir soru var ve bunu soramadan edemicem. Bu katliam acaba suriyede filsitinde gerçekleştirilmiş olsaydı bir basın açıklaması ile geçiştirilecekmiydi? Kürdistan'ın Suriye'den veya Filistin'den farkı nedir? Açıkcası ben son dakikaya kadar Katledilen kardeşlerimiz için hiç olmazsa bir gıyabi cenaze namazı bekliyordum... Ama olmadı , sağlık olsun şüphesiz allah her şeyi bilen ve görendir...

    Yanıtla (0) (0)
  • ayşe / 30 Aralık 2011 12:10

    “Terörist zannedilerek öldürüldüler!”..neden peki öyle zannedildi...birde o açıdan bakın kardeşler...bir insan incindiğinde helede böyle bi olayda böyle öldüğünde İNSANLARIN içi acır....kimse bunu onaylamayı bırakın sessiz kalamaz...ama bir MEHMETCİK öldüğündede bu duyarlılığı nie gösteremior kürt halkı.....neden ben bi mehmetçik öldü die ağlayan bi kürt anne görmedm...“Terörist zannedilerek öldürüldüler!” ...kürt halkının üzerie yapışan bu terörit damgasını kimse yapıştrmadı....ve “Terörist zannedilerek öldürüldüler!” bunun düşünülmesi normal deilmi peki...birazda bunu düşünün...kürt kardeşlerim gerçekten bu damgayı silmeden orda o olaylar olduğu sürece bu olaylarında olması MALESEF anlamsız deil....masum durumdayken biz birşey yapmadık da bizi terörist sandılar deil...lütfen bunuda anlayın..."Zulmedenlere meyletmeyin, yoksa ateş sizede dokunur.." Hud 113 ...müslüman olduğumuzu ve bizim destek birbirimize destek olarak hep birlik olmamız gerekn bir dünya var....

    Yanıtla (0) (0)
  • ahmet / 30 Aralık 2011 10:54

    yediemin ben de seni insaf, ölçü ve adalete çağırıyorum....

    Yanıtla (0) (0)
  • atilla / 30 Aralık 2011 00:35

    Yaşadığımız ülkenin güzel insanları sizleri Allahın selamı ile selamlıyorum. Dikkat edilirse bir katliam var ve sorumluları nedense taca atılmaya çalışılıtor. ''Arap Baharı'' başladığından bu güne kadar zalim diktatörleri ve onun yandaşlarını kınadık ve kınamaya devam ediyoruz hemde çok şiddetli bir dil ile. Peki bizim vicdanlarımız kendi yaşadığımız toplumun meselelerine nasıl nazik ve alakasız yerlere uyarılar gönderme gayreti içinde oluyoruz. Rıdvan kaya kardeşimizin kalemine sağlık, tamamda burada Başbakan Tayyib beyi hiç incitmiyor neden acaba dış işleri bakanına hiç birşey demiyor. Hele hele idris naim Şahin beyefendinin üç gün önceki efelene efelene bütün vakıf ve dernekleri,sivil insiyatifi töhmet altına alan konuşmalarını dillendirmiyor. Hayra alametmidir? Yöneticilerin hata yaptığı zamanda ; yada dönemlerde onları uyaracak kimlerdir çok merak ediyorum. Uyaranlarıda lütfen incitmeyin benim güzel kardeşlerim. Selam ve dua ile.

    Yanıtla (0) (0)
  • yediemin / 30 Aralık 2011 00:06

    insaf dinin yarısıdır.nasıl tayyiple muğlalıyı bir tutarsınız.o uçaklara tayyip mi emir verdi.meşhur ADİL ŞAHİTLİĞİNİZ bunu mu işaret ediyor.elbette olay onaylanamaz.ancak sanki fiili bir harp varmış tayyip askerlerine gidin bu köylüleri öldürün emri vermiş gibi yorum yapıyorsunuz.eğer tayyip bu işin soruşturmasını yapmazsa o zaman ne derseniz deyin.daha iki ay önce askerler (hatta trafik polisi hile ile) öldürülürken hiç pkk aleyhinde böyle insafsız yorum yapmadınız.ne diyeyim BİRAZ ÖLÇÜ.biraz ADALET.

    Yanıtla (0) (0)
  • ali can / 29 Aralık 2011 20:32

    normal şartlarda kaçakçılık konusunda Rıdvan abiye katılıyorum. fakat şunu da belirtmek isterim. güvenlik sorunu olan bir yerde, kimin kim olduğu anlaşılamıyan bir yerde, kaçakcılık yapanların hiç suçu yok mu? sonuçta bu zaafiyet birileri tarafından kullanılmış olabilir.

    Yanıtla (0) (0)
  • sinan tetwani / 29 Aralık 2011 20:27

    Zalimler için yaşasın cehennem .Rabbım zalimleri kahru perişan etsin.Zalimin adı fark etmez.İster Saddam,Kaddafi,Esad isterse t.c. ve onu yönetenler olsun.Zülüm, ancak zalim işidir.
    Yaşanan olay katliamdann başka birey değil.Yıllarca kürt halkına yapılan katliamlara biri daha eklendi.Hemde yönetimde adı Akp olan ve başında R.T.Erdoğan olan bir yönetim.Yahudiye öldürme diyenın yaptığna bakın.Esad'a bırak git diyerek akıl verene bak.Sormak gerekiyor,
    kürt hallkının yaşadığı bunca zülme rağmen halen kürt halkının hakkını görmemezlikten gelene ne yapmak lazım ?Başkasına akıl vereceğine kendine bak demezler mi ?
    Kendine bak ,kendine bak hemde adam gibi bak.
    Daha kaç mazlum kürt ölecek ,daha kaç anayüreği yanacak,daha kaç bin insan cezaevine girecek,daha kaç milyon insan sürgün edilerek yollarda ölüme mahkum edilecek ?
    Söyleyın Allah aşkına söyleyin.Söylemeyecekseniz ,ben söyleyeyim
    Ya Rabbi !
    Adı ne olursa olsun :Mazlumlara zülüm yapanları özellikle müslüman ve kürt halkına zülüm yapanları KAHRET,KAHRET ,KAHRET.

    Yanıtla (0) (0)
  • sait alioğlu / 29 Aralık 2011 20:02

    Hani yeni dönem, hani verilen sözler, hani atılacak ve atılması gereken adımlar? Bu olsa olsa hırsız korkusundan, ebeveynin kendi çocuklarına yapmaya çalıştığı yanlışlara benzer! Tamam hırsız var ama ev halkına reva görülen eziyetlere ne demeli?
    Kim ne derse desin bu bal gibi bir katliamdır! Aynı zamanda da var olan soruna çözüm üretme aczini yaşayan bir iktidarın fauturayı zavallı, kaçakçı(!) Kürt köylüsüne kesmesi demektir!
    Eğer hükümet bu yapılan yanlışın/katliamın sorumlularını ortaya çıkarmak istiyorsa tez elden -belli ki zor olacak- askeri bürokrasinin icabına bakmalı, onlakrı hizya getirmeli, hemen her sorun gibi Kürt sorununun da çözümü için KCK, BDP; PKK, Ergenekon bahanesine sığınmadan çözmek zorunda!
    Diğer türlüsü ipe un sermek, işi zora koşmak ve çözümsüzlükte direnmektir! Bu yola tevessül edilmemeli, haklın onuru onarılmalı ve kerim devlet felsefesi her tür muhafazakarlığa, milliyetçiliğe, statükoya vs. galebe çalmalıdır! Korkmayalım, kaznçlı çıkan her zaman haklılar ve zavallı hak kitleleri olacaktır!
    Birde tren kalkmadan işin ciddiyeti kavranmalıdır, vesselam...

    Yanıtla (0) (0)
  • sait alioğlu / 29 Aralık 2011 19:48

    Bir kişi ya da bağlı bulunduğu sosyal ve siyasal vb. yapısı ne kadar insancıl değerlere sahip olsalar da iktidara geldiklerinde var olan sorunların çözümü konusunda akla uygun(makul) çözümlere yer vermez, bunun yanında temsil ettiğini düşündüğü sistemin ali(!) çıkarlarını koruma ve var olan sistemi sürdürme adına türlü yanlışlara düşebilir. Bunu Ak Parti iktidarının üçüncü, daha doğrusu 'Ustalık dönemi' diye tavsif ettiği şu dönemde yaşamaktayız, maalesef... Mevcut iktidarın bundan önceki iktidarlardan belirgin farkı, "Ben ekonomiyi düzeltmek için geldim, diğer konular beni ilgilendirmez!" deyip topu zinde silahlı güçlere ve Kemalist statükoya atmaması şeklinde değerlendirebiliriz. Mevcut iktidar bu belirgin farktan yola çıkarak, sözde sivil bir anlayış adına statükoyu gerilettitiğini sürekli vurgulayıp çaresiz kitlelerden hem oy almaya ve hem de onları bir nevi avumaya çalıştı. Bu çerçevede -avutulma bir yana- bazı iyi şeylerde olmadı değil! Ama İş Kürt sorununu çözümü konusuna gelince işler sarpa sardı; Mevcut iktidar bile elinde bulunan sosyal, siyasal, kültürel, iktisadi vb. imkanlara rağmen bu sorunu bir türlü çözemedi, işi askıya aldı, ortam gerildi, umutlar uçmaya, yok olmaya yüz tuttu!Daha sonra ise düzeni oturtma adına bir nevi niyet okuma çabalarından dolayı, Ergenekon sürecinde yasal olsun, ya da olmasın sorunun Kürt tarafında bulunan bir yığın kuruluşa ve kişilere yönelik -yandaş- medyatik saldırılar ve akabinde de iktidarın elini güçlendirecek infazlar gerçekleştirildi. Burada sanırım, yandaş medyanında işi azıya almasından ötürü iş niyet okumayı geçti, hakkın, hukukun ihlalini içeren amansız bir süreç başladı.asker onaylı Şırnak katliamı da bu işin tuzu biberi oldu!Peki katledilen köylüler ne yapmıştı? Herşeyden önce bu zavallı ve ayağı lastikli yurdum insanı bir parrça ekmek, bir yudum su ve bir parç da umut uğruna kaçakçılık yapmışlardı.Sonuçta o zavallı insanlar bazı mücahid eskilerinin müteahhid oldukları ve muadilleri olan laik seküler kodamanlarında sürdüregeldikleri vahşi kapitlist bir vasatta bir kaç parç mal taşıyıp adı kaçakçıya çıkmı

    Yanıtla (0) (0)
  • Gökhan Ergöçün / 29 Aralık 2011 18:11

    Rıdvan Abi'nin söyledikleri konuyu bütünüyle açıklamış ve yerinde olmuş. İnsanların önlerine çitler çekerek iki taraftaki toprak parçalarının farklı olduğunu ve ayrı kutsiyetleri olduğunu dayatarak aralarında gelip giden malların yalnızca haraca tabi tutulduğunda aklanabileceğini iddia etmek son derece mantıksız ve zalimcedir. Ve bu yolla para kazanmak isteyen insanları kaçakçı gibi uydurulmuş ve yerilmiş bir statüye sokmak tam bir despotluktur. Yaşanılan olay ise bu despotluğu gözler önüne sermiştir. Bu konuyla ilgili özürler ve bahaneler yetersiz ve komik kalacaktır.

    Yanıtla (0) (0)
  • YUSUF ÇAĞLAR / 29 Aralık 2011 17:36

    Hiç kimse kasten sivil öldürmeyi istemez.Ancak burası Türkiye ve burada bu sözün geçerliliği yok.Geçmişi nice öldürülmelerle dolu.Devlet denen aygıtı ele geçiren/kullanan odaklar ve isteyerek ya da istemeyerek bu cinayeti işleyen katiller en kısa zamanda HESAP VERMELİDİRLER.Yoksa bunca yapılıp edilenler (en azından yapılmak istenenler) zayi olacaktır.Mazlum kürt halkının çektiği zulümler İNŞAALLAH bununla biter.

    Yanıtla (0) (0)
  • Murat AYDOĞDU / 29 Aralık 2011 14:55

    Kasıt da olsa, ihmal de olsa suçlular en ağır cezaya çarptırılmalı.
    Ama daha önemlisi, böyle bir zemini oluşturan şartların vehmiyetidir.

    Yanıtla (0) (0)
  • özgür ebuzer / 29 Aralık 2011 14:35

    Kahrolsun zalimler!

    Yanıtla (0) (0)
  • Burhan Gökçe / 29 Aralık 2011 14:14

    sorumsuzca yapılan bu katliamı kınıyoruz.hortlatılmak istenen veya hortlatılan muğlalı zihniyetinin acilen hesap vermesini istiyoruz.Ayrıca ÖZGÜR DER i duyarlılıgından dolayı tebrik ediyoruz.

    Yanıtla (0) (0)
  • mehmet a. / 29 Aralık 2011 13:50

    Özgür Der açıklamasına sebep olan duyguya Türkçe'de duyarlılık deniyor.

    Bir de haksozhaber'den çok daha güncel haberler yapan ve asli özelliği haber yapmak yakından bildiğimiz ve bu site okuyucusunun da sık takip ettiği kimi İslamist (!) haber sitesinin haber başlıklarına bakın sevgili kari'i...

    İnsanda biraz izzet-i nefis, biraz haysiyet olur..

    Buradan kendilerine 'Yuuuuuuuh' diyorum... Tabii bunu duyacak kulakları varsa!...Okuyacak gözleri ,düşünecek beyinleri de...

    Yanıtla (0) (0)
  • Emrullah Gülaçar / 29 Aralık 2011 13:48

    Sadece şunu bilelim zulüm kimden gelirse ve kime yapılırsa yapılsın bu müslüman'ın tavrını değiştirmez.. Allah buyuruyor... "Zulmedenlere meyletmeyin, yoksa ateş sizede dokunur.." Hud 113

    Yanıtla (0) (0)
  • ömer bitlis / 29 Aralık 2011 13:42

    Özgürderi hızlı, zamanında ve doğru verdiği tepkilerinden dolayı tebrik ediyorum.

    Katiller halka hesap verecek, vermeli...

    Yanıtla (0) (0)
  • ahmet aslan / 29 Aralık 2011 13:37

    Ağzına sağlık Rıdvan abi. Duygularımıza tercüman oldun.

    Yanıtla (0) (0)