1. HABERLER

  2. ETKİNLİK-EYLEM

  3. Özgür-Der Lise Gençlik Seminerleri Devam Ediyor
Özgür-Der Lise Gençlik Seminerleri Devam Ediyor

Özgür-Der Lise Gençlik Seminerleri Devam Ediyor

Özgür-Der liseli kızlara yönelik düzenlenen seminerlerden üçüncüsü Özgür Çocuk Kulübü’nde gerçekleştirdi. 4 Nisan Cumartesi günü yapılan seminerin konusu “Sosyal Medya”ydı.

06 Nisan 2015 Pazartesi 19:14A+A-

Liseli gençlere yönelik yapılan Sosyal Medya konulu semineri Nuveyba Tahmaz ve Sirra Büyük sundu. Nüveyba Tahmaz hazırladığı slayt ve sosyal medya konulu bir videoyu seyrettirdikten sonra sunumuna başladı. İnternet ve sosyal medyanın insan hayatının vazgeçilmezlerinden biri haline geldiğini hatırlatarak bunun bilgiye zahmetsizce ulaşmak isteyen insanların hayatını kolaylaştırmakla birlikte onları bir o kadarda tembelleştirdiğini söyledi. Masa başından yapılan alışverişler, bankacılık işlemleri, yemek siparişleri, ödenen faturalar, okunan gazeteler ve yine masa başında yapılan sohbetler gerçek hayatın bir ‘tık’ ötesine geçerek aslında sanal alemin bizleri esir almış, genel olarak insanların genlerinde olan beğenilme duygusu sosyal medyaya da sıçramış durumda olduğunu belirtti. Hayatlarının büyük bir bölümünü internette geçiren insanlar içten içe beğenilme, takdir edilme duygusuyla yanıp tutuşmakta bu beklentileri karşılanmadığında veya internetten uzak kaldığında agresiflik ve depresiflik gözlenmekte bunun da "Asosyallik" durumunu doğurduğunu ifade etti. Sosyal medyada sanal kimliğimizin ön planda olduğunu gerçek kimliğimizin örtülü kaldığını bu yüzden  sosyal medyada ikinci kimliğimizle yüzleştiğimizi vurguladı. İnsanı kullanan teknolojiye karşı  pasif değil  aktif olmamız gerektiğini aksi takdirde yanlış kullanıcı  hem dünyada hem de ahrette kaybedeceğini hatırlatarak sosyal medyanın iki penceresiden birisinin cennete birisini cehenneme açık olduğunu belirtti.  “Asrın tarzına değil Allah’ın farzına uymalıyız!!” sözü gereğince gençlerin dikkatli olmaları gerektiği hatırlatıldı.

Tahmaz’dan sonra sözü Sirra Büyük aldı. Sürekli gelişen teknolojiyle birlikte internet hayatın vazgeçilmezlerinden biri olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Günümüzde  internet deyince akla gelen ilk şey sosyal medya. İnsanlar internet kullanımının artmasıyla her an birilerinin sosyal medya profillerini ve etkileşimlerini takip edebilmekte. Bu kadar kullanıcısı varken sosyal medyayı kullanmamak elimize gelen fırsatı tepmek olurdu. Bu durumda çağın getirisi olan bu yeni oluşumu nasıl kullanacağımız sorusuyla karşı karşıya kalıyoruz. Meseleleri iki kampa ayırarak tartışma alışkanlığı, sosyal medyadan bahsederken ya tümüyle benimseyip savunma ya da “nerde o eski günler” nostaljisine takılı kalma eğilimlerini ortaya çıkarıyor. Oysa Müslümanlar olarak tutumumuz mutlak savunuculuk veya mutlak reddedici olmak yerine adaletli bir şekilde meseleyi ele almak olmalıdır” diyen Büyük, sosyal medyanın üzerimizdeki etkilerinden bahsederek şunları dile getirdi:” Her an her yerde internet üzerinden halledilebilen işlerin (fatura yatırma, alışveriş yapma vs.) hayatımıza büyük kolaylık kattığı doğru. Ancak bu kolaylık beraberinde tembelliği de getiriyor. Sosyal medya insanın fıtratında olan beğenilme, övülme, şöhret olma arzularını çabuk tetikliyor. Dizginlenemeyen bu arzular, kendisini başkalarına beğendirebilmek için kişinin olduğundan başka bir kimliğe bürünmesini de beraberinde getiriyor. Mahrem, tevazu gibi kavramlar kayboluyor. İçinde bulunduğumuz ana, yapmakta olduğumuz işe odaklanmak yerine insanları “göründüğümüz gibi olduğumuza” inandırmaya çalışıyoruz. Saatlerce sosyal medya başında zaman harcayan kişiler aile/okul hayatında asosyalliğe sürükleniyor. Başarısızlık ve mutsuzluk bu kişiler için kaçınılmaz son haline geliyor. Ancak her alanda olduğu gibi internette de doğruyu ve yanlışı seçme hakkı bize ait. İyi bir sosyal medya kullanıcısı olmak için öncelikle kullanacağımız aracı yani sosyal medyayı, hitap edeceğimiz kesimi ve neleri paylaşmak istediğimizi düşünüp karar vermemiz gerekiyor.”

Yapılan sunumlardan sonra sorularla semine devam etti.

HABERE YORUM KAT