Özgür-Der Kocaeli: ‘Seviye Sınıfları, Sorun Kaynağı!’
Özgür-Der Kocaeli Temsilciliği, İzmit Evliya Çelebi Kız İmam Hatip ortaokulu idaresinin 2015-16 eğitim yılı için uygulama kararı aldığı “seviye sınıfı”na ilişkin bir açıklama yaptı.
Temsilciliğe gelen veli şikâyetlerinden derlenen açıklamada söz konusu uygulama 10 maddede değerlendiriliyor. Uygulamanın başta pedagojik olmak üzere çeşitli açılardan sakıncalarına değinilen açıklamada, velilere danışmadan uygulamanın “ben yaptım, oldu” havasında icra edilmesinin ise kabul edilemez olduğunun altı çiziliyor.
Basın Açıklamasının Tam Metni:
SEVİYE SINIFLARI, SORUN KAYNAĞI!
23.06.2015
Kocaeli İzmit Evliya Çelebi Kız İmam Hatip ortaokulu idaresi 2015-16 eğitim yılı için seviye sınıfı uygulamasına geçme kararı almış bulunmaktadır. Seviye sınıfı uygulaması genelde dershanelerin tercih ettiği bir uygulama olmakla birlikte başarıyı artırma hedefi için bu yöntemin doğru olarak sunulduğuna şahit olmaktayız. Başkaca okullarda da örneğine rastladığımız bu uygulamayı kritik etmek yerinde olacaktır.
Konuyla ilgili Özgür-Der Kocaeli Temsilciliğine başvuran öğrenci velilerinin aktardığı bilgilerden derlediğimiz şu hususları kamuoyunun ve Milli Eğitim Bakanlığı yöneticilerinin dikkatine sunmak istiyoruz:
1- Öncelikle mevcut sınıflarında 1, 2, 3 senedir arkadaşlarıyla okuyan öğrencilerin sınıflarının her ne sebeple olursa olsun değişmesi sakıncalı olacaktır. Altın bir yöntem dahi olsa yeni kayıt yapan öğrencilerle ilgili bir yeni bir uygulamanın başlatılması yerinde olacaktır. Öğrencinin arkadaşının, sınıfının değişmesi eğitim sürecini olumsuz etkileyecektir. Hele bunların tümünün kız oldukları düşünüldüğünde durum daha hassas olmaktadır.
2- Okul idaresinin veliler ve öğretmenler üzerinde bir kamuoyu yoklaması yapmadan bu uygulamaya geçmesi bir başka sıkıntı noktası olmaktadır. Çocuklar öncelikle velilerindir. “Ben istedim, yapıyorum” tavrı doğru bir tavır değildir.
3- Seviye sınıfı oluşturulurken karne notu dışında başka bir notun baz alınması yerinde olmayacaktır. Hele dershanelerin hazırladığı bir sınavın sonuçlarını baz almak tam bir facia olacaktır. Karne notu ve dershane sınavının yarısı alınmakta ve bulunan sonuç çocuğun sıralamasına esas yapılmaktadır. Bu puanların ikisi de yüzlük dilimde değildir. Örneğin diploma notu 90 olan öğrencinin yarı puanı 45’tir. Dershane sınavından da 600 aldığında yarısı 300 eder. 300 ve 45 toplanarak son notu bulanmaktadır. Bu tam bir faciadır. Zira aynı sayı dilimi ve oranda olmayan iki puan hesaplanamaz. Birisinin tam puanı 100 iken diğerinin tam puanı 700’dür. Bu uygulama derhal durdurulmalı ve sonuçlar yok hükmünde sayılmalıdır.
4- Sınıf mevcutlarının 24, 32 ve 35 gibi farklı düzenlenmesi eşitlik ilkesine aykırı olmayacak mı? Proje sınıflarının 24, diğerlerinin ise 30 ve 35 arası olması ayrımcılığın tescili anlamına gelmez mi?
5- Bu okula öğrenci alırken zaten 70 puan altı sonradan 85 puan altı öğrenci alınmamıştı. Zaten seçkin olan öğrencileri başarılı kılacağım diye mevcut işleyen sınıf düzeninden koparmak ne derece pedagojik olur?
6- En düşük notların olduğu sınıftaki öğrencilerin başarısı daha da düşmeyecek mi? Öğretmenler o sınıfa nasıl rahatça girebilecek?
7- Dershane gibi takviye kurslarında bu bir nebze anlaşılabilirken, tüm zamanını geçirdiği temel eğitim kurumlarında öğrencilerin travmaya sokulması nasıl anlaşılabilir?
8- Anayasanın kanun önünde eşitlik ilkesine aykırılık oluşturmayacak mıdır?
9- Her 6 ayda bir dershane sınav notlarıyla sınıfının değişmesi öngörülmektedir. Öğrencinin göçebe olması anlamına gelen bu uygulamanın sürdürülebilmesi nasıl sağlanacaktır? Nakil gelen ve giden öğrencilerin nasıl eziklik yaşadığı velilerce malumdur. Bu durumu öğrencilere 6 ayda bir yaşatmak ne kadar doğrudur?
10- Öğrencilerin TEOG’daki rekabete ve yarışmaya hazırlanması temel eğitim kurumlarının hedefi olabilir mi? Davranış eğitimi ve diğer eğitim kazanımları tümüyle iptal edilip bir sınava odaklanmak öğrenciyi zehirlemez mi?
Temsilciliğimize yapılan şikâyetlerden hareketle özetle şunu belirtmek isteriz ki; öğrenci velileri, öğrencilerin eski sınıfta öğrenimlerine devamını talep etmektedir. Herhangi bir nedenle sınıf değişikliğine karşı çıkmaktadırlar. Dolayısıyla velilerin sürece dahil edilmeyip “ben yaptım, oldu” havasında uygulamaya sokulan bu kararın yetkililer tarafından bir kez daha düşünülmesi ve MEB’in konuya dair gerekli düzeltmeleri yapmasını talep ediyoruz.
ÖZGÜR-DER KOCAELİ TEMSİLCİLİĞİ
HABERE YORUM KAT