Seslerden Kargısıyla: Bir Pepuk
Şimdi uçuşur yaylalarımda pepuk kuşları.
Saçaklı bir gök, dokunaklı bir tarih,
Ve çapraz ateşte bir ağıt sıçratır yeri göğü,
Seslerden kargısıyla bir pepuk kurutur otları.
Gövdesini o kılıçtan keskin dişleriyle kanatır.
Sert kayaları çatlatır bir çırpıda kanatları.
Boynunda hamaylı gibi bir kenger pişmanlığı
Göğsüne ezelden oturan bir hawar yalnızlık
Feryat kopmaz, figan bilmez dilimizi looo
Kara taşın gövdesinden binbir hünerle kayıp.
Bizi bulur, bize değer bu müfsit haksızlık,
Kam kişt diyerek bir qılam ısırır dilimizi
Bir kardeş tabutu oyulur ağaçlarımızdan
Mı kişt diyerek alır omzuna karanlığını
Gömer en ücra köşesine gözyaşlarını.
Şimdi yamaçlarımdan yuvarlanır kara dikenler.
İçimde bir keleş fırtınası, eşelenmiş ateşler
Gecemde ise katmer katmer cesetler
Ay doğmaz, yıldız boğmaz gecemizi looo
Bizi tutar, bizi bilir bu kudurmuş hasetler.
Kam şüt diyerek bir nehir taşar boğazımızdan
Bir pıhtı kan yüzer tedirgin sularımızda
Mı şüt diyerek yıkar kirini avuçlarından
Söker katil izlerini damarlarından.
Oyy beni fellik fellik arayan gözler,
Nasıl da vurur on ikiden dağlarımı
Kara lastiğiyle koşar kardeşim Merdan!
Elinde on dörtlü, fakat dilinden fırlar fişekler.
Dağ dağ bir ağıt tutuşur yelesine,
Balta tutmaz, kuş konmaz dalımıza looo
Bizi keser, bizi basar o kavruk sinesine..
Kam kerd diyerek vurur dizlerine acısını
Vurur da sızım sızım ufalanır taşlarımız
Mı kerd diyerek bir civan düşer toprağa
Ve yanaklarımızı yakar sakalımıza yuvalanmış
Bu bayır yorgunu, bu yüz yakısı gözyaşlarımız.
Şimdi soframıza ağar bitimsiz duası dağların
Bir pepuk kuşu öter yorgun avlumuzda.
Ve mağrur sesi yatar asırlık döşeğime
Loğ düzmez, alev dinmez damımızda looo
Bizi alır, bizi atar bu ateşin eşiğine.
Ax ax diyerek bir hıçkırık takılır boğazına.
Çiroklar susar, kesif bir sessizlik yağmalar ninnimizi
Hey loooo diyerek devam eder ötmeye pepuğum
Düğüm düğüm bir feryat sarmalar yangılı dilimizi
Pepuk pepuk..
Kam kişt, mı kişt.
Kam şüt, mı şüt.
Kam kerd, mı kerd.
Pepukpepuk...
Axax…
- Haksöz’ün Uzun Yolculuğu
- Her Zaman İzzetle Direnenlerin Yanında Olacağız!
- Hukuksuz Yargılamalar ve Zindandaki Müslümanlar
- Yeniden Yargılamanın Yolu Açılsın!
- “Göçmen/Mülteci Sorunu” Üzerine Geç Kalmış Bir Yazı
- Irak Kürdistanı’nda Neler Oluyor?
- Neden Rusya ve Batı Suriye’de Kazanamaz?
- Haksöz Dergisinin Usuli ve İlkesel Dayanakları
- 25 Yıl / 300 Sayı İçin Kısa Bir Hikâyât
- 90’lardan Bugünlere Ümmet Olma Yolunda Dergiciliğimiz
- Haksöz ve Ümmet Perspektifi
- Haksöz ve Kadının İslami Mücadeledeki Yeri
- Zulmün Karanlığından Kur'an’ın Aydınlığına
- Haksöz Bir Mekteptir
- Haksöz Benim Yol Arkadaşımdır
- Haksöz, 28 Şubat’ta Dilini Eğip Bükmedi
- Şimdi Sorumluluk Yeni Kuşaklarda
- Hak Söz Çeyrek Asra Sığmaz!
- Mektep ve Umut Olma Sorumluluğumuz
- Haksöz Dergisinin Misyonu
- Kırılma Noktam Haksöz Oldu
- Düşünce Dünyamızda Kalıcı Bir Örneklik
- Söz ‘Ol’sun
- Kenardan Sıçramalı Okumalar
- Yüz Yıllık Kesintisiz Darbe Süreci