Müslüman Milliyetçiliği ve Yeni Türkler
Jenny White
İletişim Yayınları, Kasım 2013
AK Parti MKYK üyesi Yasin Aktay’ın katıldığı bir programda "Türk dediğin bir sentezdir zaten. Türk diye bir ırk yok." şeklinde konuşmasının ardından medyada bu sözler yoğun bir şekilde tartışıldı. Amerikalı bir antropolog olan White’ın kitabı, Türklüğün ve bu milletin bir üyesi olmanın ne anlama geldiğini irdeliyor. İlaveten, kana dayalı Türk etnisitesinden ziyade, büyük ölçüde kültürel Türkçülüğe dayanan ve milleti tarihsel olarak Cumhuriyet sınırlarına sıkıştırmak yerine Osmanlı’nın daha esnek sınırlarına sahip olarak tahayyül eden ‘Müslüman Milliyetçiliği’ni inceliyor. Kemalist devlet projesinin en önemli ayağı olan kimlik inşasında, mezkûr ideolojinin günümüz itibariyle ne derece başarılı olduğuna dışarıdan bir bakış sunuyor.
Aydınlık’tan Kaçanlar
Erkam Tufan Aytav
Ufuk Yayınları, Kasım 2013
Bugün her biri farklı düşünsel yapı ve ekollerde yer alan, tanınmış 7 entelektüelin Doğu Perinçek önderliğindeki Aydınlık Hareketi yıllarını konu alan bir kitap. Son yıllarda yayınlanan en ilginç çalışmalardan biri olan eser; Cengiz Çandar, Şahin Alpay, Halil Berktay, Oral Çalışlar, Gülay Göktürk, Ethem Sancak ve Büşra Ersanlı’nın ‘Aydınlık’lı yıllarını işliyor. Ele alınan kişilerin her biri, bugün, o yılları pişmanlık ya da aptallıkla andığını belirtiyor. Adı geçen isimler, yazarın deyişiyle köyden kente yayılacak devrimin ‘tarım aletleriyle yapılacağına’ bile inanmışlar. Medya ve akademi dünyasından tanıdığımız 7 ismin geçmişleri üzerinden ilginç bir Maocu Aydınlık hareketi merkezli Türk solu okuması olabilir.
Osmanlı İslam Tasavvuru
Fatih M. Şeker
Dergâh Yayınları, Kasım 2013
Geniş bir coğrafyayı uzun yıllar yöneten Osmanlı ile geçen yıllar, eksiğiyle fazlasıyla İslamlı yıllardır. Ancak henüz halifeler döneminden yani İslam’ın ilk asrından tevarüs eden fikrî, idari, itikadi problemler, her geçen asırla birlikte çeşitlenmiş ve İslam düşüncesine ya da algısına yerleşmiştir. Hiç kuşkusuz bu yargıdan Osmanlı dönemi azade değildir. Ele alınan eserde Osmanlı’nın İslam tasavvuru, öncelikle etkili şahsiyetler üzerinden incelenmiş. Gazali, Razi, İbn Haldun, Yunus Emre gibi isimlerin bu tasavvurdaki yeri önemlidir kuşkusuz. Bu kişilerin, dönemin din algısındaki yeri ve etkisi derinlikle araştırılmış. İslam algısı ya da tasavvuru derken yekpare bir bloktan bahsedemeyiz. Bu duruma binaen, şifahi, kitabi ve mistik olarak ayrı ayrı incelenmiş İslam tasavvuru. Birinin yekdiğeriyle aynı olduğu iddia edilemez şüphesiz. Kadızade Hareketi, Birgivi’nin bu sürece etkisi, padişahların tasavvufla ilişkisi gibi alt başlıklar, kitabın önemini artıran faktörler. Hacimli sayılabilecek, titiz bir araştırma kitabı.
Yeni Oryantalistler
Ian Almond
Pinhan Yayınları, Ekim 2013
İslam ve modernite, uzun yıllardır Müslüman coğrafyadan ve Batı coğrafyasından yazarların incelediği önemli konulardan biri. 1997-2005 yılları arasında Türkiye’de bulunan yazar Almond’un ele alınan eseri, Batı modernitesine eleştiri getiren 9 ismin, yazdığı metinlerde yer alan İslami motif, renk ya da tehdidini inceliyor. Nietzsche, Foucault, Derrida, Borges, Salman Ruşdi, Orhan Pamuk, Kristeva, Baudrillard ve Zizek’in konuyu işlerken İslami ötekine başvurmalarına odaklanıyor çalışma. Yazarın eserin amacını şöyle özetliyor: “Bu kitabın mütevazı amaçlarından biri, Batı modernitesi eleştirilerinde İslam’a ayrılan yerleri tespit edip inceleyerek, İslam ve modernite eleştirisi arasındaki ilişki üzerine süregelen tartışmaya katkıda bulunmaktır. Bu inceleme felsefi olduğu kadar edebi olacaktır.”
Türkiye’de Popülizm
Zafer Toprak
Doğan Kitap, Kasım 2013
İkinci Meşrutiyet, yüzyıllarca ayakta kalmış, son iki yüzyılı hariç, sürekli büyümüş bir imparatorluğun yeniden yapılanma sürecidir. Bu sürece dair gayrimüslim unsurların reçetesi ayrılmak iken Müslüman unsurların çözüm önerileri farklı farklıdır. Önerilerin dile getirilmesinde etkili olan ve sık kullanılan anahtar kavramlardan ikisi “milliyetçilik” ve “halkçılık”tır. Yüzü Batı’ya dönük Osmanlı aydını, Rus düşünce dünyasından da bir hayli etkileniyordu. Rusçada “halk” ve “millet” kavramları “narod” ile ifade ediliyordu. Narodnik yani halkçılık düşüncesinin Osmanlı düşününe etki etmesinde ise göçmen aydınların, Yusuf Akçura, Ahmet Ağaoğlu, Musa Akyiğitzade gibi isimlerin önemli bir etkisi vardı. Ve tabi ki halkçılık, ele alınan döneme damgasını vuran bir tür popülizmdi. Halkçılık damarı Cumhuriyet döneminde, tek partili yıllarda etkili olacaktı. Daha sonra ise malum olduğu üzere halkçılık, CHP’nin altı ilkesinden biri haline geldi. Popülizmin 1908 ile 1923 yılları arasındaki entelektüel seyrini, derinlikli bir şekilde ele alan eser, düşünce dünyasına katkı sağlamaya aday bir çalışma.