Yirmi dokuz temmuz sur'da
güzel günler umuduyla
yeni açmış bir güle füze düştü
ağustosa ateş
bir nehir soluyor minicik ellerin
ben uyandım vaad
doğurgan topraklarında
içtin ateşini Lübnan'ın
yeryüzü perişan
milyarlarca dilsiz şeytan
bin kez tanıdık siyonistleri
bebekleri öldüren vahşi tırnaklarından
öfkemiz direnişimiz
doğura doğura büyüyor
bildik bir fırtına
tavında iman
tavında yumruk
söz bitti
fecir rengiyle boyalı düşlerimiz
artık
masmavi gökyüzü olacak gülüşlerimiz
güle füze düştü
ağustosa ateş
gözyaşıyla nemlendi
güneşin gözbebeği
ey yalnız bırakılmışlığın tanığı
vurulduğun gün güllerin akşamıydı
sonra dünya bir avuç köpük kaldı
anneden akan gülün solduğunu
duydu herkes gördü
ey vicdan ey halk
gün intikam günü, direniş günü...