Richard Perle:
Richard Perle, dünya genelindeki önemli anahtar bölgelerde tamamen ABD kontrolünü amaçlayan bir dış politika çizgisini öngören inatçı bir neo-muhafazakar görüşe sahiptir. Perle aynı zamanda, "ateşli bir Siyonist, İsrail Devlet Başkanı Ariel Şaron'un yakın dostu, Hollinger Digital'in başı, Londra'daki Daily Telegraph'ın hissedarı, Jerusalem Post'un yönetim kurulu üyesi, İsrail silah üreticisi Soltam'ın Amerikan ayağıdır."
Komplocu eğilimlerinden dolayı "Karanlıklar Prensi" olarak bilinen Perle, Yahudi Lobisi üzerinde önemli bir güce sahiptir.
ABD hükümeti ile ve aynı zamanda hükümet içinde çalıştığı sürede eş, dost, arkadaş grubu oluşturan önemli kişiliklerden birisi olarak bilinir. Princeton University'de öğretim üyesi olarak da çalışan Perle, uzun yıllar Savunma Bakanlığında göreve almıştır.
1983 yılında bir Yahudi silah üreticisi firmanın çıkarlarını korumak için önemli bir miktarda para aldığı iddiası ile suçlanır.
Reagan'ın başkanlığı zamanında savunma sekreteri yardımcılığı görevine getirilir. İlk atamalarından biri, daha sondadan İsrail casusu olarak tespit edilen Steven Bryen olmuştur.
1987 yılında Savunma Bakanlığındaki görevinin sona ermesinden sonda, lobicilik faaliyetlerini sürdürür. Yahudi lobisi üzerindeki kredisini kullanarak, Türkiye lehine lobicilik faaliyetleri de yürütür. 1995 yılı Dayton Barış Görüşmeleri sürecinde Bosna hükümetine arka çıkar.
Mevcut Bush hükümetinin göreve başlamasından sonra Perle, Savunma Bakanlığı danışmanlığına getirildi. Ortadoğu ve Arab-İslam dünyası üzerine menfi çalışmaları ile tanınan ve bir thin thank kuruluşu olan American Enterprise Institute'ın "sabit üyesi"dir.
Perle Ortadoğu üzerine çalışmalar yapan önemli kuruluşların yönetim kurullarında rol almakta, birçok kuruluşun ve yayınevinin koordinatörleri ile sıkı ilişkileri bulunmaktadır. ABD'de hükümetin Ortadoğu siyasetinin şekillenmesinde ve belirlenmesinde birçok sivil toplum kuruluşu ile müşterek çalışmaktadır.
Perle, Eylül 200 yılında "Yeni Amerikan Yüzyılı Projesi" çalışmalarına katıldı ve Körfez bölgesine bir askeri gücün gönderilmesi de dahil ABD fiziki varlığının dünya geneline yayılmasını savundu.
Üyesi olduğu "Ulusal Güvenlik İçin Yahudi Enstitüsü"nde Douglas Feith ile beraber 1996 yılında Benyamin Netanyahu'ya danışmanlık hizmetinde bulunmuşlardır. Bu dönemde Netanyahu'ya Irak'a derhal savaş açılmasını ve işgal edilmiş topraklardan olabildiğince çok Filistinlinin çıkarılmasını söylemişlerdir.
Paul Wolfowitz:
Wolfowitz, 1943 New York doğumlu, Yahudi bir ailenin çocuğu. Üniversiteyi müteakip hayatı bürokrasi işleri ile geçmiş birisi. Bütçe (1966-1967), Pentagon'un Silahsızlanma ve Silah Kontrolü çalışmaları (1977-1980), 1. Bush hükümeti zamanında Uzakdoğu ve Pasifik'ten sorumlu sekreter yardımcılığı, 1986 yılında ise Endonezya Büyükelçiliği.
Mevcut G. W. Bush hükümetinde Savunma Bakan Yardımcılığı görevi ile Wolfowitz kendini gösterme fırsatını yakalamıştır. Bir takım söylentilere göre Beyaz Saray'da en büyük rakip olarak Colin Powell'i görmektedir.
Wolfowitz'in sabit fikirlerinin başında, "ciddi bir askeri harekat ile Saddam diktatörlüğünü devirmek ve Arab dünyasında belki de bir ilk olacak Demokratik Cumhuriyet kurmak" gelmektedir. Wolfowitz'in kendine özgü bir ajandasının olduğu bilinmektedir. Önemli hesaplarından biri Birleşmiş Milletleri devre dışı bırakmak, İsrail'in işgali tamamlayabilmesi için sürekli uluslararası suni krizler üreterek dikkatleri başka yöne çekmek gelmektedir.
Woltowitz, "Yönetimdeki en tehlikeli adam" olarak görülmektedir. Sebep olarak katı, inatçı ve uzlaşmaz bir politika öngördüğü ve bunu yapacak gücünün de olduğu yönünde.
Wolfowitz ve diğer uzlaşmacı olmayan politikacıların niyetlerinin Irak sonrasında Suriye ve İran'da da askeri müdahalede bulunmak şeklinde olduğu bilinmektedir.
Bir araştırmacı Wolfowitz ve yandaşlarını "demokratik emperyalistler" olarak tanımlamaktadır. 11 Eylül 2001 sonrasındaki bir basın toplantısında Wolfowitz bundan sonraki uluslararası ABD politikasını "terörizmi destekleyen ülkeleri ortadan kaldırmak" şeklinde belirtirken, Colin Powell bunun sadece Wolfowitz'in görüşü olduğunu, asıl amacın sadece "terörizmi" ortadan kaldırmak olduğunu belirtmiştir.
Ekim 2002'de New York Times gazetesinde yayınlanan bir makalede, Wolfowitz'e göre Afganistan "kabalistlerin" arzuladığı anlamda küresel bir savaş için önem arz etmeyen fakir topraklardır. Ama Irak, "terörizme karşı savaş" için çok iyi bir köşe taşıdır ve yeni soğuk savaş sürecinin "düşman figürü" olarak İslam dini bir "medeniyetler çatışması" düzleminin yeni öğesidir.
"Wolfowitz Kabalalığı", İsrail'in tehdit olarak algıladığı bütün İslam ülkelerini düşman olarak gösterme ve sağcı İsrail partilerinin görüşlerini ABD'nin politikası haline dönüştürme amacındadır.
Çev: Hüseyin Ceyhan