“Onlar için mağfiret dilesen de dilmesen de hiçbir şey değişmez. Allah onları asla bağışlamayacaktır. Çünkü Allah yoldan çıkmış bir topluluğa hidayet etmez.” (Münafikûn,63/6)
Dünyaya nifak ve fitne eken münafıklar, yaşarken çevrelerinde ekonomik, siyasi, toplumsal kriz gibi zakkuma benzeyen meyveler yetiştirirler. Öldükten sonra da dünyaya ektikleri fitneleri ahirette ebedi felaket meyveleri olan zakkumlardan yiyeceklerdir.
Yarattıklarını daima gören, gözeten, kontrol eden, denetleyen, hayata müdahil olan Yüce Allah, hiçbir zalimin yaptığını yanına kâr bırakmaz. Herkes kendi yaptıklarının rehinesidir. Münafıklar da yaptıklarının hesabını kısmen dünyada, bütün incelikleriyle ahirette vermek zorundadır.
Bu çalışmamızda münafıkları bekleyen felaketlerin neler olduğunu Kur’an’ın beyanlarıyla ortaya koymak istedik.
1.Münafıkların Ölümü Korkunç Olacak
Münafıkların ölüm şekli korkunç olacaktır. Münafıkların canlarını ölüm melekleri yüzlerine ve arkalarına vurarak işkenceyle alırlar:
“İyi de melekler onların suratlarına ve sırtlarına vurarak canlarını alacakları zaman halleri ne olacak? Böyle olacak, çünkü onların Allah’ın lânetlediği her şeye sarıldılar ve O’nun hoşnutluğundan nefret ettiler ve böylece kendi emeklerini boşa çıkardılar. Yoksa kalplerinde hastalık bulunanlar (içlerindeki) derin nefreti Allah’ın açığa çıkarmayacağını mı sandılar?” (Muhammed, 47/27-29) (Öte yandan müminlerin canlarını alırken ölüm melekleri: “Selam size, girin vaat edildiğiniz cennete.” gibi sevinç ve mutluluk aşılayan sözler sarf ederler. Bkz. Yasin, 36/26-27; Fussilet, 41/30.)
“Ve o küfre saplanıp kalanlara ölümü tattırdığında bir görmeliydin: Melekler onların suratlarına ve sırtlarına vurarak (diyecekler) ki ‘Tadın bakalım yakıcı azabı!’ Bu, öz ellerinizle işlediklerinizin karşılığıdır, değilse Allah’ın kullarına haksızlık yapma ihtimali bulunmamaktadır.” (Enfal,8/50-51)
2. Münafıklar Kıyamette Kör Olarak Kalkacaklar
Münafıklar Allah’ın hak ve adalet mesajlarına karşı kör davrandığı için ahirette O’nun rahmetini, nimetini, şefkatini göremeyeceklerdir:
“Fakat kim de benim uyarıcı mesajlarımdan yüz çevirirse, iyi bilsin ki onun hayat alanı daraldıkça daralacak ve kıyamet günü biz o kimseyi kör olarak kaldıracağız.” (Taha,20/124)
Ahiret hayatı dünya hayatının doğal bir sonucu olduğu için, dünyada hakka karşı kör davrananlar ahirette kör olarak haşredilecektir:
“Bir gün gelecek bütün insanları (eylemlerine) önderlik eden (tasavvur ve bilinç)leriyle huzurumuza çıkaracağız. Artık kimlerin karnesi sağ eline verilirse, işte onlar karnelerini (sevinç içinde) okuyacaklar ve onlara zerre kadar haksızlık edilmeyecek. Ne ki bu dünyada (kalp) gözü kör olan kimse ahirette de kör olacak, öyle ki yolunu büsbütün kaybedecektir.” (İsrâ, 17/71-72)
3.Münafıklar Reenkarnasyon İsteyecekler
Günahları itiraf, istiğfar ve tövbe dünyada geçerli olan özür dileme yöntemleridir. Tövbe kapısı ahirette kapalıdır. Ahiret günü münafıklar tövbe kapısını zorlayacak, ikinci bir şans için, reenkarnasyon için yalvaracaklardır. Ancak bu talepleri reddedilecektir:
“Derken kimin (iyilikleri) tartıda ağır gelirse işte onlar kurtuluşa erenler olacaktır. Ama kimin ki de hafif gelirse, cehennemde yerleşip kalmak üzere kendilerini harcayanlar da onlar olacaktır. Ateş onların suratlarını kavuracak, sırıtan dişleriyle öylece kalakalacaklar. (Allah onlara şöyle diyecek): ‘Ayetlerim size okunmamış mıydı? Ama siz ısrarla yalanladınız!’
‘Rabbimiz!’ diyecekler, ‘Talihimiz yaver gitmedi, bu yüzden de sapıtan bir güruh olup çıktık! Rabbimiz! Bizi buradan çıkar! Eğer tekrar dönersek, o zaman anlaşılır ki bizler gerçekten zalimleriz!’
(Allah) diyecek ki: Kalın tıkıldığınız yerde ve bana cevap yetiştirmeyin!” (Mü’minun, 23/102-108)
4.Münafıklar Mü’minlerden Yardım Dileyecekler
Mü’minlerin nurundan yararlanmak isteyecekler ama hiçbir fidye kabul edilmeyecektir:
“O gün bütün münafık erkekler ve münafık kadınlar mü’minlere (şöyle diyecekler): ‘Bize bakın da ışığınızdan biz de yararlanalım!’
Onlara denilecek ki: ‘Arkanızdaki (hayata) dönüp kendinize (orada) bir ışık arayın!’
Derken onlarla mü’minler arasına kapısı olan bir sur çekilecek. Onun iç tarafında rahmet bulunacak, dış tarafında ise azap.(Münafıklar) seslenecekler: ‘Biz sizinle beraber değil miydik?’
(Mü’minler) şöyle cevap verecekler: ‘Elbette! Ama siz kendi kendinizi tuzağa düşürdünüz, böylece (güya) kendinizi gözettiniz, kuşkuya kapıldınız, Allah’ın emri gelinceye kadar malum kuruntularla avundunuz, dahası, o (kafa) sizi Allah ile aldatarak gurura sürükledi.’
Artık bugün ne sizden ne de kâfirlerden kurtuluş akçesi kabul edilmez. Son durağınız ateştir ve tek can dostunuz da odur. O ne kötü bir varış yeridir.” (Hadid,57/13-15)
5.Münafıklar Ebedi İflasa Sürüklenecekler
Dünya ve ahrette münafıkları bekleyen acıklı son, Kur’an’da uzun uzun beyan edilmiştir. Münafıkların cezası tamamıyla ahirete ertelenmez. Ebedi iflasa sürüklenmek, ziyana uğrayanlardan olmak, münafıkları büyük bir hayal kırıklığına uğratacaktır. Dünyada büyük çabalarla elde ettikleri kazanç, biriktirdikleri servet, kariyer, şöhret tamamıyla boşa gidecek, ebedi saadete hiçbir katkısı olmayacaktır:
“De ki: Size, yapıp-ettiklerinde en büyük kayba uğrayan kimseleri haber vereyim mi? Bunlar, güzel işler yaptıklarını zannettikleri halde, dünya hayatının peşinde tüm çaba ve koşuşturmaları eğri ve çarpık olan kimselerdir. Rablerinin mesajlarını ve O’nun huzuruna çıkarılacakları gerçeğini inkâr yolunu seçen kimseler işte böyleleridir. Bunun içindir ki böylelerinin bütün yapıp ettikleri boşa gitmektedir. Çünkü kıyamet günü onlara hiç değer vermeyeceğiz.” (Kehf, 18/103-105)
“İyi de melekler onların suratlarına ve sırtlarına vurarak canlarını alacakları zaman halleri ne olacak? Böyle olacak, çünkü onların Allah’ın lânetlediği her şeye sarıldılar ve O’nun hoşnutluğundan nefret ettiler ve böylece kendi emeklerini boşa çıkardılar.” (Muhammed,47/27-28)
6.Münafıklar Rahmetullah’tan Yararlanamayacaklar
Allah’ın lanetine uğrayacak olan münafıklar her tür nimetten, rahmetten uzak tutulacaklardır. Lanetullah’a duçar oldukları için Yüce Allah münafıklarla konuşmayacak, onları muhatap almayacak, adam yerine koymayacak, hor ve hakir bir şekilde ebediyen unutulmuşluğa terk edecektir. Nifakın, nisyanın korkunç sonucu Lanetullah’tır:
“Onların karşılığı, Allah’ın, meleklerin ve tüm insanlığın lânetine uğramak olacaktır.” (Âl-i İmran, 3/87)
“Allah’ın indirdiği vahiyden bazı kısımları gizleyenler ve bunu az bir kazanç karşılığı değiştirenlere gelince: Onlar karınlarına ateş doldururlar. Ve kıyamet günü Allah onlarla ne konuşacak ne de (günahlarından) onları arındıracaktır, şiddetli azap onları beklemektedir. İşte onlar hidayet karşılığında sapıklığı ve mağfiret karşılığında azabı satın almışlardır. Oysa ateşten ne kadar az korkar görünüyorlar!” (Bakara, 2/174-175)
“Daha sonra, kesin taahhütlerinden caydıkları için onları lânetledik ve kalplerini katılaştırdık; (öyle ki şimdi) onlar, (vahyedilmiş) sözleri, asıl bağlamlarından kopararak çarpıtıyorlar ve onlar, akıllarından çıkarmamaları emredilen şeylerin çoğunu unutmuşlar; birkaçı dışında onların hepsinden daima ihanet göreceksin. Ama onları bağışla ve (yaptıklarına) katlan. Şüphe yok ki Allah muhsinleri/iyilik yapanları sever.” (Mâide, 5/13)
7. Münafıklar Ebediyen Zilletten Kurtulamayacaklar
Allah’ın sınırlarını beğenmeyip kendileri için şeytani bir güzergâh çizenler, izzeti zillete değiştikleri için, daha dünyada iken onursuzluğun dibini bulurlar:
“Bir de Allah’a ve Resul’üne meydan okuyanlar var. İşte onlar da en alçaklar sınıfına dâhildirler. Zira Allah şöyle dilemiştir: ‘Elbet ben galip geleceğim, Ben ve elçilerim!’ Şüphesiz Allah tarifsiz güçlüdür, mutlak üstün ve yüce olandır.” (Mücadele,58/20-21)
8. Münafıklar Ebediyen Gazaptan Kurtulamayacaklar
Allah’a verdikleri sözde durmadıkları için Allah’ın lanetine uğramışlar, güvenli olan hidayet yolundan uzaklaşmışlardır. Kalpleri katılaştığı için iman yüreklerinde yer bulamamış, dalâlete sürüklenmişler ve bu sebeple Allah’ın rahmetinden mahrum kalmışlardır:
“O (diler) ki Allah hakkında çirkin tasavvurlara sahip münafık erkekler ve münafık kadınları, müşrik erkekler ve müşrik kadınları cezalandırsın, onlar fenalığın girdabını boylasın. Zira Allah onlara gazap etmiş ve rahmetinden dışlamıştır. İşte onlar için hazırlamıştır cehennemi ve orası ne kötü bir son duraktır.” (Fetih, 48/6)
9.Münafıklar Yüz Üstü Cehenneme Atılacaktır
İman ilahi bir fırsat, rabbani bir lütuftur. Bu lütf-u ilahiden yararlanamadan dünyadan göç eden münafıklar ebediyen kaybedecekler ve yüzükoyun cehenneme doğru sürükleneceklerdir: “Yüzüstü sürünerek cehenneme tıkılacak olanlara gelince: En şerli konuma bulunanlar ve yoldan en çok sapanlar işte bunlardır.” (Furkan, 25/34)
‘Yedi Kapılı Hapishane’nin en alt tabakası münafıkları beklemektedir:
“İşte onların tümünün buluşma yeri cehennemdir, oranın yedi kapısı vardır. O kapıların her biri, onlardan (günahına göre) tasnif edilmiş bir kesime tahsis edilecektir.” (Hicr, 15/43-44)
10. Cehenneme İlk Girenler Münafıklar Olacaktır
Yalancılığı, ikiyüzlülüğü ahlak edinenler cehenneme ilk girenler olacaktır:
“Hem kendilerinin hoşlanmadığı şeyi Allah’a layık görürler hem de en güzel akıbete kendileri lâyıkmış gibi yalan beyanda bulunan dilleriyle kendilerini aldatırlar. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın ki ellerine geçen sadece ateş olacaktır, üstelik de onlar önden buyur edileceklerdir.” (Nahl, 16/62)
11.Münafıklar Cehennemin En Alt Tabakasına Konulacaktır
“Siz ey imana ermiş olanlar! Mü’minleri bırakıp hakikati inkâr edenleri dost edinmeyin! Suçluluğunuz konusunda Allah’ın önüne açık bir kanıt mı koymak istiyorsunuz? Şüphe yok ki ikiyüzlüler ateşin en dibine atılacaklardır ve sen onlara yardım edecek birini bulamayacaksın.” (Nisâ, 4/144-145)
12. Münafıklar Ebediyen Cehennemde Kalacaktır
Münafıklar cehennemde ebedi olarak kalacaklardır:
“Allah münafık erkeklerle münafık kadınlara ve inkârını açıkça ortaya koyanlara, içinde daima kalmak üzere cehennem ateşini vaat etmiştir. Odur onların payına düşen, zira Allah onları rahmetinden dışlamıştır, dolayısıyla onlar sürekli bir azaba mahkûm olacaklardır.” (Tevbe, 9/68)
Hiç hafifletilmeyecek olan ebedi azap en şiddetli bir şekilde ayetler arasında ayrımcılık yapan, imanda pazarlık yapan, ikiyüzlülüğü, aldatmayı, kandırmayı hayat tarzı edinen münafıklar içindir:
“İşte bunlardır ahireti feda edip karşılığında dünya hayatını satın alanlar. Böyle kimselerin azabı hafifletilmeyecek ve onlara yardım da edilmeyecektir.” (Bakara, 2/86)