Ey mahpus yarınlarımın tutuk sancısı
Zorla mıdır seni sevişim
Göğe tutkunum, göğe vurgunum
Bu yüzden mi iç çekişim
Bulunur mu Anka kuşu dağlarda
Sebeb-i mucibi var elbet hatalarda
Bölünse de umutlar amalarla
Hiç olmadığı kadar Anka kuşuyum
İstanbul'u dolaşan ayaklarım
Aslında şu an, Filistin'i okşamakta
Çocuk, tuş ve ikisi arasındaki bağ
Göğertiyor buruşkan umutlarımızı
Kendimize
Adına çok duyduğumuzda alıştığımız şey
Duymaktan unutulma umutlarımız
Asıl şimdi kıvranmakta
Yaran mı var dirisin, ölülerin canı acımaz
Ölülerin yoktur yarası
Vardıysa acımakta olan
Ve her ne idiyse acıtmakta
Taze ve domurmakta olan Sabra
Anda, aşka ve Rahman'a
Sorumluluklarını hatırlatmakta
Kahrolsun umutlarımızı solduran
Sabra ve aşka göz koyduran
Şinasi beylerimiz yok artık
Yalancı ağlayışlar, tepegöz doğurdu durdu
Biz değildik elbet hamil
Ama suçun çoğu da bizim
Herhal bunu unuttuk
Ey paslanmış kınımın umut kılıcı
Buralara iç gıcıklayıcı hayat musallat olmuş
Sabahlar oluyor, sabah oluyor
Fakat insanlar uyanmıyor
Hayat, sahte Simyacı umutlar kazıyor
Zevkin son çevgenidir artık buralar
Çıkarsam mı, çıkarmasam mı
Düşünceler sarıyor
Ey kitaplarımın doğru sözü
Kitaplarım ak, yazarlar kara
Siyaset iliklerimize dek, pranga vurdu umutlara
Ey hayatın, aşkın, ölümün ve umutların şehri
Gökkubbeyi daraltan sen değilsin
Biliyorum
Biliyorum insanlar çileden çıkarıyor
Tutunabilene andolsun
Andolsun insana, umutlara, aşka ve imana
Tek başına umut dağıtmayı sanmak
Ne hacet!
Mücadele aşkıymış
İnsanın insana kattığı
Takva
Hareketi takvasız sanmak
Bir hataymış
Gaflet
'Uyan artık hayat oldu,
Mücadele öldü' diyenlere kanma
Hayat umutlardan değil
Mücadeleden yapılma