Engereğin dilleri emiyor
kan oturmuş gözlerinin şavkını
döner bir gün gerilla
can gelir dağlara
sabırla genişler genişler ufuk
alınlar secdeye sarılı gözler kurşuna
saatler vurur vurur fecri
yeşeren umutlara sardık sarılmaz geceyi
ayrıntılardan bezdik cevherin kokusu gelsin
şakaklarımızda ter damlası izzet gelsin
ay yüzlüler gözleri maverada gezerler
kurban güllere bahçıvan aşkı bina ederler
incelir incelir tüm sözler kopar
kırılır taş devrinden kalan aynalar
çıksın ortaya çıkacaksa sahici yüzler
bu çamur vadide kahrolsun tüm gölgeler...