Jetpa Holding'in Siirt'e yapmak istediği yatırımlar, bizzat rejimin sözde sivil güçleri oları başbakan ve cumhurbaşkanı tarafından engellendi.
Jetpa Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fadıl Akgündüz'ün konuyla ilgili basın toplantısında, "Daha önce de Kanal 6 televizyonunun hisselerinin satın alımında önce Alaattin Çakıcı, ardından da Demirel tarafından engellenmeye çalışıldığını ve hatta tehdit edildiğini açıkladı".
Çetelerle savaştıklarını iddia edenlerin, aynı çetecilerle ortak felsefe ve çıkarlar etrafında buluşmaları bizim açımızdan ilginç bir gelişme değil. İlginç olan düzenin "Güneydoğu" politikasındaki ikiyüzlü tavrının darbeci mantıkla da birleştiğinde, "halkın menfaatleri", "güneydoğu'nun kalkındırılması' gibi kavramların su üstünde kaydırılan taşlar kadar değerinin olmadığının daha da bir açığa çıkması.
Dün, 'teşvik" adı altındaki peşkeşlerle, iki tuğlayı üst üste koyanı fabrika kurdu diye palazlandıran, halkın parasını hırsızlara hortumlayan devlet, bugün açlık, sefalet ve işsizlikle kavrulan insanlara aş, ev, iş sağlamaya çalışan kuruluşların -tıpkı Türki Cumhuriyetlerde olduğu gibi- önünü kesmeye çalışmaktadır.
Devlet bir yandan, senfoni orkestrasını Güneydoğuya götürüp insanları klasik batı müziğiyle uyuturken, diğer yandan o insan için birşeyler yapmaya çalışan çevreleri tehditle, şantajla, gözdağıyla sindirmek yoluna gitmektedir. Boğazına kadar batağa saplanmış olan bu düzeni tanımlayan bundan daha berrak bir tablo olabilir mi?
Aç kal, göç et ya da senfoni dinle!..