Ey yetim seslerin annesi!
İçimi dolduran kelimelerin
Nisyanda bekletilen bayramların sahibesi
Devrim hoşyetinde bekliyorum
Tarumar olunmuş gri ırmakların
Telaşlı dalgalarıyla,
Kıyılarını öpüyorum...
Söyle bana
Masum taşların diliyle
Filistinli çocukların kutsal kiniyle
Rahman ve rahim olanın ismiyle
Davetçi Yunus'un gözlerinde mi
yitirilmiş denizimiz
Yoksa kederli kızların ellerinde mi
unutulmuş yüreğimiz
Bilmiyorum, caygınlığım kimedir.
Sıkılmış yumruklarım, çözemiyorum.
Kazadır, bu çağa doğuşum
Bağışlanmış süreli anlar yaşıyorum
Altını çizdiğim yarenlik hatıraları
Ve iman sancımı
aynalara terkedilmiş gölgelerin
damarlarında dolaşırken
kanımı buluyorum.
Böyleyken, tuhaftır annemi sevişim.
Uyutulmuşum bakır kazanlarda
Çalıntı bir kadehte sarhoş oluyorum
Zira böyle zamanlarda
Kıtmir şerefine razı insanların
Kabarıyor dünyalık dualarında
maymun iştihaları
Bir göz çiçeğinde şebnem oluyorum
Düşürülmüş gözlerinde afrikalı çocukların
Şimdi ben çağımın en şahan yolcusunu
Vahyolunacak müjde ayeti gibi
Örtüsünden sıyrılarak okuyacağı
Yüce davetini bekliyorum...