Bayrampaşa Cezaevi'nde tutuklu bulunan müslümanlara yönelik baskıların son aylarda had safhaya ulaştığı bildiriliyor. Özel Tip Cezaevinde kalmakta olan 20 müslümana karşı cezaevi idaresi askerlerle işbirliği içinde sistemli bir baskı mekanizması kurmaya çalışıyor.
Bilindiği gibi Bayrampaşa Özel Tip Cezaevi'nde 1993 yılının başından itibaren müslüman siyasi tutsaklar ayrı bir blokta kalmaktalar. İlk günden itibaren türlü zorluk ve engellemelerle karşılaşan bu müslümanların en sıradan, en önemsiz bir hak veya imkanı dahi ancak uzun süreli direnişlerle elde edebildikleri biliniyor. Bugüne dek bu tutsakların cezaevi şartları gözönüne alındığında İslami kimliklerine ve siyasi onurlarına yakışır bir ortam oluşturabilmeleri ancak bu şekilde mümkün olabilmiştir.
Müslüman siyasi tutsakların gerek idare ve askerle, gerekse de cezaevinde kalmakta olan adli tutuklular ile olan ilişkilerinde müslüman şahsiyetinin gerektirdiği örneklik ve kararlılıkla davranmaları ilgili zevatı rahatsız etmişe benziyor. Müslüman tutsakların varlığını çok yönlü çıkarları için bir engel olarak gören cezaevi yönetiminin, kademeli bir biçimde baskıyı arttırarak müslüman tutsakları yıldırma ve boyun eğdirmenin hesabı içinde olduğu anlaşılıyor. Cezaevi yönetiminin "sorun"a daha köklü bir çözüm arayışı içinde olduğu ve asıl hedefinin sürgün olayını gerçekleştirmek olduğu da ihtimal dahilinde.
Cezaevi yönetiminin bu baskı ve sindirme politikasının bir sonucu olarak 21 Temmuz günü müslüman siyasilerin kalmakta oldukları H Blok yüzlerce askerle basılmış ve arama bahanesiyle özel eşyalar ve paralar tam anlamıyla yağmalanmış ve "Kahraman Mehmetçiklerin cop ve demir çubuk darbeleriyle bazı müslümanlar yaralanmışlardır. Elleri arkadan kelepçelenen müslüman tutsakların tekbir sesleri, yüzlerce askerin postal ve marş gürültüsü ile bastırılmaya çalışılmıştır.
Bu olayın hemen akabinde müslüman siyasi tutsaklar saldırıyı protesto ve gasp edilen eşyalarının geri verilmesi amacıyla sayım vermeme direnişi başlatmışlardır. Müslüman tutsakların bu eylemine 29 Temmuz Cuma günü cezaevine gelen tutsak aileleri ve bir grup müslüman da destek vermiş ve cezaevi yönetimi protesto edilerek bundan sonra tutsak müslümanlara gelebilecek zararlardan cezaevi yönetiminin sorumlu tutulacağı bizzat cezaevi müdürünün şahsına iletilmiştir.
Bu gelişmeler üzerine cezaevi idaresinin bir miktar yumuşadığı görülmüşse de son günlerde idarenin müslüman tutsakların haklarına yönelik kısıtlama politikasını tekrar devreye soktuğu öğrenilmiştir. En son olarak, idarecinin gasp ettiği haklarını geri almak için müslüman tutsaklar 20 Ağustos'ta jandarmanın müdahalesini önlemek amacıyla barikatlar oluşturarak bir direniş başlatmışlardır. Ayrıca jandarmanın barikatı kırarak içeriye girme tehdidine karşı da, müslüman tutsaklar, kapıya tüp gazlar yerleştirerek zorla içeri girilmeye kalkışılması durumunda her şeyi göze alarak tüpleri havaya uçuracaklarını bildirmişlerdir. Müslüman tutsakların kararlığı karşısında müdahaleyi göze alamayan cezaevi idaresi, H Bloğun elektriğini ve suyunu keserek ve müslüman tutsakların dışarıdan yiyecek teminini engellemek maksadıyla blok kapısını kaynak ve zincirlerle kapatarak direnişi kırmaya çalışmıştır. Beş gün süren direniş sonucunda tutsakların avukatlarının da arabuluculuğuyla cezaevi idaresinin müslüman tutsaklara haklarını iade etmeleri üzerine direniş sona erdirilmiştir.
Önümüzdeki günlerin neler getireceği şu anda bilinmemektedir. Tutsak ailelerinin endişeli bir bekleyiş içinde oldukları görülmektedir.
Bayrampaşa Özel Tip Cezaevi'nde kalmakta olan müslüman siyasi tutsakların 21 Temmuz'da meydana gelen olay üzerine cezaevindeki durum ile ilgili olarak kamuoyunu aydınlatmak amacıyla basına yaptıkları açıklamaya yer verirken, müslüman kamuoyunu cezaevlerinde yaşanmakta olan gelişmelere karşı daha duyarlı olmaya çağırıyoruz.