Senin Adınla, Senin İçin
Kurtuluşumuzun yegane kaynağı olan Kur'an'la yürüyor adımlarımız. Her zaman diri ve taze kalan inancımızdan güç alarak dik duruyor başımız. Her ne kadar "bizi, bizden zannettiklerimiz vursa da en delikanlı çağımızda" yıkılmıyor bedenlerimiz. Yıkılmıyoruz hiç birimiz. Birer birer azalarak çoğalıyor, ayıklanarak sıklaşıyor saflarımız.
Üzerimize rahmetini yazan, bizi koruyan, gözeten, .bize cennetler vaad eden ve göğüslerimizin özünü bilen yaratıcımızın önünde saygıyla eğiliyor başlarımız. Rahman'ın boyasıyla boyanıp, Rahman'ın ayetleriyle temizleniyor zihinlerimiz. Yürekleri sağlamlaştıran bir zincirle bağlanıyor birbirine ellerimiz.
Bereketleniyor günlerimiz, gündüzlerimiz. Çoğalıyor aydan daha aydın gecelerimiz. Yerle, gökle hasbihal ediyor dilimiz. Gökyüzünün mavi şiltesinde yazılı ilkeli ve istikrarlı direnişimiz. Biz ki, yorgunluklarımızı ardımıza alıp da yürüyoruz. Yeni yollarla tanışıyor ayaklarımız. Rahmet okşuyor yorgun bedenlerimizi, alınlarımızı. Yol azığı ediniyoruz annelerimizin dualarını ve heybemize doldurup, yola çıkıyoruz çocukların gözlerindeki ışıltıyı.
Dalga dalga yayılıyor yurdun dört bir yanına cesaretimiz. Takva örtüsünün eşliğinde bir kimlik olarak örtünüyor kızlarımız. Yedi beyza elleriyle yiğit gençler yetiştiriyor meydanlarımız. Şubatlarla kavga ediyor bükülmeyen bileklerimiz. Şubatları bir bir çürütüyor takvimlerimiz. Her ne kadar pranga vurulmak istense de fikirlerimize, peruk takılmak istense de düşlerimize, beklentilerimize sindirilemiyor umutlarımız, yarınlarımız. Çünkü bizim kararlı adımlarımızla atıyor hayatın kalbi. Yusuf'tan bir gül, Sümeyye'den haykırış, Meryem'den bir nefestir hayata sunduğumuz. Direniştir, inançtır ve İsyandır bizim adımız. Yürekleri hoplatıyor hep bir ağızdan çıkan tekbirlerimiz. Zulmün karşısında halkalanmış bir zincirdir direnişimiz.
Karanlığın gücünü azaltıyor yaşantımız, adanmışlığımız. Biz ki; hep varız. Dün, bugün ve yarın da var olacağız. Rahman'ın ayetlerine tutunup, bedenimizi, kendimizi ona dayayacağız. Bir arı ustalığında işlediğimiz sevdamızı devrim adlı çocuğa sunacağız. Yolun sonunda bizi bekleyenlerin varlığını düşünerek, gönlümüzdeki sevdadan komut alıp, sonuna kadar durmadan, bıkmadan, usanmadan ve uslanmadan yürüyeceğiz. Yüreklere özgürlüğün özünü getireceğiz.
Ve ey Sen, en yüce olan Rabbimiz!
Sen ki, sabredenleri, doğru olanları, huzurunda gönülden boyun büküp, divan duranları görensin.
Ey Rabbimiz!
Ayaklarımızı sağlam tut ve bizi güçlü kıl. Bizi dininle şereflendir. Bizi sev ve bize birbirimizi sevdir.
Biz ki, yakın sabahların bekçisiyiz.
Ve biz.
Senin adına, senin için uzatıyoruz ellerimizi.
Sırt sırta verip yüreklerimizi.
Seni tazim ederek yükseltiyoruz sesimizi, nefesimizi.
Senin adınla, dinin için Senin.
- Susturulan Ülke
- Kuşatma ve Teslim Alma Politikasının Cezaevi Modeli: F Tipi
- F Tipi Yalanı
- Tutuklu ve Hükümlü Yakınları Ne Diyor?
- Türkiye’de Cezaevi Sorunu
- F Tipi Cezaevi Gerçeği Kamuoyundan Gizlenmek İsteniyor
- Eskişehir Cezaevi Raporu
- KHK veya Namı Diğer "Kara Name"
- YÖK: Sistemin Şımarık Çocuğu
- Bugünü Anlamak İçin Biraz Tarih
- Bir Arınma Yolu Olarak Gece Kıyamı
- İkinci Camp David Senaryosu
- Camp David: Filistin Tarihinin Yeniden Yazılma Teşebbüsü
- Bir Şehir, İki Başkent: Kudüs
- Karşılaştığımız Haksızlıkların Büyüklüğü Bizleri Haksızlığa Sevketmemeli
- İslam'la Mücadelede Yeni Bir Üs Daha: Şangay Beşlisi
- Suudi Arabistan'ın İktidar Tutkusu
- 17 Ağustos Depreminden Bugüne Sakarya Dayanışma Platformu
- Mevdudi ve Hareketini Tanımaya Katkı
- Dünya Düzeni: Değişen Ne? Kalan Ne?
- Bir Direnişin Samimi ve Edebi Tanıklığı: Kayıplar Kosova
- Senin Adınla, Senin İçin
- Başörtüsü İçin Bir Şarkı
- Şamil Sureti Yansır Çeçen’e...
- Zindan Mektupları -2