8 Ekim Cuma günü Adapazarı Belediyesi Çark Mesire Dinlenme Tesislerinde oluşturulan "Çadırkent"te, Özgür-Der, Ribat Eğitim Vakfı ve İnsan vakfı gibi sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle oluşturulan Sakarya Dayanışma Platformu (SDP) tarafından düzenlenen "Tanışma ve Kardeşlik Gecesi"nde afet bölgesindeki yardımlaşma, dayanışma coşkusu, bir kez daha bilinçle yoğrularak salonlara taşındı. Gece yapılan yardımların, yaşanan olayların sıcaklığını ve heyecanını hissettirir nitelikteydi.

Hayata Kur'an merkezli bakışın motiflerinin konuşmalarda, slayt gösterisinde, skeçte, marşlarda ve şiirlerde gece boyunca işlendiği görüldü. Gece'ye, Kur'an-ı Kerim ve meali okunarak başlandı. Gecenin açılış konuşmasını Sakarya Bilgi Eğitim ve Dayanışma Platformu üyesi İbrahim Meligüven, depremin meydana geldiği ilk günden itibaren depremzedelerin ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştıklarını belirterek, "Depremin ilk gününde su, elektrik ve iaşe sorunlarını tespit ettik. Sonra yurt içi ve yurt dışından yardım toplanmasını sağladık. Yardımların ilk elden ve israf edilmeden ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını sağladık." dedi. İbrahim Meligüven konuşmasında depremzedelerin ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken kendilerinin bürokrasi tarafından engellenmeye kalkışıldığını belirterek , "Bizden faaliyetlerimizi durdurmamızı istediler ve önümüze engeller getirmeye çalıştılar. Çadırlarımıza ve yardımlarımıza el koymaya çalıştılar. Ama bunlar bizi, çalışmalarımızdan vazgeçiremedi." dedi. Çark Mesire'de Cuma namazlarının baskısız bir ortamda, gönül rahatlığıyla kılındığına değinen Meligüven, kışın yaklaştığını ve bunun için de imkanları çerçevesinde prefabrik ev yaparak bunları dul ve yetim kimselerden oluşturdukları listelerdeki mağdur ailelere vereceklerini dile getirerek konuşmasını bitirdi.

Bursa'dan yardım için gelen müslümanlardan Çetin Balaban'ın, Bünyamin Doğruer'in "Kıyamet Provası" adlı şiirini okuması , ardından sahneye çıkan SDP'nin çadırkentte ki çocuklardan oluşturduğu koro seyircilerin beğenisini kazandı

Adapazarı'nda yaşanan yardımlaşma heyecanını, Almanya'da yaşadıklarını ve yüreklerinin burada dayanışma içinde olan müslüman kardeşleriyle birlikte attığını dile getiren Almanya'dan gelen bir müslümanın marşları ile program devam etti.

SDP'deki başörtüsü direnişçisi bayanlar adına konuşma yapan başörtüsü mağduru Trakya Üniv. Tıp Fak. Son sınıf öğrencisi Zuhal Sancaklı "Dün başörtülü öğrencilerin üzerine köpekleri salanlar, coplarını esirgemeyenler, Malatya'da iki saat içerisinde onbinlerce askeri başörtülülerin karşısına dikenler, depremde üç gün boyunca ortada görünmediler. Halk, onların yerine, okullarının önünden kovulan, kamu alanından silinmek istenen başörtülü öğrencileri gördü yanında. İrticacı olarak damgalanan, amaçları ise İslami kimliğinden taviz vermeyerek sırf Rabblerinin rızasını kazanmak olan mü'minlerin yardımı ulaştı mağdur insanlara. Ve onlar umut oldular depremzedelere, kardeş oldular, dertleriyle dertlendiler, gönüldaş oldular." diyerek sistemin kurtarma çalışmalarındaki çarpıklıklarının salt organize olamamadan kaynaklanmadığını; bunun asıl sebebinin sistemin çürümüş kimliğinden kaynaklandığını dile getirdi. Sancaklı , "Bizleri, mağdur insanların acılarını hafiflettikleri sürece mutlu olan genç müslümanlar olarak hatırlayın. Bizleri niyetlerimizin saflığıyla hatırlayın. Ve bizlere zulmedenlerin karanlığını unutmayın" sözleriyle konuşmasını bitirdi.

Erdem Beyazıt'ın "Şehrin Ölümü" adlı şiirinin Sakarya'dan Zehra Çakmaklı tarafından okunmasının ardından çadır sakinlerinden Ali Ceviz'in inanç kardeşliğinin ve imanın önemine vurgu yapan konuşmasıyla programa devam edildi.

SDP'nin oluşturduğu marş grubunun söylediği marşların ardından deprem sonrası oluşturulmuş olan "k(e)riz" masasında karşılaşılan yaşanılmış olayların ironik bir dille anlatıldığı skeç oynandı. İlgiyle izlenen skeçte göze çarpan bir ikilem vardı ki içler açışıydı. Bir taraftan salonda ironi dolu sözlere gülen insanlar varken diğer taraftan aynı esprilere donuk gözlerle bakan depremzedelerin olması deprem anının dehşetini, boyutlarını ve bırakacağı izleri bir kez daha gözler önüne serdi.

"Doğum ve ölüm arasında sınanmak" konulu slayt gösterimi ilgiyle izlendi. Slaytta müslüman bir ferdin Kur'an'ı merkeze alan; düşünsel bir arınmışlığa ulaşırken tavır noktasında da "namazını, ibadetini, hayatını ve ölümünü Alemlerin Rabbi olan Allah'a adayan" bir bilinçle hareket etmesi gerektiğinin vurgulandığı ve imtihanın hayattaki alanlarını yaşamın içinden çarpıcı görüntülerle sunan slaytı SDP koordinatörü Kadrican Mendi'nin konuşması izledi. Kadrican Mendi, SDP'ye maddi ya da manevi yardımda bulunan Özgür-Der, SABED, Ribat Vakfı, İnsan Vakfı, Selam Gazetesi, Ankara İLKAV, Kütahya Rahmet Vakfı ve farklı illerden destek için gelen müslümanlara teşekkür ederek gecenin anısına plaket verdi.

Gece, tüm salonun ayakta ve tek yürek halinde okuduğu marşla sona erdi.