1. YAZARLAR

  2. Fevzi Zülaloğlu

  3. Plastik Tanrılar

Plastik Tanrılar

Ekim 2019A+A-

Köroğlu’ndan hemen sonraydı,

Ve uyuyordu yiğit ruhlar.

Bunu fırsat bildi motorize oldu tanrılar,

Ve Nefha’ya karşı amansız bir savaş başlattılar.

 

Afrika vahiyden yoksundu,

Ve insan kendini unuttu.

Ortalık plastik tanrılarla doluydu,

Ve gemiler kölelerle doluydu.

 

İnsanlar izzetli yaşamayı unuttu,

Ve kalpleri karardı, ayakları kaydı.

Bunu fırsat bildi kibirli tağutlar,

Ve zillet gemisine bindirildi mustazaflar.

 

Meyhaneleri doldurdu gri tanrılar,

Ve Kunta Kinteleri kadehlerine doldurdular.

İnsanlar tatile gönderirken akıllarını,

Ve “Yeşile ve öksüze ölüm”den aldı sloganlarını.

 

Sosyalizm, liberalizm mızrakların ucundaydı,

Ve fabrikalar işçilerin mabediydi.

“Çılgınca tüketin, delicesine üretin” diyordu medyumlar,

Ve kendilerini tespih ediyordu çağdaş firavunlar.

 

Patronlar ruhlarını tüketim tanrılarına kurban ettiler,

Ve hazımsızlığı önleme görevini bilime verdiler.

Yılanları yalanlarla doldurdu sihirbazlar,

Ve sihirbazlara karşı tsunami olup karaya vurdu dalgalar.

 

Medyumların çizgi yılanları çocukları zehirliyordu,

Ve habis olan ne varsa raflarda süsleniyordu.

Kapitalizm dini her gün binlerce obez üretiyordu,

Ve kansız cansız kurbanlar evlerinden çıkamıyordu.

 

Medya ve medyumlar göz boyamada yarışıyordu,

Ve ekranlardan akan görüntüler ruhları kirletiyordu.

Caddeler ruhsuz betonlara dönüşmüştü,

Ve üretim tanrıları karayı denizi fesada gömmüştü.

 

Eyyamullah’tan bir gün bir güneş ayet oldu

Ve şehrin öteki ucundan koşarak bir adam geldi.

Bir toplum, birleyici bir yemin etti,

Ve ötelerden gelen rüzgârla tevhid yelleri esti.

 

Atmosferdeki ozon deliğinden ümit yağdı,

Ve annelerin dudakları zikirle çalkalandı,

Çocuklar, “Şehadet! Cennet!” diye slogan attılar,

Ve Hannas’ın zikre karşı duracak gücü kalmadı.

 

Sihirbazların sihrini bir hakikat bir bir yutuyordu,

Ve müminler vahiyden bir asaya dayanıyordu.

Ekranlardan artık mutlak hakikat akıyordu,

Ve uzaydan aşağıya rahmet yağıyordu.

 

Çocuklar koleksiyoncular çarşısına girdiler,

Ve pulların altına hapsedilmiş ruhları kurtardılar.

Çocuklar mutluydu yaptıklarından,

Ve bir ibadetleri olmuştu oyundan.

BU SAYIDAKİ DİĞER YAZILAR