1. YAZARLAR

  2. Osman Nuri Özyurt

  3. İslami Mücadelede Yeni Filizler

Osman Nuri Özyurt

Yazarın Tüm Yazıları >

İslami Mücadelede Yeni Filizler

Aralık 2006A+A-

Geçtiğimiz ay Çorum ve Sakarya'da Özgür-Der, İstanbul Küçükçekmece'de İslam Dünyası Faaliyete Başladı

Yaşadığımız coğrafyada haksızlık ve adaletsizlikler her geçen gün azalacağı vaatlerine rağmen artmakta, azgınlaşmakta. İslami değerler hakarete uğramakta, inançlı insanlar alay konusu edilmekte ve hemen her gün bir iftiraya maruz kalmakta. Her türlü fahşanın çağdaşlık ve medenilik göstergesi olarak sunulduğu günümüzde, toplum ahlaki bir çöküntüye doğru gitmekte.

İşte böyle bir dönemde İslam'a ve insanlığa savaş açmış şeytani güçlere karşı ayakta kalıp "la" demenin önemi her zamankinden daha fazla önem kazanıyor. Yaygınlaşan tuğyana karşı hakkı, adaleti ve tevhidi haykırmanın sorumluluğu ve zorunluluğu daha bir belirginleşiyor. Bu bağlamda Müslümanların çabalarıyla, ilkeli birliktelikleriyle geliştirdikleri her yeni çabayı mücadele zincirinin yeni bir halkası olarak görmek mümkün. Sevinçle karşıladığımız ve hayırlar getirmesini dilediğimiz bu çabalardan birisi 12 Kasım'da Çorum'da açılan Özgür-Der şubesi idi.

Çorum Özgür-Der Büyük Bir Coşku İle Açıldı

Açılış vesilesiyle Afra Kültür Merkezinde, "İnsan Hakları Mücadelesinde İslami Kimlik ve Sorumluluklarımız" konulu bir panel düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu panel okunan Kur'an-ı Kerim'in ardından Özgür-Der'in tanıtıldığı sinevizyon gösterisi ile başladı.

Açış konuşması yapan Özgür-Der Çorum Şubesi Başkanı Bülent Gökgöz; "Hayatın içerisinde, vahiyle irtibatlı ve istikrarlı bir mücadele Müslüman şahsiyetin ertelenemez sorumluluğudur. Tevhid, adalet şiarını yaşamlaştırabilmek için oluşturacağımız mücadele hattı ise vahiy merkezli ilkeler doğrultusunda olmak zorundadır. Yaşadığımız sorunlar karşısında üretken ve açılım sağlayan istişari temelli, dinamik bir mücadele fıkhı oluşturmak ve bu mücadeleyi paylaşmak yüce Allah'a verdiğimiz sözün karşılığı olacaktır. Bu noktada Özgür-Der de bahsettiğimiz bu mücadele formunun oluşumu için bir açılım niteliğindedir. Bu açılımlar Müslümanların söylemlerini gündemleştirebilme ve egemen sistemlerin zorbalıklarını ifşa etmenin de araçları olacaktır."  şeklinde konuştu.

Ardından oturum başkanlığını Ömer İslam'ın yaptığı ve İLKAV Genel Başkanı Mehmet Pamak, Özgür-Der Genel Başkanı Hülya Şekerci ile Haksöz Dergisi Yazı İşleri Müdürü Kenan Alpay'ın konuşmacı olarak katıldığı panele geçildi. Mehmet Pamak konuşmasında; "Tarih boyunca heva ve hevesini, din adamlarını, liderlerini ilahlaştıran insanoğlu, Allah'ın kendilerine gönderdiği dinleri tahrif etmiştir. Kuran'ın ise kendisi tahrif edilemediği için anlamı ve mesajı tahrif edilmiştir. Vahiy, Resulün örnekliği ve sahih sünneti terk edilmiştir. Bugün görüyoruz ki, insanoğlu vahyin mesajına ihtiyaç duyuyor, fakat biz Müslümanlar Rabbimizin mesajını onlara gerektiği gibi taşıyamıyoruz. Küresel ve yerel 28 Şubatlar İslami kimliğimize savaş açıyor, despot güçler Müslümanlara en ağır işkenceleri yapıyor, zulüm uyguluyor, generaller Allah'ın emri olan başörtümüze savaş açıyor; peki bizler böyle bir ortamda sorumluluklarımızı ne kadar yerine getirebiliyoruz?" diyerek, katılımcılara, sorumluluklarımızı yerine getirebilmek için gece gündüz çalışmanın gerekliliğini hatırlattı.

Daha sonra söz alan Kenan Alpay ise İslami mücadelenin eylem boyutu hakkındaki konuşmasında "Alemlerin Rabbi olan Allah yeryüzünde örnekler olması için Resuller gönderdi. Onlar da "la ilahe illallah" mesajını taşıdılar, direndiler ve sabrettiler. Sabır Kur'ani anlamı ile zulme boyun eğmemektir. Adaletin ve tevhidin ete kemiğe bürünmüş şahitleri olarak direnmektir. Bu yüzden şahit, Kur'an'da Peygamberimizin ilk sıfatıdır. Peki biz yaşadığımız çağın ne kadar şahidiyiz? Musa Firavun'a, Salih kavmine, Resulullah Mekke'nin ileri gelenlerine karşı şahitlik yaptılar. Biz başörtüsü yasağına, Kur'an yasağına karşı asrın şahidi miyiz? Irak'ta, Filistin'de yapılan zulümlere karşı şahitliğimizi yeterince yapıyor muyuz?" şeklindeki konuşmasına "Şahitlik sorumluluğumuzu yerine getirmek için Hüda ve Furkan olan Kuran ile mücadele etmek zorundayız" mesajıyla son verdi.

Bartın, Zonguldak, Tokat, Giresun/Eynesil, İstanbul, Ankara, Sivas ve Yozgat/Sorgun gibi diğer illerden gelen Müslüman kardeşlerimiz de örnek bir dayanışma göstererek açılış programına katıldılar.

Program, Grup Yürüyüş'ün konseriyle sona erdi. Grup Yürüyüş'ün, kendi albümünden okuduğu bazı ezgi ve marşlara, salondaki katılımcılar ayakta, yumrukları sıkılı ve coşkulu bir şekilde eşlik ederek büyük bir koro oluşturdular.

Sakarya'da Direniş Kararlılığı Yeni Açılan Özgür-Der Şubesiyle İvme Kazanacak! 

Özgür-Der Sakarya Şubesi de 18 Kasım Cumartesi gecesi SAKVA salonunda düzenlenen bir programla açıldı. Program Sakarya Dayanışma Platformu Başkanı Özkan Yasin Güler' in Kur'an tilavetiyle başladı. Ardından program sunucusu Muharrem Demircan Özgür-Der' i tanıtan bir konuşma yaptı. Demircan konuşmasında "Özgür-Der özgürlük ve insan hakları mücadelesini fıtri sapma ve bozulmalara karşı bir arınma, insanın yabancılaşmasına ve müstekbirlere karşı bir başkaldırı imkanı olarak gören, tevhid ve adaletten yana ilkeli, tutarlı ve erdemli bütün insanlara açık bir mücadele platformudur. Zulme, haksızlığa ve şirke karşı olan tüm onurlu insanları tevhid, adalet ve özgürlük mücadelemizde yer almaya; eylemde, eğitimde, üretimde ve karar alma süreçlerinde bilgi ve inancımızı paylaşacağımız istişari bir dayanışmayı omuzlamaya davet ediyoruz" ifadelerine yer verdi.

Konuşmanın ardından Özgür-Der'i ve Sakarya'daki Başörtüsü direnişini tanıtan sinevizyon gösterileri sunuldu. Sinevizyon gösterisinin sonrasında Özgür-Der Şube Başkanları adına Diyarbakır Şubesi Başkanı Serdar Bülent Yılmaz bir selamlama konuşması yaptı. Yılmaz; Sakarya'daki başörtüsü mücadelesinin İslami kimlik içerisinde Başörtüsü mücadelesinin nasıl verileceğinin modeli olduğunu belirten konuşmasına "Vahyi bir çizgi içerisinde, tevhid ve adalet çizgisi içerisinde şu ana kadar sürdüre geldikleri eylemlilikleri daha da arttırarak devam ettirmesini diliyor, kendilerini tebrik ediyorum. İslam dünyası küresel emperyalizmin boyunduruğu altındadır. Özgür-Der, vahyin aydınlık yolunda yürüme çabası ve gayesi için bir araya gelmiş Müslümanların nitelikli birlikteliğinin bir vasatı, bir zeminidir." sözleriyle devam etti.

Daha sonrasında İslami muhalefet üst başlığı altında "Kimliğimiz, Mücadelemiz, İmkanlarımız" adlı panele geçildi. Kadrican Mendi'nin yönettiği Panel' in ilk konuşmasını Özgür-Der Genel Başkanı Hülya Şekerci yaptı. Şekerci Özgür-Der'in başörtüsü sorununu merkeze alarak insan onuruna aykırı olan her türlü zulme karşı İslami kimlik ekseninde karşı çıkmak için kurulan bir dernek olduğunu ifade etti.

İLKAV Başkanı Mehmet Pamak ise, dünyanın birçok coğrafyasında küresel emperyalizmin ve onların yerli işbirlikçilerinin mazlum, mustazaf halklar üzerinde vahşi emellerini gerçekleştirmek için azgınlaştığını, seküler değerleri bu halklara dayattığını belirtti. Bu duruma karşı koyacak, insanlığı karanlıklardan aydınlığa çıkarak olan tek alternatifin ise Kur'an ve onun diriltici mesajı olduğunu ve bunun ilk şahitliğinin ise Peygamberimiz ve ashabı tarafından yapıldığını ifade etti.

Son olarak Haksöz Dergisi yazarlarından Rıdvan Kaya da; Küresel sistem ve onun içeriye yansıyan işbirlikçilerine karşılık Müslümanların hangi imkanları kullanabileceği konusunda birkaç değini de bulundu. Kaya konuşmasında "emperyalizmin kendisine karşı çıkışları bastırmak ve muhalif kimlikleri yılgınlaştırmaya yönelik olarak izlediği önemli taktiklerinden biri de emperyalizme karşı çıkmak için harcanan çabaları sonuçsuz kalmaya mahkum çabalar olarak yansıtmaya çalışmasıdır. İrademize sahip çıkıp, gücümüzün farkına vardığımızda emperyalistlerin o kadar da güçlü olmadıklarının görüleceği"ni vurguladı. 

Panelin ardından sahneye çıkan Grup Yürüyüş'ün sunduğu mini konser İntifada marşı ile son bulurken, salondaki herkesin ayağa kalkıp, marşa eşlik ettikleri anlar gecenin görülmeye değer anlarından biriydi.

Küçük Çekmece'de Yeni Bir Soluk: İSLAM DÜNYASI KÜLTÜR MERKEZİ

İslam Dünyası Kültür Merkezi, 19 Kasım Pazar günü yapılan açılış programıyla Küçükçekmece Cennet Mahallesi'nde faaliyetlerine başladı. Kur'an'ı Kerim ve mealinin okunmasıyla başlayan program, dernek başkanı Nabi Okur'un selamlama konuşmasıyla devam etti. Okur'un, derneğin kuruluş amacı ve yıl boyunca yapacağı faaliyetlerin içeriğine ilişkin yaptığı konuşmanın ardından program sinevizyon gösterisi ve Grup Yürüyüş'ün seslendirdiği ezgi ve marşlarla devam etti. "İslam Dünyasının Bugünü ve Yarını" başlıklı bir panelin de yer aldığı açılış paneline Abdurrahman Dilipak, Mehmet Pamak ve Hamza Türkmen katıldılar. Program Mevlut Akbal'ın yaptırdığı duanın ardından sona erdi.

Açılışlarda emeği geçen tüm kardeşlerimizi tebrik ediyoruz. Rabbimizden çıktıkları bu kutlu yolculukta ayaklarını sabit kılmasını, faaliyetlerinin hayırlar getirmesini niyaz ediyoruz.

BU SAYIDAKİ DİĞER YAZILAR