Gazze Ey!
Duvar, katil duvar, yolumu kestin…
Bilir misiniz açlığı, susuzluğu, çaresizliği, yokluğu, yoksulluğu?
Bilir misiniz soğuğun incecik, yırtık sökük elbiseleri delerek bedeninizi bir kırbaç gibi yalayıp onulmaz acılarla bitirdiğini?
Bilir misiniz karanlığın en vahşi haliyle her bir yanınızı sardığını?
Bilir misiniz doğunun ve batının, kuzeyin ve güneyin ağır adımlarla üzerinize doğru abandığını, betondan duvarların etrafınızı kuşattığını? Duvarları aşarak ayaklarınızın dibine, evinizin içine düşen haşarı, mutlu çocuk sesleri arasında açlıktan toprağa verirken çocuklarınızı, yüreğinizin feryatlarını kimsenin duymadığını?
Bilir misiniz Peygamber'i, arkadaşlarını ve ambargoyu? Bilir misiniz karınlarına taş bağlayan ama teslim olmayan yürekleri? Çocukları bir bir ellerinin arasından düşerken toprağa "Allah ne güzel dost, ne güzel vekildir!" Diyen Allah erlerini?
Nerede ey! Kardeşlerim.
Nerede ey! İnsanlar, insanlığına sahip çıkanlar.
Nerede ey! Müslümanlar ve hidayet yolunda sabredenler.
Ey! Müminlerin emiri,
Ey! Açta açıkta olan var mıdır endişesiyle geceleri sessizce evleri dolaşan ömer, yolun ne zaman düşer peygamberler şehrine, bunca açlık varken gazze sokaklarında.
Rebeze nasıl bir yer bilir misiniz? Etrafında kan sızan duvarlar var mıdır? Kuşatma altındadır Gazze. Kuşatma altında olan insanlıktır aslında. Kuşatma altındadır gazze. Bir yanda kanlı eller diğer yanda dost bilinen yüzler. Rebeze neresidir ey Ebuzer? Gazze ihanet altında. Kerbela neresidir bilir misiniz? Hâlâ cimri midir Fırat? Kuşatma altındadır Gazze ve susuz dudaklar yeşertmektedir hayatı.
Nasıl da onurlu duruyor direniş, kalın duvarlara rağmen. Nasıl da onurlu yürüyor hâlâ kuşatmanın üstüne, yürekleri ellerinde çocuklar, anneler, babalar. Hâlâ vuruşuyorlar ve asla pişman olmuyorlar düşerken soğuk toprağa. Kapılar bir bir kapanırken, yüzlerindeki tebessümle ısıtıyorlar soğuk geceleri. Kuşatılırken en acımasız zulümlerle, onlar hayatı kuşatıyor ve arza bir bomba gibi düşüyor dillerindeki ezgi: "birruh biddem nefdike ya Aksa!"
Ey direniş! Filistin'in beyaz gelinliği. Seninle yarılıyor barikatlar. Seninle düşüyor karanlık örtüler, murdar yüzlerden. Seninle ağarıyor yüzümüz ve ayağa kalkıyor yeniden direniş ayetleri. Seninle çoğalıyor karanlığı yırtan iman meşalesi.
Ey direniş! Ey susuz dudakların destanı!
Ey acıyı, katliamı, açlığı, susuzluğu, taştan duvarları eriten şehir!
Ey cihadı kuşanan kutlu şehir!
Ey Gazze...
- Yılgınlıkla Değil, İzzetle!
- Başörtüsüne Sınırsız, Koşulsuz Özgürlük!
- Ergenekon; Kemalizm ve Darbe Geleneğidir!
- Sözün Bittiği Yer: Başörtüsü Allah’ın Emridir, Özgürlüğün Simgesidir!
- Başörtüsü Tartışmaları ve Statükocu Tavır
- ‘Başörtülü kamu hizmeti verilemez’ demek ayrımcılıktır
- Fetişleştirilen Bayrak ve Kutsallık
- Gazze’de Kuşatılan İnsanlık ve Siyonist İşgal Gerçeği
- ‘Kuşatmaya Rağmen Gazze Halkı Direnişin Yanında’
- Siyonist Katliamlar ve Gazze Kuşatması Türkiye’de Tel’in Edildi!
- Gazze İnfilak Ediyor
- İsrailli Kuruluşlardan Gazze İçin Acil Eylem Çağrısı
- Filistin, Ümmetin Onur Sınavıdır
- MOSSAD ve CIA Buyuruyor Hükümet Uyguluyor
- Esaretin Bedeli ya da Militarizmin Ölü Seviciliği
- Resul’ün Sünneti Mekke’nin Kurtarılmasını Öncelemeyi Gerektirir!
- Yürürken Çoğalırız
- Iraklaşma Yolundaki Pakistan
- Hicreti Günümüzde Yaşamak
- Almanya’da Hicreti Solumak...
- Dünyevîleşmek ya da Dünya ve Ahiret Dengesini Bozmak
- Hz. İbrahim’den Hz. Muhammed’e Peygamberlerde Hicret
- Gecikmiş Bir İtiraf ve Sanatta Şuur Bulanıklığı
- ‘Ronahiya Quran’a Pîroz’ ve ‘Di Roniya Quranê de Dîroka Pêxemberan’
- Savrulan Bir Kuşağın Öyküsü: Seni Dinleyen Biri