1. YAZARLAR

  2. İsmail Hasan

  3. Beyt’ül Makdis Vakfı

Beyt’ül Makdis Vakfı

Mart 2003A+A-

Beyt-ül Makdis Sosyal Dayanışma Vakfı Başkanı Dr. İsmail Hasan İle Mustafa Eğilli'nin yapmış olduğu röportaj:

Sayın Dr. İsmail Hasan öncelikle başında bulunduğunuz Beyt-ül Makdis Sosyal Dayanışma Vakfı'nı bizlere tanıtır mısınız? Faaliyetleriniz neler?

Kurumumuz Kudüs'ün direnişçi evlatlarına yardımı amaçlamaktadır. Ayrıca Kudüs'te yaşayan Müslüman toplumun sosyal altyapısını geliştirmeyi hedeflemektedir. Örneğin sağlık sorunuyla ilgilenmektedir. Direniş eylemlerinde veya Siyonist saldırılarında yaralananları tedavi amacıyla acil poliklinikler oluşturmaktayız. Ayrıca şehid aileleri ve yetimleri, tutuklu yakınları ve çocuklarına ücretsiz sağlık hizmetleri vermekteyiz.

Gençlerin eğitimi için bilgisayar eğitimi veren merkezler açıyoruz. Çocukların bedensel ve zihinsel gelişmelerini desteklemek amacıyla spor aktivitelerinin yapıldığı yerlerimiz mevcut.

Kadınlarla ilgili çalışmalarımız da var. Onlara, bu zor şartlarda kendi ailelerine katkıda bulunmaları için el becerileri kazandırıyor ve psikolojik destek sunuyoruz. Ayrıca ihtiyacı olan gençlere burs imkanı sağlıyoruz. Bu çetin şartlar altında yaşayan çocukların bayramlarda giyim-kuşam masraflarını ve bayram harçlıklarını karşılıyoruz. Çünkü aileler çocuklarına bayramlarda bir şey alamıyor, onların bu açıklarını kapatmaya çalışıyoruz ki, bayramlarda diğer dünya çocukları gibi mutlu olabilsinler. Yine bayramlarda kurban kesimleri yapıp ailelere dağıtıyoruz.

Öte yandan Siyonist İsrail'in Kudüs şehrini Yahudileştirme politikalarını da ifşa etmeye çalışıyoruz. Bu konuda uluslararası teşkilatlarla bilgi alış-verişinde bulunuyoruz.

Vakfınızın gelir kaynakları neler?

Biz her şeyden önce Filistin'in kendi öz kaynaklarından yararlanıyoruz. Filistin'de bulunan varlıklı insanlarımızın sağladığı kısıtlı olanakları kullanıyoruz. Bir de Arap ve İslam ülkelerindeki hayır kuruluşlarının yardımlarından istifade ediyoruz. Ayrıca Batı'da yaşayan Müslüman ve Arap toplulukların sağladığı destek var. Aynı zamanda uluslararası yardım kuruluşlarıyla da çalışıyoruz. Filistinli Mültecilere İş İmkanı Sağlama Kurumu gibi...

Daha çok hangi ülke halkından yardım ve ilgi görüyorsunuz?

Belli bir ülke ismi veremeyeceğim. Çok değişik ülkelerden yardımlar geliyor ancak bu yardımlar sınırlı ve olması gereken miktarda değil.

Uluslararası yardımların Filistinlilere ulaşmasında Siyonist İsrail ne gibi zorluklar çıkarıyor?

Çok büyük zorluklar çıkarıyor. Özellikle de Ürdün kanalından gelen gıda maddeleri sınırda bekletiliyor. Öyle ki, bu maddelerin son kullanma tarihi çoktan geçmesine rağmen Filistin'e sokulmuyor. Bundan dolayı Filistin'e yapılacak yardımların nakit olmasını tavsiye ediyoruz. Böylece Filistin pazarlarına girecek sıcak para, Filistin ekonomisini canlandıracak ve bu sirkülasyon Filistinli tüccarları güçlendirecek ve Filistinli işsizlere iş imkanları oluşturacaktır. Nakdi yardımlar hem daha hızlı hem de daha kolay ulaşıyor.

Ayrıca bizler yapılan yardımların hangi ülke, hangi kurum ve hangi halk tarafından yapıldığını da ilan ederek duyuruyoruz. Böylece Filistin halkı kimlerin kendilerine yardım ettiklerini öğreniyor.

Batı Şeria ve Gazze bölgeleri arasında ne gibi farklılıklar var? Gelen yardımlar bu bölgelere eşit bir şekilde dağıtılabiliyor mu?

Batı Şeria ve Gazze arasında coğrafi olarak bir bağlantı yok. Gazze'ye ulaşan her hangi bir yardım ancak Mısır üzerinden gelebiliyor. Batı Şeria'ya gelen yardımlar ise Ürdün yoluyla ulaşıyor. Gazze'ye gelen yardım, Batı Şeria'ya ulaştırılamıyor, aynı şekilde Batı Şeria'ya gelen yardım da Gazze'ye ulaştırılamıyor. Çünkü direk bir bağlantı yok. Siyonist İsrail, iki bölgeyi birbirinden tamamen ayırmış durumda.

Gazze ve Batı Şeria bölgelerinden hangisinin durumu genel olarak daha iyi?

Her iki bölge de şiddetli bir kuşatma altında ve halkın durumu çok kötü. Siyonist işgalin uyguladığı terör, Filistin'in her bölgesinde yoğun bir şekilde devam ediyor. Ancak Gazze'nin nüfus yoğunluğu daha fazla olduğu için orada durum nisbeten daha iyi.

Beyt-ül Makdis Sosyal Dayanışma Vakfı'nın faaliyet alanı tüm Filistin'i kuşatabiliyor mu yoksa sadece Kudüs şehriyle mi sınırlı?

Bizim ana faaliyet bölgemiz Kudüs şehri ve kırsalıdır. Ancak bir kısım yardımları çevre illere de gönderiyoruz.

Aksa İntifadası başladığından bu yana kaç Filistinli şehid edildi? Kaç ev yıkıldı? Bu konularda elinizde istatistikler var mı?

1850'den fazla şehid, 30 bine varan yaralı ve on binlerce tutuklu. Öyle ki, Filistin halkının yarısından fazlası Siyonist zindanlara girip çıkmıştır. Çünkü tutuklamalar sürekli devam etmektedir.

Bu süre zarfında yıkılan evlere gelince, bunların sayısı 2 bini çoktan aşmış durumda. Hatırlayacağınız üzere Cenin mülteci kampı tamamen yıkılmıştı.

Evleri yıkılan Filistinliler ne yapıyor?

Filistinliler yıkılan evlerinin enkazı üzerine çadır kuruyor ve orada yaşamaya devam ediyor. İnatla Filistin'i terk etmiyor ve direniyor.

Siyonistlerce tutuklanan Filistinlilerin akıbeti ne oluyor? Mahkemeye çıkarılıyorlar mı? Avukat tutabiliyorlar mı?

On binlerce Filistinli, Siyonist zindanlarda her hangi bir mahkemeye çıkarılmadan ve yargılanmadan tutuluyorlar. İşkenceye maruz kalıyorlar. Zaten Siyonist İsrail'in anayasası işkenceyi meşrulaştırıyor. Filistinlileri yıldırmak ve boyun eğdirmek için her vesile Siyonistlerce meşru ve yasaldır. Onlar böylece uluslararası antlaşmaları parçalayıp atıyorlar. Yine uluslararası hukuku hiçe sayıp çiğniyorlar. Özellikle de savaş durumlarında sivillerin korunmasıyla ilgili antlaşmaları ayaklar altına alıyorlar. 

Tüm bu yaptıklarına da 'uygar dünya'dan herhangi bir tepki almıyorlar.

Önümüzdeki Şubat ayında yapılacak İsrail genel seçimlerini kimin kazanacağını tahmin ediyorsunuz?

Tüm kamuoyu yoklamaları gösteriyor ki, Şaron liderliğindeki Likud partisi önde gidiyor. Zaten Siyonist İsrail'de genelde sağa bir yöneliş var. Şaron'la diğer Siyonist liderler arasında sadece taktik farklılığı vardır. Daha bir kaç ay önce Likud ile İşçi partisi, Filistinlileri yok etmek ve cinayetler işlemek üzere koalisyon içinde idiler.

İsrail halkı, Şaron'un uyguladığı katliam ve yıkım politikalarını genel olarak destekliyor mu?

İsrail'de en çok halk desteğine sahip olan lider Şaron'dur. İsrail halkı Filistinlilerin kanının dökülmesini desteklemektedir.

Yahudilerden Filistinlilere destek çıkan veya yardım edenler oluyor mu?

İsrail'de çok zayıf ve küçük bazı sol akım ve eğilimler var. Bunlar, iki halk arasında barışın sağlanmasını ve İsrail'in işgale son vermesini istiyorlar. Bunlardan biri de İsrail'de şu an faaliyet gösteren sol eğilimli 'Barış Hareketi'dir.

Bu hareketlerin Filistinlilere fiili desteği oluyor mu?

Hayır hayır... Fiili destek yok, sadece siyasi söylem olarak barışı savunuyorlar, İsrail içinde gösteriler düzenliyorlar. Sivillerin öldürülmesine, evlerin yıkılmasına ve yeni yerleşim alanlarının açılmasına karşı çıkıyorlar. Ancak bunların İsrail siyasetinde etkinlikleri oldukça sınırlı.

Filistin sorununa yaklaşım konusunda ABD ve AB arasında ne gibi bir fark görüyorsunuz?

AB'nin Filistin konusundaki fikir ve yaklaşımları daha olgun ve gelişmiş ancak istenilen düzeyde değil.

ABD'nin Irak'a olası saldırısının Filistin davasına etkileri neler olur?

Bu saldırının Filistin direnişine çok olumsuz etkileri olacaktır. Öncelikle Arap ve Ortadoğu devletlerinin güçleri zayıflayacaktır. Bu saldırıyla Filistin'e destek olan ülkelere ciddi bir darbe indirilecektir.

Bu savaş, Siyonist İsrail'i koruma ve konumunu güçlendirme amacıyla yapılıyor. İşgalci İsrail bu saldırıdan en fazla çıkar sağlayacak ülke olacaktır. Bu noktada ciddi bir tehlike söz konusudur. O da; Siyonist İsrail'in Filistin halkını topraklarından söküp atma isteğini gerçekleştirme fırsatını, Irak'ta oluşturulacak yeni düzenlemelerle elde edecek olması.

Bunlara ilaveten söz konusu saldırı ile birlikte tüm dikkatler Filistin sorunundan başka yönlere odaklanacaktır. Gündem tamamen değişecektir. Dünya ile birlikte dost Arap ve Müslüman devletlerin gündemini tamamen ABD'nin Irak'a muhtemel saldırısı belirleyecektir. Filistinliler, Siyonist işgal ordusunun merhametine terk edilmiş olacaktır.

Son olarak neler söylemek istersiniz?

Filistin'de durum insanın hayal edebileceğinden daha kötü. Siyonistler gece-gündüz çalışıyorlar. Kudüs'ün ve Filistin'in İslami görüntüsünü silmek için uğraşıyorlar. Özellikle Kudüs'ü Yahudileştirmeye yönelik yoğun gayretleri var. Bu da her Müslümanın az konuşup çok çalışmasını gerektiren bir sorumluluk yüklüyor bizlere.

Çok teşekkür ederiz.

BU SAYIDAKİ DİĞER YAZILAR