İki sayıyı birlikte çıkarmak zorunda kalışımızdan dolayı özür dileyerek söze başlarız. Yayıncılık gittikçe daha bir zorlaşmakta. Özellikle belli bir misyon doğrultusunda ve sermaye ve çıkar ilişkilerine dayanmaksızın sürdürülmeye çalışılan yayıncılık faaliyeti açısından bu olgu daha bir etkileyici oluyor. Türkiye'de bir yandan döviz oyunlarıyla %400'lere varan faiz ödemeleriyle küçük bir kesim sürekli semirtilir, azgınlaştırılırken, diğer yandan işsiz, çalışan, esnaf, dargelirli kısacası geniş halk yığınları her gün yeni zamlarla, ek vergilerle, kesintilerle ekonomik bir cendereye sokulmakta. Her alanda yaşanan ekonomik bunalım yayıncılık faaliyetini de alabildiğine zorluyor. Düzenin geniş halk kesimlerine yönelik oluşturduğu sıkıntı sadece ekonomi ile sınırlı değil. Tüm demokrasi, özgürlük nutuklarına rağmen düzen gittikçe daha bir tahammülsüz ve baskıcı bir kimliğe bürünüyor. Düzenin genelde tüm muhalif oluşumlara, özelde müslümanlara yaklaşımında bu baskıcı tavrını bir çok şekilde görmek mümkün. Şüphesiz bunlar arasında en dolaysız ve en ağır örnekler tutsak müslümanlara karşı icra ediliyor. Sevgi Engin olayı, Bayrampaşa Cezaevi'nde yaşananlar ve Sivas davası bu konuda somut örnekler olarak karşımıza çıkıyor.

Ama görülen o ki Türkiye müslümanları henüz mazlumdan yana olmanın, zorluklar karşısında dayanışmanın, zorlamalar karşısında onurlu ve ilkeli tavrın, işkenceye karşı olmanın söylemini bilinçleştirebilmiş ve sürekliliği olan örnekliklerini oluşturabilmiş değiller. Dergimizin bu sayısında zikredilen sorunlarla ilgili acılarımıza ve zaaflarımıza vurgu yapan yazılar okuyacaksınız. Sorunlarımız karşısında takınılan ilgisizlik kadar, sorunlarımızın çözümü konusunda diri ve ilkeli tercihlerle kararlılığı kuşanamayan hayıflanmalar da iç karartıcı oluyor.. Acılı veya sevinçli günlerimizde içimizi aydınlatan, aydınlık rehberimizin buyruklarını eylemleştirebilmemizdir. Ancak bu eylemliliktir ki mü'minleri zor günlerinde de, ferah günlerinde de mutluluğa ulaştırır.

Gerek düşünsel gerek ameli sorunlarımızın cevaplarını aydınlık rehberimiz olan Kur'an'da bulma gayretiyle kaleme alınan "Kur'an Çalışmalarının ilgi topladığını duyuyor ve görüyoruz. Dergide yer alan diğer yazılarımız başlıkları itibariyle bir Kur'an çalışmasını ifade etmese de Kur'ani umdelerin üzerimize yüklediği sorumlulukla ve Kur'an'ın kazandırdığı perspektifle kaleme alınmakta ve bu yazılarda da Kur'an'ın pratiğe olan ilgisinin güncel karşılıkları ortaya konulmaya çalışılmaktadır. İlgilerimizin çoğalmasının, sorumluluklarımızı ciddiye almamızla artacağını hatırlatır, selamlar sunarız.