MEB'in 'Okul içinde baş açık' ibaresiyle yayımladığı yönetmeliğin ardından harekete geçen bazı okul idarecilerin, başörtülü olarak okumak isteyen öğrencilere baskı kurarak, 'hatalıyım, özür diliyorum, bir daha başörtüsü takmayacağım' ifadelerinin yer aldığı sözleşme tutanağı imzalattı öğrenildi.

Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) bağlı resmi ve özel okullarda; okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair usul ve esaslara ilişkin yayımlanan yönetmelikte yer alan 'Okul içinde baş açık' ibaresiyle, okullarda uygulanan başörtüsü yasağı, hukuksal zemin kazanırken yönetmeliğin ilk gününde baskılar başladı.

Öğrencinin Velisinin Haberi Olmadan Baskıyla Sözleşme İmzalattılar

Kılık Kıyafet Yönetmeliği'nin yayımlanmasının ilk gününde Yüreğir İlçesi Koza İlköğretim Okulu idaresi tarafından okuluna başörtülü devam etmek isteyen kız öğrencilere baskı kurularak bir daha başörtüsü takmayacakları yönünde sözleşme tutanağı imzalatıldı.

Okul idaresi tarafından velilerinin haberi olmadan, öğrencilerin kendisi yazmış gibi gösterilerek imzalatılan sözleşmede; "hatamdan dolayı öğretmenim tarafından uyarıldım ama bu hatamı tekrarladım. Hatamı anladım, kılık kıyafet kurallarına uymadığım için özür diliyorum. Bir daha bu davranışımı tekrarlamayacağıma ve tüm kurallara uyacağıma dair söz veriyorum" şeklinde ifadelerin yer aldığı öğrenildi.

Hatam, Başörtü Takmammış!

Müdür Yardımcısı Özcan Özaykan tarafından kendilerine sözleşme tutanağı imzalatıldığını söyleyen Koza İÖO 7. Sınıf öğrencisi Zehra Betül Şanverdi, "Sözleşmede 'bir daha bu hatamı tekrarlamayacağıma söz veriyorum' yazıyordu. Bu hatam başörtü takmammış. Okul idaresinin hazırladığı sözleşmeyi imzaladım ama bundan henüz ailemin haberi yok. Daha bu konuyu babamla konuşmadım" şeklinde konuştu. Okul idaresinin hazırladığı tutanağı velilere danışmadan imzalattığını söyledi.

'Sana Göre Hata Olmayabilir Ama Bize Göre Öyle Değil'

Okul idaresinin hazırladığı sözleşme tutanağını imzalamadığını belirten Koza İÖO 7. Sınıf öğrencisi Sena Nur Kaya da sözleşmede; 'hatalıyım, hatamı kabul ediyorum, bir daha başörtüsü takmayacağım' şeklinde ifadelerin yer aldığını söyledi.

Kendisinin inancı gereği başörtüsü taktığını ve bunun hata olmadığını söylediğini ifade eden Kaya, "Bunun üzerine Müdür Yardımcısı Özcan Özaykan, 'sana göre hata olmayabilir ama bize göre öyle değil' dedi. Ben imzalamayınca da sözleşmenin altına 'öğrenci sözleşme imzalamayı ret etti" şeklinde yazdı. Bize kılık kıyafet yönetmeliğine uymadığımız takdirde cezalandırılacağımızı ve sürgün edilebileceğimizi söyledi.

"Yasağın Kronikleşmeden Kaldırılmasını İstiyoruz"

Okul idaresinin imzalattığı sözleşme tutanaklarından sonradan haberdar olduklarını söyleyen öğrenci velileri; "Bizim hiç haberimiz olmadan çocuklarımız kendisi yazmış gibi hazırlanmış sözleşme tutanaklarının imzalatılması doğru bir uygulama değil. Söz konusu kılık kıyafet yönetmeliğini bahane eden okul idaresi çocuklarımızı baskı altına almak istiyor. Bu yönetmelikte yer alan 'Okul içinde baş açık' ibaresini yanlış buluyoruz. Bu yanlıştan en başta dönülmesi gerektiğini, yasağın kronikleşmeden önce kaldırılmasını istiyoruz. Aksi takdirde bunu fırsat bilen başörtüsü yasakçılarına gün doğmuştur. Daha önce olmayan bir yasak yeni kılık kıyafet yönetmeliğiyle tescillenmiş durumdadır. Bir an önce hükümetin bunu düzeltmesini istiyoruz" diyerek tepki gösterdiler.

Öte yandan aynı metnin okulda okuyan başka öğrencilere de imzalatıldığı öğrenildi. (Ayhan Kaya - İLKHA)