Obama: Bir lider profili
Bizde birçok gazetenin manşetine "Esselamünaleyküm diye başladı" şeklinde yansıdı.
Yanlış bir ifadeydi. Ama bu yanlışı Obama yapmamıştı.
Şimdi burada "yanlış bir ifadeydi" sözümün de anlaşılmayacağını biliyorum. Çünkü o manşeti atan arkadaşlarımız yanlışın da farkında değillerdir. Değillerdir, çünkü bizim Müslüman toplumumuzda, özellikle okumuş yazmış kesimlerde "İslam kültürü" kulaktan dolmadır.
Yanlış basit ama yanlış işte.
Obama'nın yapmayacağı kadar yanlış.
Yanlış nerede?
Bir "n" harfinde. "Esselamü-n-aleyküm"deki "n" harfi fazla. Şayet bu selam "selamünaleyküm" şeklinde söylenseydi "n" harfinin bulunması doğru olurdu. Bu, basit bir Arapça kuralı. Bunu söylemenin ukalalık diye algılanmasını istemem. Ama maalesef, bizde sık sık yapılan bu tür minik hatalar, bir kültür boşluğunu da ifade etmiş oluyor.
Ve işte bunu Obama yapmıyor.
Obama, "İslam dünyası"na seslendiğinin bilinci içinde, ama bir "Dünya lideri" olduğunu da unutmadan, yani Kahire'de Müslümanlar'a hitap ederken bu nutku tüm dünyanın ilgiyle dinleyeceğini dikkate alarak, son derece dengeli bir dil üretiyor.
Ama, yine buna rağmen, Amerika ile daha genelde Batı dünyası ile İslam dünyası arasındaki duygu kırılmalarını dikkate alarak "İslam'la ilişkilerde yeni bir başlangıç yapma" hassasiyeti ile konuşuyor.
Burada derin bir hassasiyet olduğunu vurgulamam lazım.
Sorayım size:
Bizde kaç kişi, Peygamberimiz'in adının geçtiği yerde salavatı şerife getirmeyi akıl eder?
Bunu Obama yapıyor.
Obama, söze "Esselamü-aleyküm" diyerek de başlıyor.
Hatta üstelik yine selam vererek bitiriyor sözü.
Sorayım size:
Bizde kaç kişi, söze başlarken ve bitirirken selam vermenin gerekliliğini akıl eder?
Bunlar, çok önemli hassasiyetler.
Çok özenle hazırlanmış bir konuşma Obama'nın Kahire konuşması.
Üç ayrı yerde Kur'an'dan yaptığı alıntılar... Sonra, metin olarak aynen sunmasa da, yaptığı telmihler (atıflar, referanslar...)
Titiz bir seçimi gösteriyor.
Hem bizatihi İslam'ın ilkelerini, hem tarih içinde Müslümanlar'ın medeniyet ve ilme katkılarını, hem de Müslümanlar'ın genel anlamda barışçı hüviyetlerini vurgularken, Obama asla falso vermiyor.
Müslümanlar'ın bilime ve medeniyete katkılarını anlattığı bölümler, belki bizde, kimi aydın çevrelerde bile, "Geçmişle övünme" denilerek küçümsenir, Müslümanlar'ın bir zaafı gibi sunulur.
Obama, başörtüsü konusunda nerede ise tüm İslam dünyasının ortak yarasını fark etmiş ve oraya bir merhemle yaklaşma çağrısı yapıyor.
Sözleri Batı dünyasına... Ama sorayım size:
Bize de değil mi?
Ne hissetmiştir bizim çok laik, çok devrimci, çok cumhuriyetçi başörtüsü karşıtı dünyamız? Yasak sürüyor hâlâ...
Bir yargıç "Sizin Allah'ınızın kanunları geçmez burada" diyor hâlâ...
Bir yargıç "Başınız örtülü ise ağır eleştiriyi hak ediyorsunuz" diye karar yazıyor hâlâ...
Obama'nın konuşmasını bir kere daha okuyun ve sorayım size:
-Hangi İslam ülkesi lideri, böylesine bir konuşma ile çıkar dünya kamuoyunun, hatta kendi toplumunun huzuruna?
Ben, en azından bizde çıkılamayacağını biliyorum.
Çünkü bu tür konuşmalar gider, laiklik ilkesine toslar.
Ve hiçbir lider göze alamaz Kur'an'a referans vermeyi...
Obama, bir dünya lideri olarak konuşuyor.
Onun felsefi bir duruşu var.
O, kendine inanılmasını önemseyen bir insan.
Güç gösterisinde bulunmuyor.
Aksine, bir büyük inanç camiasına kendisini inandırma çabası sergiliyor.
Obama'yı dinlerken, bizim dünyamızdaki tepeden bakan kadroların kibri daha bir açığa çıkıyor.
Neresinden bakarsanız bakın, Obama'da farklı bir lider profili ile karşı karşıyayız.
Hiç şüphesiz Obama, bundan böyle bu lider profilini somut olaylarda ete kemiğe büründürme sınavı içinde olacaktır.
Amerika'nın lideridir ve Amerika tekin bir güç değildir.
Liderlik sınavı, belki Amerika'nın bu tekin olmayan yapısını dizginleme sınavı ile iç içe yürüyecektir.
Olay, "Müslümanlar'ın gönlünü hoş edecek birkaç şey söyle, ondan sonra her türlü fesada devam et" şekline dönüşürse, bu o sevimli yüzü maskeli bir yüz haline dönüştürecektir.
Obama, Amerika için kendi dışındaki dünya ile sağlıklı iletişim kurabilme noktasında bir fırsattır.
Kendi dışındaki dünya ile sadece sömürgecilik ilişkisi içinde bulunan Batı için, insani zemin arayışı bakımından bir fırsattır.
Obama, İslam hakkında bir başka bakışı, dünyanın, özellikle Batı dünyasının önüne koymuştur.
Bizim gibi, İslam'la gelen zamanlara mesafeli kalmış aydınlara sahip ülkelerin önüne koymuştur.
Bu her haliyle birçok çevrenin zihin kodlarını zorlayan "Yeni bir başlangıç" çağrısıdır.
Obama, farklı bir liderlik profilini getiriyor dünyanın önüne. Bu dünya için iyidir.
BUGÜN
YAZIYA YORUM KAT