Halis Bayancuk'un "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçundan yargılandığı davanın, Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava ile birleştirilmesinde yaşanan uyuşmazlığın çözümü için dosyanın Yargıtay 5. Ceza Dairesi'ne gönderilmesine karar verildi.

Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu Halis Bayancuk, SEGBİS sistemiyle bağlandı. Bayancuk’un avukatları da duruşmada hazır bulundu.

Mahkeme Başkanı Haşim Özaydın, dava dosyasının, Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki dosya ile irtibatının bulunduğu belirtilerek birleştirme kararı verildiğini hatırlattı. Özaydın, dosyanın mahkemeye gönderildiğini söyledi.

Söz verilen Halis Bayancuk, dosyalarının tamamının birleştirilmesini talep ederek, tahliyesini istedi.

Mahkeme heyeti, Bayancuk’un tutukluluk halinin devamına karar vererek, Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi ile Bakırköy'deki dosya arasında birleştirme uyuşmazlığı çıktığını kaydetti. Mahkeme, bu uyuşmazlığın çözümü için dosyanın Yargıtay 5. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verdi.

Duruşma, uyuşmazlığın sonucunun beklenmesi için ertelendi.

Mahkeme sırasında yüzlerce kişi adliye dışından Bayancuk’a destek olmak için bir araya geldi.

Davanın Geçmisi

2017 Mayıs ayında Ramazan’ın 3. Günü Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla gözaltına alındıktan sonra hakkında açılan soruşturma kapsamında tutuklanan Halis Bayuncuk, o günden bu yana tek kişilik hücrede tutuluyor.

Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bir yıldan daha kısa bir sürede tamamlanan yargılama ile verilen 12,5 yıllık hapis cezası ile 2007 yılından bu yana toplamda 6 yıl 7 ay 15 gündür tutuklu olarak yargılanan Halis Bayuncuk’a yapılan zulüm taçlandırılmıştı!

Soyut iddialar, olmayan suç delilleri, varsayımlara dayanan olası suç şüpheleri üzerine bina edilen söz konusu hüküm yapılan istinaf başvurusu üzerine 28.05.2019 tarihinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi  2. Ceza Dairesi tarafından bozulmuştu. İstinaf Mahkemesi, Halis Bayuncuk hakkında İslami davet çalışmalarına başladığı 2007 yılından bugüne dek farklı illerde aynı gerekçelerle açılan 6 ayrı soruşturmanın/yargılamanın (Sakarya 2.Ağır Ceza Mah.’de yürütülen soruşturma dışında) halen sürdüğünü, buna rağmen Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin mahkumiyet kararını hukuka aykırı bularak bozmuştu.

Gelinen nokta şunu gösteriyor ki; 12 yıldır yürütülen 7 ayrı soruşturmaya rağmen mahkemeler Halis Bayuncuk’un hukuki durumu hakkında net bir şey söyleyememektedirler. Bayuncuk’a bir savcı El Kaide yöneticisi derken başka bir mahkeme üyelikten yargılama yapmaktadır. Başka bir savcı mevcut yargılamalar sürerken eş zamanlı olarak IŞİD yönetici –suçlamasıyla gözaltı talimatı verir, aynı yıl içerisinde bir diğer mahkeme IŞİD üyeliği suçlamasıyla açılan bir iddianameyi kabul ederek yeni bir yargılama başlatır. İstinaf Mahkemesi özet olarak şu soruyu sormaktadır: “12 yıldır yargılanan ve toplamda 6.5 yılı aşkın bir süredir tutuklu olan sanık hangi örgütten yargılanmaktadır. Sanık bu örgütlerin yöneticisi midir, yoksa üyesi midir?” 

İstinaf Mahkemesi ayrıca mevcut hukuki karışıklığın sonlandırılarak Halis Bayuncuk hakkında birbirinin kopyası olan, sadece dönemsel olarak örgüt isimlerinin değiştirildiği 7 ayrı soruşturmanın tamamının birleştirilmesini talep etmiştir.

İstinaf mahkemesi, mahkemelere soruyor: ”Halis Bayancuk’u hangi örgütten yargılıyorsunuz?”

Aslında bu sorunun cevabı için 11 yıl beklemeye ve 6 buçuk yıl tutuklu kalmaya gerek yoktu, soruşturma saflarında Bayuncuk ve avukatlarının defaten tekrarladığı gibi Halis Hoca ne El Kaide’nin ne IŞİD’in ne de herhangi başka bir örgütün fikir, inanç ve metodunu benimsememektedir. Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin yapmış olduğu yargılamada da dosyaya giren Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) istihbarat raporlarında bu durum açıkça ortaya konmuştu. Yapılan değerlendirmelerde Bayuncuk ve Tevhid Dergisi camiasının IŞİD’e karşı olduğu, aynı şekilde IŞİD mensuplarının Halis Bayancuk’u takip etmediği ve sohbetlerini dinlemediği tespit edilmiş ve örgütsel bir bağın olmadığının altı çizilmişti.

İstinaf Mahkemesi’nin bozma kararı sonrası Bayuncuk’un avukatının Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yaptığı tutukluluğa itiraz başvurusu akıllara ziyan gerekçelerle reddedildi. Mahkeme 2 yıl 3 ay önce tutukladığı, 1 yıl 2 ay önce ceza verdiği bir sanık hakkında şu ifadeleri kullanarak Türk Hukuk Tarihine geçmiştir: “…Sanığa isnad olunan suçun vasıf ve mahiyeti, hakkında var olan mevcut delil durumu, atılı suçun CMK 100. Maddesinde sayılan ve kanun gereği kuvvetli suç şüphesi taşıdığı kabul edilen suçlardan olması, delillerin henüz tam olarak toplanmamış olması, atılı suç için kanunda öngörülen cezasının alt ve üst sınırları ve sanığın tutuklukta geçirdiği süre nazara alındığında tutuklama tedbirinin makul ve ölçülü olduğu…”