İslami mücadelenin yiğit avukatı, kıymetli ağabeyimiz Necip Kibar uzun süredir tedavi gördüğü hastanede vefat etti. Bugün Fatih Camii’nde cenaze namazı kılınan Necip Kibar ağabeyimizin cenazesi memleketi Giresun’da toprağa verilmek üzere yola çıkarıldı.

Avukat Necip Kibar ağabeyimiz, 28 Şubat ve Başörtüsüne yasaklar getirilen dönemde birçok öğrenciye kol kanat gererken, hukuki mücadelesini de üstlendiği birçok gencin yarıda bırakılmak istenen eğitimlerine, hayatlarına destek oldu. Hayatını adalet mücadelesine adamış ve mazlumların, mültecilerin avukatı olarak anılan ağabeyimizin vefatı sevenleri ve yakınlarını hüzne boğdu. 

Necip Kibar ağabey vefat etti

Uzun bir süredir tedavi gördüğü Covid-19’a bağlı organ yetmezliğinden dolayı vefat eden ağabeyimizin cenazesine ailesi, yakınları, sevenleri ve Özgür-Der üyeleri katıldı. Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya cenaze namazında bir konuşma yaptı.

“Necip kardeşimiz bütün ömrü boyunca, sadece Allah’ın dinini hakim kılmak için, sadece O'nun yolunda yaşamak için ve O'nun yolunda yaşamayı engellemek isteyenlerle mücadele etti. Sıkıntılı bir hayat yaşadı, biz buna şahidiz.

Bütün iman erlerinin karşılaştığı gibi o da birçok zorlukla karşılaştı. Şuna şahidiz: Allah için çağrıldığı için bir daveti geri çevirmedi. Mazlumlardan gelen hiçbir çağrıya kulak tıkamadı. Hakkın ve adaletin hakim olması için, mazlumların uğradığı zulümlerin giderilmesi için mücadele etti. Bundan daha güzel bir hayat ve bundan daha güzel bir son elbette olamaz.

Elbette bu şekilde aramızdan ayrılmasından dolayı hüzünlüyüz, üzüntülüyüz. Ama şunu biliyoruz ki, kardeşimizi Rabbimiz sizlerin ve onu tanıyanların şahitliğiyle inşallah kurtulanlardan eylemiştir. Hepimizi de kardeşimizin bize bıraktığı bu mirasın üstünde durmaya ve düşünmeye davet ediyorum.

Bir şekilde bu hayat bitiyor, yaşıyoruz ve öleceğiz. Rabbimiz “Neyi takdim ettiğinize bakın!” diyor Haşr suresinde. Yani ahiret gününde neyi takdim ettiğimize bakarak “Keşke bunlar olmasaydı!” diyenlerden olmayacağımıza ancak o şekilde emin olabiliriz. Bu doğrultuda yaşayan tüm Müslümanların Allah ayaklarını sabit kılsın. Rabbimiz yaşadığımız dünyevi sıkıntıları ve müminlerle yaşadığımız çekişmelerimizi ve birtakım ihtilaflarımızı, bütün dertlerimizi unutan ve bunlar üstüne set çeken ama sadece O’nun rızası için seven ve O’nun rızası doğrultusunda buğzeden, gerektiğinde kin duyan, aynen Necip kardeşimizin yaptığı gibi İslam düşmanlarına gerektiğinde öfkesiyle, haykırışıyla dik duran müminlerden kılsın bizleri.”