Ne Temellük ne de Tahfif Edilmesine
15 Temmuz’da rezil edilip mağlup edilen, zillet içerisinde teslim alınan Fethullahçı cuntadan çok daha fazlası yani emperyalizm hesabına yürürlüğe sokulan askeri darbe ve vesayet mantığıdır.
Kenan Alpay’ın yorumu:
Hiçbir değerin ama özellikle de toplumsal tarih açısından büyük bedeller ödenerek elde edilen, kıymeti ölçülemez kazanımlara ulaşarak yüzümüzü ağartan direniş ruhunun harcanmasına müsaade edilemez. 15 Temmuz’da ülkenin tüm sathında sergilenen direniş ruhunun kaşarlanmış darbeciler tarafından temellük edilmesine, Kemalist oligarşi hesabına topluma karşı konumlanan iktidar sınıfları tarafından tahfif edilmesine hiçbir surette fırsat tanınamaz.
Yakın tarihi askeri darbeler ve askeri vesayetin türlü araçlarıyla karartılmış, iğdiş edilmiş ve ufku karartılmış bir ülkesi olarak Türkiye’de 15 Temmuz direnişiyle elde edilen imkânlarını henüz muhasebe edebilmiş değiliz. Daha da can sıkıcı olanıysa 15 Temmuz direniş ruhunu tahrif ve tahfif eden, köklerini tahrip ve gayesini muğlâklaştıran gayretkeşliklere seyirci kalınıyor oluşudur.
Üzerinden henüz bir yıl geçen destansı bir toplumsal mücadelenin lüzumsuz tartışma ve pratiklere, klişe söylem ve sembolleştirmelere geçit vererek tipik resmi törenlere dönüşmesi en sık rastlanan ölümcül tuzaklardan birisidir. Modalaşan, prim yaptığı için yağcılık ve yaltaklanmaya vesile kılınan her şey gibi direniş ruhu da risk altındadır.