
Ne Güzelmiş Şehit Bebeklerin Saçları
O masum yüzleriniz, o sıra sıra cennet kundaklarına sarılmış halinizle siz, bize bütün hayatı sorgulatan bakışlarınızla siz, boşuna ölmüş olamazsınız.
Hüseyin Gülerce, Zaman'daki köşesinde Gazze'nin bebekleri ve çocukları için bir deneme kaleme aldı:
Gazze’nin Cennet Çocukları
Gazze’nin masum bebekleri, küçücük çocukları. Günlerdir sizin cennet fotoğraflarınıza bakıyoruz. Bakamıyoruz, bakar gibi yapıyoruz. Yüreğimiz, yüreklerimiz daralıyor.
Daralıyor, sıkışıyor, bitiyoruz. O dağınık saçlarınız. Ecel rüzgârında dalgalanır gibi. Ne güzel saçlarınız var sizin. Ne de güzel, yaşar gibi bakan donuk gözleriniz. Anlamaya çalışıyorum, bize neler anlatıyor, neler fısıldıyorsunuz. Yüzleriniz ne güzel. Ölümün izleri tutunamaz mı sizin yanaklarınızda? Siz nasıl bakıyorsunuz öyle? Ne diyorsunuz katılaşmış, katran sürünmüş, pas tutmuş vicdanlara? Zalimin bombalarına, mermilerine en büyük cevap siz misiniz?
Anneleriniz size doyamadan, babalarınız doya doya koklayamadan, nasıl da kayıp gittiniz ellerinden, ellerimizden. Giderken, bütün dünyanın çocuklarını sorulara boğdunuz. Sizin masum yüzlerinize bakarken evde annelerine, babalarına sorup durdular: Çocuklar neden ölüyor anne? Çocukları neden öldürüyorlar?
Cevap veremedi kimse. Boğazlara bir düğüm atıldı. Ne diyecektik? Ne demeliydik?
Ben o güzel yüzlerinize önce cesaret edip, bakamadım. Toplayamadım kendimi. Sonra dayanamadım. Bak dedim, onlar cennet yüzleri. Bir de dağınık saçlarınıza takıldım. Ne güzelmiş şehit bebeklerin saçları. Okşamak isterdim. Cennetten kokular sürünmüştür şimdi onlara diye koklamak isterdim. Yüzüm olur muydu? Elim gider miydi? Suçluyuz hepimiz... Sonra teselli aradım. Cennette Peygamberimiz okşayacak o saçları, o masum başları. Peygamber şefkati dedim. Düşündüm sonra, Kasım’ı, Abdullah’ı, İbrahim’i okşar gibi okşayacak Gazze’nin cennet çocuklarını. Nasıl da özenirlerdi size orada kim bilir. Sorarlardı sizi, bunlar da kim? Kim böyle İnsanlığın İftihar Tablosu’na arkadaş olanlar? Siz cevap mı verirdiniz: Biz Gazze’nin çocuklarıyız. Yan yanaydı küçücük kefenlere sarılı bedenlerimiz. El eleydik, sıra sıraydık, ellerdeydik, havalardaydık.
O masum yüzleriniz, o sıra sıra cennet kundaklarına sarılmış halinizle siz, bize bütün hayatı sorgulatan bakışlarınızla siz, boşuna ölmüş olamazsınız. Anladıklarımızdan, daha büyüktür anlattıklarınız. Siz kurumuş çöllere can veren rahmet damlaları gibi, yüreklere şefkat, merhamet yağdırıyorsunuz. Siz, bilseniz ne çok taşlaşmış kalbi çözdünüz, erittiniz. Siz, “sadece ben” diyen insanlara, yüreği hatırlattınız. Kanayan bedenlerinizle, vicdanları kanattınız. Kurumuş nice göz pınarına yaş yürüdü, bakarken o bakılamaz gözlerinize... Siz buğday tohumu gibi hatta ondan da öte, bir düşünce toprağın bağrına milyon dirildiniz. Bizi, insanlığımıza dirilttiniz. Eğer ihtiyar dünyamız bir bahar daha yaşayacaksa, taşlaşmış kalplerle gelmez o bahar. Merhamet, şefkat, vicdan gelmeli önce. İnsan dirilecekse, insaniyet dirilmeli önce. Demek size düştü, sizin masumiyetinize düştü bu görev.
Size o zalim, o merhametsiz, o kalpsiz adamlar nasıl da kıyıyorlar. Nasıl da utanmıyorlar.. korkmuyorlar.. pişman olmuyorlar... Siz, Gazze’nin cennet çocukları, siz onları teşhir ettiniz. Onlara destek verenleri teşhir ettiniz. İnsan hakları, barış, demokrasi diyenlerin suskunluğunu, ortadan kayboluşlarını teşhir ettiniz. Nasıl da yakalandılar, masum bakışlarınızda... Gazze’nin cennet çocukları, kararan vicdanları sarstınız. Dünyaya dalan Müslümanlara, perişan hallerini ve mümin olma şuurunu hatırlattınız. Dağınık saçlarınız ve yaşıyormuş gibi bakan gözleriniz, ne çok şey anlattı bize. Ahınız, kalmaz düştüğünüz yerde... h.gulerce@zaman.com.tr
GAZZE'DE KATLEDİLEN ÇOCUKLAR (FOTO GALERİ)
HABERE YORUM KAT
hüseyin hocamdan Allah razi olsun.güzel bir yazi kaleme almis.uyuyan müslümanlarin uyanmasina vesile olur insallah.uyanik müslümanlarinda düsüncelerini dile getirmissiniz.
Yanıtla (0) (0)filistinli kardeşlerine yapılan katliama duyarlı tüm müslüman mücahid kardeşlerimizi her yerde aktif eylemlere davet ediyoruz.bu eylemler ,katliamın durması için israil vatandaşı rehin alma,israil temsilciliklerine saldırı tehdit maili gönderme şeklinde olabilir.korkak siyonist düşman ancak güçten anlar.tüm siyonist hedefler meşrudur.
Yanıtla (0) (0)Yahu arkadaşlar nasıl bir haldir halimiz,? Bir güzellikle, bir iyilikle karşılaştığımızda, hemen tebrik ederek teşvik etmek gerekirken, nasıl ouyor da anında eski defterlere sarılıyoruz, eski günahları vuruyoruz yüze? Müslüman olgunluğumuza, kuşatıcılığımıza, merhametimize ne oluyor, neler oluyor bize? Farz-u muhal Hz Ömer'in imanetmek istediğini söylemek için geldiği mecliste biz olsaydık, Hz Ömer yanmıştı herhalde!!!
Yanıtla (0) (0)Hocaefendiniz israilli çocuklara üzülüyor bu tarafa gözleri kapalı....
Yanıtla (0) (0)hayret şaşırdım cemaat tekrar müslümanlara üzülmeye başlamış.eskiden ölen israilli çocuklara ağıt yakılıyordu.maaşallah doğru yola giriyorlar tekrar
Yanıtla (0) (0)