Myanmar'da Devlet Başkanlığından Sorumlu Devlet Bakanı Aung San Su Çi, uluslararası toplumdan, ülkenin batısındaki Arakan eyaletinde bulunan ve zulüm gören Arakanlı Müslümanlar (Rohingyalar) meselesini çözmek için zaman istedi. Ülkedeki Budistler ise Müslüman Arakanlılara karşı miting düzenledi.

İktidardaki Demokrasi İçin Ulusal Birlik Partisi'nin (NLD) lideri Su Çi önceki gün, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile başkent Nay Pyi Taw'da yaptığı görüşmenin ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Su Çi, "Rohingya" ve "Bengalli" ifadelerinin meseleye barışçıl ve uygulanabilir bir çözüm bulunmasını zorlaştırdığını ifade ederek, "Müslümanlar 'Bengalli' ifadesine ne kadar karşı çıkıyorsa, Arakanlılar da 'Rohingya' ifadesine o kadar karşı çıkıyor." dedi.

Meselenin iki taraf için de birçok siyasi ve duygusal sonuçları olduğunu belirten Su Çi, uluslararası kamuoyundan bu sorunun çözümü için kendilerine zaman vermesini istediklerini kaydetti.

Su Çi, "Tek istediğimiz karşı karşıya olduğumuz zorlukları görmeleri ve bize yeterli zaman tanımaları." diye konuştu.

BUDİSTLERDEN GÖSTERİ

Bu arada binlerce radikal Budist Arakan Müslümanları için Rohingya ifadesinin kullanılmasını protesto etti.

Radikal Budistler, ülkenin en büyük kenti Yangon ile Şan eyaletindeki Taung Gyi şehrinde toplandı.

Taung Gyi'de, Ulusal Güvenlik Ağı ve Myanmar Ulusal Ağı örgütlerinin düzenlediği yürüyüşte "Rohingya'ya hayır" yazılı pankartlar taşıyan yaklaşık 100 kişi, Myanmar yönetiminden "Rohingya" ifadesinin kullanımını yasaklamasını talep etti.

Protestocular, Devlet Başkanı Htin Kyaw ve Devlet Başkanlığından Sorumlu Devlet Bakanı Aung San Su Çi'nin, Arakan (Rakhine) eyaletinde bulunan ve zulüm gören Müslüman azınlık için "Rohingya" (Arakanlı Müslümanlar) ifadesini kullanan ABD Büyükelçiliğini kınamasını istedi.

ARAKAN MÜSLÜMANLARI

Nobel ödüllü Su Çi, Birleşmiş Milletler tarafından "eziyet gören dini azınlık" olarak tanımlanan Rohingyaların ülkesinde gördüğü zulüm meselesinde sessiz kaldığı için eleştiriliyor.

Myanmar Dışişleri Bakanlığı, mayıs ayı başında ABD Büyükelçiliğine, "Rohingya" ifadesini kullanmaktan kaçınmasını tavsiye etmişti. ABD Büyükelçiliği, "Rohingya" ifadesini, 19 Nisan'da Arakan eyaletinde meydana gelen bir tekne kazasında hayatını kaybedenler için yayımladığı başsağlığı mesajında kullanmıştı. Radikal Budistler, olayın hemen ardından da Yangon'daki ABD Büyükelçiliği önünde protesto düzenlemişti.

Myanmar'ın batısındaki Arakan eyaletinde 2012 yılında Budistler ile Müslümanlar arasında yaşanan çatışmalar, Arakanlı Müslümanların dramını gözler önüne sermişti. Budistlerin saldırılarında çoğu Müslüman çok sayıda kişi ölmüş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmiş, şiddet olayları nedeniyle binlerce kişi bölgeyi terk etmek zorunda kalmıştı.

Bölge ülkeleri, çoğu Arakanlı Müslümanlardan oluşan göçmenlerin trajedisinden Myanmar hükümetini sorumlu tutmuştu.

Myanmar'da 1982'de kabul edilen yasayla vatandaşlık haklarını kaybeden Arakanlı Müslümanlar "devletsiz" sayılıyor. Birleşmiş Milletler (BM) tarafından "eziyet gören dini azınlık" olarak kabul edilen Arakanlı Müslümanlar, hem şiddet olaylarına hem de yasal, ekonomik ve toplumsal ayrımcılığa maruz kalıyor. BM'ye göre, ülkede gördükleri zulüm nedeniyle yaklaşık 130 bin Arakanlı Müslüman Myanmar'dan kaçtı.

Kaynak: Dünya Bülteni