Myanmar Yönetimi Katliamları Bilgi Kirliliğiyle Örtmeye Çalışıyor!
Myanmar yönetimi, Arakan’la ilgili bilgi kirliliğini, katliamların inkâr edilmesinde malzeme olarak kullanıyor. Bahsi geçen konuyu ele alan Hakan Albayrak, Myanmar yönetimine çağrıda bulunarak bölgenin “özgür gazeteciliğe” açılmasını talep ediyor.
Myanmar, Özgür Gazeteciliğin Önünü Açsın
Hakan Albayrak / Karar
Myanmar lideri Aung San Su Çi, Arakan’daki meselenin terörden ve terörle mücadeleden ibaret olduğunu ileri sürüyor.
Myanmar ordusunun Arakanlı Müslümanlara zulmettiğini yalanlıyor.
Tam tersine, “Arakan’daki herkesin” hükümet tarafından “en iyi şekilde” savunulduğunu söylüyor.
İnternette dolaşan ve Arakan’da çekildiği iddia edilen bazı dehşet fotoğraflarının aslında başka ülkelerde çekilmiş fotoğraflar olduğu gerçeğine sığınarak, ortada hatırı sayılır bir trajedinin olmadığına inandırmaya çalışıyor dünya kamuoyunu.
“Pardon, öyleyse on binlerce Arakanlı Müslüman niye Bangladeş sınırına akın etti?” diye soruyoruz; cevap yok…
“Bu insanlar Myanmar ordusunun Arakan’da yaptıklarına dair korkun şeyler anlatıyorlar; katliamdan, tecavüzlerden, gasplardan bahsediyorlar, evlerinin yakıldığını söylüyorlar” diyoruz; “Yalan” deyip geçiyor.
Yahu, Aung San Su Çi ve arkadaşlarına nanik olsun diye mi hicret yollarına düştü onca insan?
Pek çoğu yaralı bunların… Yaralarını da mı kendi kendilerine açtılar?
***
Geçenlerde Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Arakan’da çekildiğini zannettiği bir fotoğrafı Twitter’dan paylaştı ancak daha sonra başka ülkeden olduğunun anlaşılması üzerine bu fotoğrafı sildi.
Sildi silmesine de, Aung San Su Çi’nin radarına yakalanmıştı bir kere…
Çi’nin bürosundan konuyla ilgili bir açıklama yapıldı.
Bu açıklamanın can alıcı kısmı şurası:
“Su Çi, Başbakan Yardımcısının yaptığı paylaşım gibi sahte bilgilerin, farklı ülkeler arasında sorunlar çıkarmak ve teröristlerin çıkarlarını koruma amacıyla planlanmış büyük bir bilgi kirliliği buzdağının sadece görünen yüzü olduğunu söyledi.”
Ortada büyük bir bilgi kirliliğinin olduğu muhakkak.
Myanmar üzerinde menfaat hesapları yapan emperyalist güçlerin manipülasyonları söz konusu olabilir; bu da göz önünde tutulmalı, evet.
Belki de Myanmar’da zar zor kurulabilmiş olan sivil hükümeti sabote etmek isteyen ‘derin devlet’in bir komplosuyla karşı karşıyayız.
Polis karakollarına saldırdığı iddia edilen Arakan Rohingya Kurtuluş Ordusu (ARSA) milislerinin oyuna geldiği veya o saldırıların aslında başka kimseler tarafından provokasyon maksadıyla gerçekleştirildiği iddialarının üzerinde de durabiliriz.
Ama ne olursa olsun…
İsterse Arakan’daki hadiseler gerçekten abartılıyor olsun…
On binlerce Müslüman’ın Myanmar ordusundan kaçtığı gerçeği orta yerde duruyor.
Abartılmaya ihtiyaç duymayacak kadar yakıcı bir gerçek bu.
Myanmar hükümeti bilgi kirliliği ve abartıdan şikâyet ediyorsa, yabancı basın mensuplarının Arakan’da özgürce gazetecilik yapmalarına müsaade etsin.
Altını çizerek söylüyorum; özgürce.
***
Bir de güzel haberim var:
Türkiye Diyanet Vakfı’nın Pakistan, Bangladeş ve Malezya’da bütün masraflarını karşılayarak okuttuğu Arakanlı Müslüman üniversite öğrencilerinin sayısı 4136’yı bulmuş.
HABERE YORUM KAT