Mahathir Muhammed: Çatışmaları engelliyoruz çünkü ötekinin hassasiyeti konusunda hassas olma gereğinin bilincindeyiz
Malezya’nın eski Başbakanı Mahathir Muhammed, Fransa’nın hız kazanan İslamofobik söylem ve politikalarını eleştirdiği mesajında çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Malezya’nın 95 yaşındaki eski Başbakanı Mahathir Muhammed, Fransa’yı sarsan Samuel Paty cinayeti sonrası başlayan tartışmalara Twitter’dan katıldı. Macron’un açıklamalarına “ilkel” diyen Mahathir, “Müslümanların kızgın olmaya ve geçmiş katliamlarına karşılık milyonlarca Fransızı öldürme hakkı var. Ama Müslümanlar ‘göze göz’ kanunu büyük ölçüde uygulamadılar. Müslümanlar yapmadı, Fransızlar da yapmamalı” dedi. Twitter, Muhammed’in 13 tivitinden “Müslümanların milyonlarca Fransızı öldürme hakkı var” cümlesinin geçtiği tiviti sildi.
Malezya’nın eski başbakanı Mahathir Muhammed 13 tivitlik serisinde Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un İslam konusundaki eylemlerine “ilkel” dedi, Batılı ifade hürriyeti anlayışını eleştirdi:
“Fransa’da bir öğretmenin boğazı, 18 yaşında bir Çeçen oğlan tarafından kesildi. Katil, öğretmenin Muhammed Peygamber’in karikatürünü göstermesine sinirlenmişti. Öğretmenin amacı ifade özgürlüğünü göstermekti. Öldürmek bir Müslümanın onaylayacağı bir davranış değildir. Fakat ifade özgürlüğüne inandığım kadar, bunun diğer insanlara hakareti kapsamadığı düşüncesindeyim. Hiç kimsenin yanına gidip sırf ifade özgürlüğüne inancından dolayı küfürler savuramazsın.“
“Birçok din ve ırktan insan barındıran Malezya’da, ciddi ırksal çatışmaları engelledik çünkü ötekinin hassasiyeti konusunda hassas olma gereğinin bilincindeyiz. Aksi takdirde bu ülkede huzur ve istikrar diye bir şey kalmazdı. Genelde Batı tarzını kopyalıyoruz. Onlar gibi giyiniyor, siyasi sistemlerini hatta bazı garip pratiklerini bile aldığımız oluyor. Ama etnik ve dinsel açıdan farklı ve ayakta tutmamız gereken kendi değerlerimiz var.
“Batı’da kadınlar üstü çıplak güneşleniyor”
“Yeni fikirlerin belalı tarafı, sürece son dönemde dahil olanların yeni yorumlar getirmeye meyilli olması. Asıl fikir babalarının anlatmak istediği bu değildi. Böylece, kadının özgürlüğü seçim hakkına karşılık geliyordu. Fakat bugün erkek ve kadın arasındaki tüm farklılıklar elimine edilmeye çalışılıyor. Fiziksel farklılıklar eşit olmamızı engelliyor. Bize bahşedilmiş bu farklılık ve kısıtlamaları kabullenmemiz gerekiyor. Bizim değerlerimiz de insan haklarının bir parçası.
“Evet bazı değerler insani değilmiş gibi gözükebiliyor, bazı insanların acı çekmesine sebep oluyor. Bu acıları azaltmalıyız ve bunu yaparken güce başvurmamalıyız.”
“Avrupalı kadınların giyim kuralları eskiden hayli sınırlayıcıydı. Yüz dışında hiçbir yer gosterilmezdi. Ama zaman geçtikçe bedenleri daha da çok teşhir edilmeye başlandı.”
“Bugün o vücudun en saklı yerini sadece ince bir iplik kapatıyor. Hepsi bundan ibaret. Hatta artık Batı’da kadınlar bazı plajlarda üstleri çıplak bir şekilde güneşleniyor. Batı bunu normal olarak kabul ediyor. Ama Batı bunu başkalarına zorla empoze etmeye çalışmamalıdır. Bu, insanları özgürlükten mahrum bırakmaktır.”
“Batı inancını kaybetmiş olabilir”
“Genel olarak, Batı artık kendi dini inancına bağlılığını yitirmiştir. Hristiyanlıkları lafta kalmıştır. Bunu yapmaya hakları var ama başkalarının inancına saygısızlık göstermeye yok.”
“Macron medeni olmadığını gösteriyor. Hakaret eden bir öğretmenin öldürülmesinden İslam’ı ve Müslümanları sorumlu tutuyor. O yapılanın İslam’la alakası yoktur.
“Fransızların kendi tarihlerine bakıldığında, milyonlarca insanın öldürüldüğünü görüyoruz. Bunların çoğu Müslümandı. Müslümanların kızgın olmaya ve geçmiş katliamlarına karşılık milyonlarca Fransızı öldürme hakkı var. Ama Müslümanlar ‘göze göz’ kanununu büyük ölçüde uygulamadılar. Müslümanlar yapmadı, Fransızlar da yapmamalı. Bunun yerine başkalarının hislerine saygı göstermelidir.”
“Bir kızgın adamın yaptıklarından tüm İslam dini suçlanıyor, bu durumda Müslümanlar da Fransızları cezalandırma hakkına sahip. Boykot, Fransızların yıllarca yaptıklarının hesabını kapatamaz.” (Serbestiyet.com)
HABERE YORUM KAT