MÜSİAD: Anayasa'da Resmî İdeoloji Olmamalı
78 maddelik bir anayasa taslağı hazırlayan MÜSİAD, 12 Eylül Anayasasının mantığına karşı resmî ideolojiye yer vermedi.
MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, hazırladıkları anayasa taslağının yaklaşık 6 aylık titiz bir çalışmanın ürünü olduğunu söyledi. Kısa ve özlü bir anayasa ilkesinden hareketle, 78 maddelik bir taslak hazırladıklarını belirten Vardan, "1982 Anayasası'nın mantığı tersine çevrilerek, devlet yerine birey, güvenlik yerine özgürlük, kötü niyet yerine iyi niyet öncelik haline getirilmiştir." dedi.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), yeni anayasa taslağını açıkladı. Derneğin Anayasa Komitesi tarafından hazırlanan "Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Önerisi'' adlı çalışma, Four Seasons Bosphorus Oteli'nde düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna duyuruldu. Toplantıda konuşan MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan'ın verdiği bilgiye göre yeni anayasaya, eşit vatandaşlık temelinde, insan onuruna dayanan, tam demokratik devleti esas alan bir 'başlangıç' yazıldı. Anayasa, resmi ideoloji görüntüsünden arındırıldı. Mevcut Anayasa'daki başlangıç kısmı metne dahil edilmedi. Değiştirilemeyen maddelerden, devletin şekli ve nitelikleri korundu, bu ilkelerin değişmesi Meclis'in ve seçmenlerin üçte iki çoğunluğunun iradesine bırakıldı. Milli Güvenlik Kurulu (MGK), Yüksek Askeri Şûra (YAŞ), YÖK, Diyanet İşleri Başkanlığı, Atatürk Dil ve Tarih Kurumu, RTÜK anayasal kuruluşlar olmaktan çıkarıldı. Askeri yargı tümden kaldırılırken, Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi uygulamasına son verildi.
Kazım Pıynar'ın Zaman'daki haberine göre taslakta öne çıkan hususlar şöyle:
Değiştirilemeyen maddeler: Devletin şekli ve nitelikleri korunurken, bu ilkelerin değişmesi Meclis'in ve seçmenlerin üçte iki çoğunluğunun iradesine bırakıldı.
Egemenlik: 'Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğu' tanımı yerine, "egemenliğin sahibinin millet olduğunun vazgeçilmezliği'' vurgulandı; Türk milleti kavramı, etnik kimliklerin ötesinde, 'ortak kimlik' olarak görüldü.
Eşitlik ve pozitif ayrımcılık: Kanun önünde eşitlik ilkesi yanında, kadınlara karşı ayrımcılık ve hassas gruplar bakımından pozitif ayrımcılık açıkça düzenlendi.
Temel hak ve özgürlüklerin güvenceleri: Taraf olunan insan hakları antlaşmalarına uygun olarak, tüm insan hak ve özgürlüklerine ilişkin Temel İnsan Hakları Kanunu çıkarılması öngörüldü.
Din ve vicdan özgürlüğü: Din ve vicdan özgürlüğü, kişilerin inançlarını şiddet içermemek kaydıyla dilediğince yerine getirebilecekleri tarzda düzenlendi. Bu özgürlük, ebeveynin çocuklarına kendi dini inançları yönünde eğitim verilmesini isteme hakkını içerecek şekilde ele alındı. Dini hoşgörü ve inançlara saygı çerçevesinde, din kültürü ve ahlak dersinin zorunlu dersler arasında sayılması, ancak her ailenin ve kişinin kendi isteği doğrultusunda ilk ve ortaöğretim okullarında seçmeli din dersi istemesi kabul edildi.
Vatandaşlık tanımı: Vatandaşlık tanımı, Avrupa Vatandaşlık Sözleşmesi çerçevesinde, objektif unsurlara bağlandı.
Siyasi partilerin kapatılması: Siyasi parti yasakları, AİHM kararları ve Venedik Komisyonu raporları çerçevesinde yeniden düzenlendi. Eylemlerden ötürü açılacak kapatma davalarında odak olma korundu. Meclis'teki partilere karşı kapatma davası açılması Meclis'in kararına bağlandı.
Eğitim hakkı ve anadilde eğitim: Eğitim hakkı kapsamında, eğitimin amaçları yeniden belirlenmiş, kılık kıyafet ve dini sembollerin eğitim hakkının özüne zarar verecek şekilde bir sınırlama nedeni olamayacağı hükme bağlandı. Eğitim ve öğretim dilinin Türkçe olduğu kabul edildi, ancak anadilde eğitim ve öğretim hakkı tanındı.
Toplu sözleşme ve grev hakkı: İşçi ve memur ayrımı yapmadan toplu sözleşme ve grev hakkı kabul edildi.
TBMM kuruluşu: Milletvekili sayısı 600'e yükseltildi; 100 milletvekilinin ülke seçim çevresinden seçilmesi öngörüldü.
Dokunulmazlık: Yasama dokunulmazlığının istisnaları azaltıldı, dokunulmazlık kapsamından yargılama çıkarıldı.
Af yetkisi: Siyasi suçlarla sınırlı tutuldu ve adi suçlar bakımından af yetkisi kaldırıldı.
Cumhurbaşkanlığı seçimi ve sorumluluğu: Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi yöntemi benimsendi. Aday belirlemede, milletvekilleri yanında 500 bin seçmene de aday gösterme yetkisi verildi. Cumhurbaşkanının cezai sorumluluğuna ilişkin olarak, işlemiş olduğu suçlar dolayısıyla Meclis'in üçte birinin teklifi ve üçte iki çoğunluğu ile suçlandırma yöntemi benimsendi; suçlanması halinde görevinin sona ermesi kabul edildi. Kişisel suçlarından Yargıtay'da, görev suçlarından Yüce Divan'da yargılanması teklif edildi.
MGK, YAŞ ve Genelkurmay başkanı: MGK ve YAŞ, anayasal kuruluş olmaktan çıkarıldı. Genelkurmay başkanının, kuvvet komutanları arasından, Milli Savunma bakanının önerisi üzerine, Bakanlar Kurulu tarafından atanması teklif edildi. Genelkurmay başkanı, Milli Savunma bakanına karşı sorumlu kılındı.
Özerklik ilkesi: Üniter devlet ilkesine bağlı kalarak, yerel yönetimlerin özerkliği ilkesi esas alındı, ancak bölgeli ya da federal devlet modeli benimsenmedi.
HSYK'nın yapısı: TBMM'ye HSYK'ya üye seçme hakkı getirildi. Adalet bakanının kurul üyeliğine son verildi, başkanın üyeler arasından kurulca seçilmesi benimsendi.
YSK: Sürekli çalışan bir yargı organı olarak düşünüldü; üye sayısı 11'e yükseltildi. Üyelerin Yargıtay ve Danıştay'dan, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından seçilmesi öngörüldü.
Anayasa Mahkemesi: Anayasa Mahkemesi'ne Meclis'in daha fazla üye seçmesi öngörülürken, Anayasa Mahkemesi üyelerinin görev süresinin, 5 artı 5 olarak, 10 yıl olması belirlendi.
HABERE YORUM KAT