HAKSÖZ HABER

Son aylarda sol-Kemalistlerin “spor” haline getirdiği Diyanet İşleri Başkanı’nı hedef alma alışkanlığı iyice çığırından çıktı!

“Hutbede Atatürk neden anılmıyor?” zırvasıyla başlayan bu spor artık hakaretlerle devam ettiriliyor. Son olarak Ali Erbaş’ın Yargıtay binasının açılışında dua etmesi ve “günaydın” kelimesi üzerinden kopartılan yaygara ile harlanan tartışmaya Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce de dahil olmuş.

Muharrem İnce her zaman lümpen, rahatsız edici tarzıyla saldırgan üsluba sahip bir siyasetçiydi. Hitap ettiği tabanın bir konuya konsolide edildiğini fark etmiş olmalı ki “herkes ne yapıyorsa ben iki katını yapmalıyım” diyerek cüretkar laflar söylemiş.

Partisinin 1. Olağan Kurultayı'nda konuşan Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce muhalif liderlerin artık ağzına sakız olan Esed ile görüşme vicdansızlığını yineleyerek mültecileri geri gönderme vaadinde bulunuyor. Suriye Savaşı’nın sorumlusu olarak da Cumhurbaşkanı’na işaret eden İnce işi Atatürk övgüsüne bağlayarak bilindik ezberleri sıralıyor…

Diyanet İşleri Başkanı hakkında konuşmaya başladığında anca “Esed ile görüşeceğiz” sözlerini söylemiş birisine ait olabilecek bayağılıkta bir konuşma yapıyor. “Diyanet İşleri Başkanı… Baştan sona yanlış. Sanki matah biriymiş gibi bir de görev süresini uzattılar. 30 Ağustos'ta camide, bu ülkenin kurtarıcısına, kurucusuna bir Fatiha'yı çok gören adam, adam bile değildir benim gözümde. Adil Öksüz'ün doktora tezinde imzası olandan başka ne beklerdim ki… Bu kutuplaşmayı birlikte yok edeceğiz.”

Ali Erbaş’a hutbede Atatürk’e Fatiha okutmadığı için “Adam değildir!” diyen Muharrem İnce siyasetçilerin nişanesi haline gelen FETÖ ithamıyla iyice işin ayarını kaçırırken "kutuplaşmayı" bu üslupla mı bitireceği ise merak konusu. “Adamlığın” ölçüsünü belirleme yetkisini kendinde gören İnce içinde bulunduğu bataklığa herkesi çekmek istediğinin farkında bile değil!

Zulme açıktan karşı koyuş gerçekleştiremiyorsan en azından zalimlere meyletmeme, zorbalara hayır duasında bulunmama hassasiyetini korumak dahi gelecek nesillere bırakılacak önemli miraslardan birisidir. Yeterli midir bilmiyoruz ancak anlaşılabilir bazı sebepleri olduğu söylenebilir. O halde başkalarına “adamlık” öğretmeye çalışan Muharrem İnce’nin edepten yoksun sözlerle Erbaş’ı hedef tahtasına oturtması Ali Erbaş için gurur kaynağı olmalıdır!