'Modernlerin' anatomisi (1)
Asker ve yargı alanındaki reformların en önemli etkisi, siyaseti toplumun önüne bir özgürlük alanı ama aynı zamanda bir zorunluluk olarak çıkarmasıdır. Bu baskı CHP'nin yeniden dizayn edilmesine yol açarken, bu partinin oy tabanının da daha yakından ele alınmasına neden oldu.
İktidarın değiştirilmesi bu partinin oylarını artırmasını gerektiriyordu ama bunu sağlayacak 'demokratik görünümle' tabandaki çekirdek kitlenin gerçek tutumu arasında telafisi zor bir uyuşmazlık var gibiydi. Bu ikilemin aşılması için kafa yoranlar, CHP'liliğin söz konusu çekirdeğe sıkıştırılamayacağını ve modernlerin aslında iki gruptan oluştuğunu vurgulayarak, partiyi bu göz ardı edilmiş seçmen kitlesine 'bakmaya' davet ettiler. Buna göre modern kesim ikiye ayrılmaktaydı: Militarist çözümlerden yana olan ve dindarlarla birlikte yaşamayı içlerine sindiremeyen 'dışlayıcı' modernler; ve demokrat eğilimler taşımanın yanında dindar kesimlerle birliktelikten de gocunmayan 'endişeli' modernler. Bu iki grubun harmanlanmasına izin veren unsur ise her ikisinin de laik yaşamın tehlikede olduğunu düşünmesiydi. Amaç zaman içinde 'dışlayıcı' modernleri 'endişelilere' yaklaştırmak ve böylece çekirdeği koruyarak oy artırımını sağlamaktı.
Ancak bu yaklaşım apaçık bir terminoloji hatası üzerine oturmaktaydı. Çünkü her iki grubun da endişeli olduğu açıkken, onlardan sadece birine 'endişeli' demek bu grubu yapay bir biçimde demokratlaştırma çabasından başka bir şey değildi. Sanki karşımızda bir 'iyi' bir de 'kötü' CHP'lilik vardı ve 'iyi' olanların tek özelliği bazı haklı endişelere sahip olmalarıydı. Oysa gerçek durum, bu grubun antidemokratik eğilimlerini yumuşatmayla yetindiğini, diğerlerinin 'dışlayıcılığına' karşı bunların olsa olsa ancak 'sınırlayıcı' olabildiklerini ima ediyordu.
Konu önemli olmasına karşın çok derinleşmedi, çünkü hem doğrudan siyasetin malzemesi olarak işlevselleşti, hem de elde güvenilir bir sosyolojik çalışma yoktu. Ama şu anda var... MetroPoll şirketinin henüz sonuçlandırıp kamuoyu ile paylaştığı araştırma, siyasetle uğraşan, toplumu anlamaya çalışan, Türkiye'de modernliğin zeminini irdelemek isteyen herkes için elzem bir veri tabanı sağlıyor. 'Endişeliler' başlığını taşıyan çalışma bu kesimin yoğun olarak bulunduğu varsayılan il ve ilçelerde yürütülmüş. Nitekim görüşülen 3.880 kişi geçen referandumda yüzde 62 hayır demiş ve şu an bir seçim olsa yüzde 49 oranında CHP'yi destekliyor. Ne var ki 'laik yaşam biçimi tehlikede' diyenler sadece yüzde 31,5. Söz konusu tespit CHP seçmeninin sadece endişelilerden oluşmadığını söylüyor. Nitekim 'laik yaşam biçimi tehlikede mi' sorusunu parti bağlamında ele aldığımızda, CHP'ye oy verenlerin yüzde 29'unun olumsuz yanıt verdiğini görüyoruz. Diğer bir deyişle CHP tabanında neredeyse üçte bir oranında bir de 'endişesizler' grubu var... Bu durum önümüzdeki seçimlerde asıl dinamik ve kaygan zeminin belki de burada aranabileceğine ve CHP oylarının niçin beklendiği kadar artmayabileceğine işaret ediyor.
Gelelim 'endişelilere'... MetroPoll araştırması bu grubun homojen olmadığını gösterirken birçok gözlemcinin katıldığı üçte bire üçte ikilik bölünmeyi de teyit ediyor. Buna göre endişelilerin üçte ikisi, araştırmada 'derin endişeliler' adını hak eden bir duruşa sahip. Partiye bugün siyasi kimliğini veren çekirdek ulusalcı Kemalist grup da zaten bu. Daha önceki endişesizler oranı ile birleştiğinde CHP tabanını şöyle betimlemek mümkün: Kabaca yüzde 30 endişesizler, 25 'normal' endişeliler ve 45 'derin' endişeliler. Araştırmanın asıl katkısı ise bu ayrışmayı modernlik ve demokratlık kriterleri üzerinden sınayarak alt gruplaşmaları meydana çıkarması. Detayları yarına bırakarak, şu kadarını söyleyelim: Endişeli olanlar içerisinde günlük yaşam pratikleri açısından 'modern' denebileceklerin oranı 40 civarında. Endişesizlerin daha 'az modern' bir yaşam biçimine sahip olma ihtimalinin yüksekliği hesaba katılırsa, genelde CHP seçmeninin 'bile' Batılı anlamdaki modern hayat anlayışına ve değerlerine mesafeli olduğunu görmek durumunda kalıyoruz. Ancak daha çarpıcı olan veri demokratlık/militaristlik ekseninde. Çünkü görüldüğü kadarıyla endişelilerin yüzde 70'i militarist. Yine endişesizleri hesaba katarsak bunun anlamı CHP seçmeninin militarizm açısından tam ortadan bölünmüş olduğudur.
Bu tablo CHP'nin niçin böylesine paralize olduğunu, niçin siyaset üretemediğini de açıkça ortaya koyuyor. MetroPoll şirketi önümüzdeki tartışmalar açısından hayati bir çalışmaya imza atmış gözüküyor.
ZAMAN
YAZIYA YORUM KAT