Mısır'daki Katliam Yalova'da Protesto Edildi
Yalova’da Merkez camii önünde ikindi namazı sonrası, Mısır’da müslümanlara yapılan kanlı saldırı ve cinayetleri tel'in için basın açıklaması yapıldı.
Yalova’da Merkez camii önünde ikindi namazı sonrası, Mısır’da meşru cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye yapılan askeri darbeyi protesto eden müslümanlara yapılan kanlı saldırı ve cinayetleri tel'in için basın açıklaması yapıldı.
Daha önce sabah namazında müslümanlara saldıran askeri darbeciler ve destekçileri ardından teravih namazı vaktinde polis gücü ve Baltacı adı verilen milisleriyle saldırırken dün geceden itibaren saldırılarını yoğunlaştırması neticesinde yüzden fazla kardeşimiz şehit oldu, yüzlercesi de yaralandı.
Vahşete ve katliama rağmen, uluslararası kamuoyunun suskunluğuna ve Müslümanların vurdumduymaz tavrı mevcutken başta Rabiatul Adeviyye Meydanı olmak üzere Mısır’ın tüm meydanlarında direnen Mısırlı kardeşlerimizin direnişini desteklemek, onlarla dayanışmak ve katliamı lanetlemek için Yalova sivil toplum kuruluşları Yalova merkez camii önünde ikindi namazı çıkışı, Yalova Özgür-Der temsilciliğinin de desteklediği bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Konuşmalarda sık sık; “Leybeyk Lebbeyk Lebbeyk-e ya Allah”, “Bir Musa Gelecek Firavunu Yıkacak.”, Yaşasın Küresel İntifada.”, “Uyan Diren Özgürleş'',''darbeciler yenilecek islami direniş kazanacak.” sloganları atıldı. Basın açıklaması dua ile sona erdi.
Basın Açıklamasının Tam Metni:
3 Temmuz Askeri Darbesini barışçıl gösterilerle protesto eden Mısır halkı, 27 Haziran 2013 gecesi
Mısır ordusunun saldırısına uğramış ve meydan bir anda katliam alanına dönüşmüştür.
Rabia Al Adeviyye meydanında toplanan milyonlarca sivil insan Mısır güvenlik güçleri tarafından meydanın girişinde saldırıya uğramış, saldırıda sivil halka karşı gerçek mermi kullanılmıştır. Saldırı sırasında güvenlik güçleri sivillere yönelik tamamen öldürme amaçlı ateş açmıştır. Saldırının akabinde verilen bilgilere göre 200’ün üzerinde ölü, 4500’ün üzerinde yaralı bulunmaktadır. Yaralılar için yeterli tıbbi müdahale sağlanamamaktadır. Ölü sayısı her geçen saat daha da artmaktadır.
Diğer taraftan, içlerinde kadınların ve çocukların da bulunduğu bir grup sivil saldırılardan kaçarak el-Kaid İbrahim Camisi’ne sığınmıştır. Etrafı “Baltacılar” tarafından sarılan camide mahsur kalan siviller hayati tehlike altında kurtarılmayı beklemektedir.
Mısır’daki Rabia Al Adeviyye Meydanı’nın yanı sıra, çok sayıda sivilin toplandığı diğer meydanlara yönelik de askeri cunta rejimi tarafından daha büyük bir katliamın gerçekleştirileceği endişesi duyulmaktadır.
Başta temel uluslararası anlaşmalar olmak üzere, tüm hukuki normlar, insan hakları ve özgürlükleri tüm dünyanın gözleri önünde General Sisi ve askeri rejim yetkilileri tarafından ihlal edilmiş, insanlığa karşı büyük bir suç işlenmiştir.
Mısır ordusu tarafından yapılan darbe, Mısır halkının iradesini hedef almış apaçık bir zorbalık; halka ve iradesine yönelik bir hırsızlıktır. Mısır halkının geleceğine yönelik küresel nitelikteki bildik kirli oyunların bir parçasıdır. Özgürlüğü, hukuku, insan onurunu hiçe sayan faşist, antidemokratik bu darbe, Mısır sivil yönetiminin Filistin halkına nefes aldırmasına yönelik tavrına tahammülsüzlüğün ve Filistinlilerin geleceğine de ipotek koyma çabalarının ürünüdür.
Darbecilere karşı tavır ortaya koymayan ve darbeyi kınamaktan özenle kaçınan BM, AB ve ABD, tutumlarıyla, demokrasi havariliği yapanların çifte standartlarını bir kez daha sergilemiştir. Darbecilerin ağababaları olan ikiyüzlü, çıkarcı Batı; demokrasi putunu hesaplarına gelmediği anda nasıl tanımadıklarını, kendi elleriyle helvadan put yapan Mekke müşrikleri gibi acıkınca putlarını nasıl yediklerini bir kez daha kanıtlamıştır. Böylece Batının; söz konusu Müslümanlar olunca demokrasiyi rafa kaldıran alçaklara nasıl destek verdiklerini, diktatörlerle , krallarla ve darbecilerle nasıl bir ittifak kurduklarına şahit oluyoruz.
Ayrıca körfezdeki Amerikan uşağı kralların ve diktatörlerin para musluklarını açarak darbecilere verdikleri bu destek tarihe bir utanç vesikası olarak geçecektir. Yapılan bu katliamlardan sadece Satılmış SİSİ ve Mısır Ordusu değil, Amerika, Avrupa, Suudi Arabistan, Kuveyt , BAE gibi darbe destekçisi ülkeler de en az bu katiller kadar sorumludurlar.
Bizler Yalova STK’ları olarak özgür iradenin, seçme ve seçilme hakkının ve insan haklarının pervasızca ihlal edildiği bu gelişmeleri derin bir endişe içinde izlemekte ve tüm dünyanın yaşananlara karşı harekete geçmesi çağrısında bulunmaktayız.
Uluslararası yetkili mercileri, yönetimleri, sivil toplum kuruluşlarını, dini liderleri, insanlık ailesine mensup tüm vicdan sahibi kişileri ve dünyayı;
1-Mısır’da yaşanan katliamların durdurulması için acilen gerekli adımları atmaya,
2-Meydanlara yönelik gerçekleştirilmesi kuvvetle muhtemel askeri operasyonları engellemeye,
3-Mısır Halkının seçilmiş meşru lideri Muhammed Mursi’nin serbest bırakılması için gerekli adımları atmaya davet ediyoruz.
HABERE YORUM KAT