Türkiye’nin büyüme performansının yeniden yükselişe geçmesi dikkat çekiyor. Geçtiğimiz yıl sahnelenen Gezi olayları ve 17 Aralık operasyonlarına rağmen Türkiye, küresel ekonomik krizden en hızlı çıkan ve son dönemlerdeki küresel ekonomik belirsizlikten göreli olarak az etkilenen ülkelerin başında geliyor. Ekonomi Bakanlığı’nın geçtiğimiz hafta yayınladığı ve her ayın 1. ve 3. haftasında güncellenen çalışmaya göre, Türkiye ekonomisi sergilediği performans ile hem IMF ve Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluşları, hem de uzmanları şaşırtıyor.

IMF, TÜRKİYE’Yİ BİR TÜRLÜ ANLAYAMADI

2003-2013 döneminde yıllık ortalama yüzde 5 büyüyen Türkiye; IMF ve Dünya Bankası’nın yürüttüğü tahminlerin üzerinde bir büyüme performansı gösterdi. Türkiye; 2014’te yüzde 4 büyüyerek hükümetin yürüttüğü Orta Vadeli Programı’ndaki hedefin de üzerine çıkarken; IMF, Türkiye’nin 2014 yılında yüzde 2,3 oranında büyüyeceğini öngörmüştü.

Orta Vadeli Program’da ise, Türkiye’nin 2014-2016 yılları arasında yüzde 3,6’lık büyüme kaydedeceği öngörülüyor. 2014-2016 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program ile hükümet; potansiyel büyüme hızına ulaşmak, cari işlemler açığını daha da azaltmak, enflasyonu düşürmek, kamu mali dengelerini iyileştirmek ve böylece makroekonomik ve finansal istikrarı güçlendirmeyi hedefliyor.

Ekonomideki hareketliliğe bağlı olarak özel sektörün bankalara ve yurt dışına borçlanmasını diline dolayan bazı çevrelerin aksine Türkiye’nin Avrupa Birliği Tanımlı borcu, birçok Avrupa ülkesini geride bırakıyor. Türkiye’nin merkezi yönetim bütçe açığının GSYH’ye oranı 2013 yılında yüzde 1,2 olarak 23 AB ülkesinden daha iyi konumda gerçekleşmiş ve yüzde 3 olan Maastricht kriterini fazlasıyla yerine getirdi.

TÜRKİYE AVRUPA ÜLKELERİNDEN DAHA İYİ

Türkiye’nin AB tanımlı borç oranı, 2013 yılında, Maastricht kriteri olan yüzde 60’ın oldukça altında yani yüzde 36,3 düzeyinde gerçekleşti. Güncel verilere göre Türkiye’nin, 25 AB ülkesinden daha iyi performans sergilediğini gösteriyor. Türkiye’deki toplam krediler, 2014 Şubat ayında bir önceki aya kıyasla yüzde 0,09 artışla 1,1 trilyon TL seviyesine ulaştı. Tüketici kredileri ise 250,2 milyar TL civarında görünüyor.

Yeni Akit