Zafer Burakmak / Islahhaber

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin Başbakan Davutoğlu’nun gazına gelip yaptığı Dersim gezisi, sönük geçse de“MHP ve Kürtler” ilişkisini çözüm süreci dışında bir maddeyle tekrar gündeme getirdi. Malum MHP’yi, söz konusu Kürtler olunca hiçbir plan ve projesi olmadan “Çözüm sürecine karşıyız. Bu çözülme sürecidir.” dışında bir açıklamayla duymadık. Türk Milliyetçiliği yapan bir partiden çok şey beklenmemekle beraber en azından Kürt ve Kürtçenin bu kadar konuşulduğu, tartışıldığı bir dönemde, MHP’nin de savunduğu politikaları zamanın ruhuna göre yapması bile ülkeye çok şey katacaktır. Örneğin “Çözülme Süreci” olarak değerlendirdikleri çözüm sürecine itirazlarını ve çözüm önerilerini Kürtçe bir dergi, gazete ile Kürdistan’ın -Bahçeli’nin tabiriyle- “Tunç Yürekli” “Kürt kökenli kardeşlerine” anlatmaları daha iyi olmaz mıydı?

“Kürtçe bir dergi çıkardıktan sonra MHP’nin ne itirazı kalır?” demeyin hemen. Ülkücülerin 1979 yılında Alparslan Türkeş’in emri ile “yarı Kürtçe bir dergi” çıkardığı söylentileri dururken, 2014 yılında bunu istemek çok abes olmasa gerek. Kürtçe bir kılamın da bulunduğu bir dergiyi Türkçülüğü savunan ülkücüler bastırmış ve Kürt illerinde dağıtmıştı. Dergi aslında Türkçeydi ancak Kürtçe diye bozuk bir Türkçeyle “Dayika Zero” isimli hikayenin olması bile MHP için büyük bir anlam ifade ediyordu. Üstelik MHP’nin sonradan karşı durduğu Q, X,W harfleri kullanılmıştı. Kürt kelimesinin gittikçe yüksek bir sesle zikredildiği yıllarda“Alevisiyle, Sunnisiyle, Türkmeniyle, Kürdiyle bütün canlar bir olsun”sloganı ve “KON gazetesi, tamamen Doğu ve Güneydoğumuzu ilgilendiren konulara el atacak ve bunları devamlı işleyecektir. Dış düşmanlar tarafından atılan tohumların yeşermeden kökünün kazılması amacımızdır... Doğu’da sevgi, birlik bütünlük, beraberlik ve kardeşlik duygularını güçlendirmek istiyoruz...” ön yazısıyla ilk sayısını çıkaran dergi, bilindik Türk Milliyetçi tezlerini tekrarlıyor ancak dergi etrafında oluşturulan algıyla Kürtçe oluşu vurgulanıyordu. Hâlbuki dergide Kürtçe bir başlık ile Kürtçe bir kılam vardı sadece ve Q X,W harfleri. Kürtçe bir dergi olup olmadığı bir yana, Kürtlerin tarihiyle ilgili -örneğin Dersim meselesinde- bugünkü MHP’den çok daha ileri tespitlerde bulunuyordu. Geçtiğimiz günlerde bölgeye giden MHP lideri Devlet Bahçeli, Tunceli Valiliği önünde yaptığı konuşmada, "1937-1938’de Tunceli'de baş gösteren hadiseler isyandır, buna karışanlar da devrin bölücü teröristleridir." diyerek Dersim kelimesini bile kullanmazken, Kon Dergisi’nde Tunceli’den "Dersim" diye söz edilir; Dersim İsyanı sırasında kardeş kanı akıtılması, Dersimlilerin açlık ve sefalete itilmesi CHP’ye bir günah olarak yüklenir. Aynı zamanda derginin yöneticisi olan Ali İhsan Bacalan imzalı bir makalede “...1938 hâdisesi çıktığında yine T.C.nin başında CHP vardı. Bu hâdisenin sorumlusu CHP’dir. Maraş’ın da, Malatya’nın da, Sivas’ın da, Elazığ’ın da, Bingöl’ün de. 1938 Dersim İsyanı; kanlı bir şekilde, zamanın CHP hükûmeti döneminde bastırıldı... Ve Dersimli kardeşlerimiz günlerce... aylarca... aç, susuz, perişan kalmışlardı. O kuş konmaz kervan geçmez sarp kayalık dağlarda. Onları perişan eden; onları yerden yere vuran, kanlarının oluk oluk akmasına sebep olan CHP idi. Bu inkar edilemez...” cümleleri yer almıştı. Katliamı açık bir şekilde savunan MHP’nin bugünkü diline göre çok daha ileri bir noktadan sesleniyordu dergi.

Ancak sadece tek bir sayı çıkarılabildi; Ocak 1979. 10 bin basan derginin Elazığ ve Şanlıurfa’da dağıtılmasından hemen sonra, dergiyi dağıtan iki genç, o dönemler küçük bir grup olan PKK tarafından saldırıya uğradı ve öldürüldü. Sağ-Sol çatışmasının zirvede olduğu bir dönemde PKK’nin saldırısı anlaşılabilir ancak daha dikkat çeken bir diğer husus ise devletin Kon’un kullandığı dile yaklaşımı.Kürtçeye karşı sıkı bir politika izleyen devlet, “bölücü ve yıkıcı” -sadece Kürtçe bir başlık, Q X,W harfler ve bir kılam vardı- yayın yaptığı gerekçesiyle dergiyi kapatmıştır. Evet, yanlış okumadınız; MHP’nin çıkardığı derginin ikinci sayısına izin vermeyen sıkıyönetim, “Türkiye’de bölücü ve yıkıcı yayınlar yapan Kawa, Roja Welat, Özgürlük Yolu, Halkın Kurtuluşu ve Kon Dergisi süresiz kapatılmıştır.” açıklamasıyla dergiyi kapattığını duyurmuştur. Kürtçülük davası gütmesiyle bilinen dergilerle birlikte zikredilerek kapatılmak, MHP’lilerin ağrına gitmiş olacak ki; sonraları -bozuk Türkçeyle de olsa- Kürtçeyle ilgili herhangi bir yayın yapmadılar.

Hak ve özgürlükler noktasında CHP’nin bile yarım yamalak ilerleme kaydettiği Türkiye siyasetinde, MHP’nin Türk Milliyetçiliğini yaymak için de olsa Dersim konusundaki olumlu yaklaşım ile “Kürtçe yayın çıkarma” noktasında 1979 yılındaki siyasi aklına dönmesi, MHP için küçük ama Türkiye için büyük bir adım olacaktır. Ancak, Başbakan Ahmet Davutoğlu, CHP başkan yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun özür dileme sırasına girdiği, herkesin Dersim’e barışmaya gittiği bir dönemde MHP hala tersine gitmeye devam ediyor. Madem böyle tersten gidilecek, 2014 yılının dilini yakalamayan MHP yönetimini 1979 yılındaki dergilerini tekrar basmaya; Kürt haklarına, Kürtçeye karşıt fikirlerini yaymak için de olsa Kürtçe bir dergi çıkarmaya davet ediyoruz. Sayın Bahçeli, Kon Dergisi’ni tamamen Kürtçe olarak tekrar yayın hayatına kurun! Herhalde artık bozuk Türkçeyi Kürtçe olarak yutturamayacağınızı söylemeye gerek yok sanırım.