Son günlerde anayasa değişikliği ile ilgili tartışmalarda, MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin ilginç bir önerisi oldu.

Daha sonra da MHP yöneticileri ile MHP milletvekilleri, aynı öneri çerçevesinde; ısrarla ve büyük bir ciddiyetle (!) emir tekrarı yapmaya başladılar.
Nedir bu tez?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin gündeme getirdiği tez; Anayasa değişikliğinin, bu meclis tarafından yapılmaması!
“CHP de aynı şeyi söylüyor zaten!” diyeceksiniz.
Evet, aynen öyle..
CHP de aynı iddiada bulunuyor.
Hatta CHP, bir önceki meclis için de aynı şeyi söylemişti.
22 Temmuz’dan önce CHPdiyordu ki, “Bu meclis, dönemini artık kapatma durumunda. Anayasa değişikliğini bu meclis değil, seçimlerden sonraki meclis yapmalı!”
22 Temmuz seçimleri ile, meclis yenilendi.
Ama CHP yine aynı: “Anayasa değişikliğini bu meclis yapmasın!””
Görünen o ki, CHP hiç değişmeyecek.
Her dönem aynı şeyi savunacak: “Anayasa değişikliğini, bu meclis yapmasın, bir sonraki meclis yapsın!”
Ama değişikliği yapacak bir meclis, bir türlü gelmeyecek, CHP'nin tezine göre.
Çünkü; CHP'nin ciddi anlamda temsil edildiği bir meclis, hiç gelmeyecek.. Gelmeyince de, yani CHP halktan yeterli oyu alamayınca da, hep aynı nakarat tekrarlanacak: “Anayasa değişikliğini bu meclis yapmasın!”
CHP’yi anladık da, MHP’ye ne oluyor?
Onlar da, CHP’nin yolundalar mı yoksa?
Onlar da, “Bu meclis yapmasın” demeye başlayıp, her yeni mecliste aynı nakaratı tekrarlarlar mı dersiniz?
Günahlarını almayalım..
MHP’lilerin tezi, CHP kadar sert değil.
MHP’ye göre, anayasa değişikliğini bu meclis yapmasın ama, anayasa değişikliğinin hazırlıklarını yapsın.
Nasıl olsun bu iş?
Bir uzlaşma komisyonu kurulsun ve bu kurul anayasa değişiklikleri üzerinde tüm çalışmaları yapıp, taslağı son haline getirip yeni meclisin önüne koysun. Yeni meclis kabul etsin, değişikliği..
Türkiye'de bir haftada neler değiştiğini görmezden geliyor MHP'nin üst yönetimi.
Seçimlere daha 1.5 yıl varken, anayasa değişikliği tasarısı hazırlanacakmış da, değişikliğe son hali verilip, yeni meclisin önüne konulacakmış!
Yeni meclis de, isterse o değişikliği kabul edecekmiş!
İyi de, “yeni meclis”in, “önceki meclis”in hazırladığı değişiklik taslağını kabul etmeye ne mecburiyeti var?
“Sen zaten eski meclissin.. Süren doldu. Senin süren dolduktan sonra, her şeyin kadük oldu.. Senin dayatmanı niye kabul edeyim ki?” demez mi, yeni meclis?
Bunu deyip, elinin tersi ile çöpe atmaz mı o taslağı?
Ne olacak o zaman?
Hiiiç!
Vakit öldürmüş olacağız.
MHP'nin isteği ile, boş işlerle meşgul olup, zaman doldurmuş olacağız.
“Dostlar alışverişte görsün” babından; anayasa değiştiriyormuş gibi yapıp, oyalanıp duracağız!
Öyle ise, benim MHP'li milletvekillerine bir önerim var..
Madem halk sizi yasama organına temsilci olarak seçti.
Anayasa değişiklikleri ve kanun değişiklikleri için size oyları ile yetki verdi.
Ve bunun karşılığında da, her milletvekiline, pek de öyle azımsanmayacak bir maaş veriliyor.
O halde, aldığınız maaşların bir kısmını iade ediniz.
Örneğin aldığınız maaşın yarısından feragat ediniz.
Aldığınız maaş, tam kapasite çalışmanız için.
Ama siz diyorsunuz ki, “Biz kanun değişikliklerine katılırız ama, anayasa değişikliği yapmayız.”
Daha meclisin yenilenmesine, 1.5 sene var.
Zaten seçim dönemi, topu topu 4 sene..
4 senenin 1.5 senesinde, siz görevinizin yarısını yapmayacaksanız, o zaman alacağınız maaşları da eksik alın.. Değil mi ama?

VAKİT