Mümkün olduğu nispette, MHP ile ilgili yazmamaya çalışıyorum. Ama onlar, “Biz burdayız” diyerek, ısrarla ortaya atılıyorlar..

Önceki gün YÖK Genel Kurulu, üniversite imtihanında uygulanan katsayıyı kaldırdı.

Katsayının tarihçesini, kimin çıkarttığını, kimlerin seyirci kaldığını, kimlerin destek verdiğini, kimlerin de karşı çıktığını yazmak istedim.

Yazı MHP odaklı olacaktı..

“Boşver. Durduk yerde MHP’li kardeşlerimizin canını sıkmayalım. Olan olmuş. Bundan sonra sağ kalanlara bakalım” deyip, es geçtim..

Ama diyorum ya, ısrarla ortalığa atılıyorlar.

İşte dünkü, “Biz burdayız” anlamındaki icraatları..

1999’da iktidar ortağı oldukları tarihte ilk defa uygulanan katsayı zulmüne, o yıllarda tek kelime ile itiraz etmeyen MHP başkanvekilleri Oktay Vural ve Mehmet Şandır, dün TBMM’ye kanun değişikliği teklifi vermişler.. YÖK 45/a-3 fıkrasının şöyle değişmesini istiyorlar: “Ortaöğretim veya lise başarı puanına uygulanacak katsayı veya ek puanın hesabında kullanılacak yöntem, ortaöğretimin temel niteliğine bakılmaksızın eşit olarak uygulanır.”

Bilmeyenler zanneder ki kanunda katsayı zulmünü haklı gösteren bir ifade var da, MHP de şimdi kahramanlık yapıp, o ifadenin değişmesini istiyor..

Hiç alakası yok.. Kanunda değiştirilmek istenen mevcut fıkra aynen şöyle: “Bir mesleğe yönelik programlar uygulayan liselerin mezunları, Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenecek aynı alanda bir yükseköğretim kurumuna girerken, başarı notları ayrıca tespit edilecek bir katsayı ile çarpılmak suretiyle değerlendirilerek giriş sınavı puanlarına eklenir.”

Teferruata dalmadan, ilk okuduğunuzda çıkarttığınız mananın yanlış olmadığını söylemekle yetineyim. Evet, bu maddede meslek lisesi öğrencilerinin puanlarının azaltılması değil, tam aksine, meslek lisesi öğrencilerinin puanlarına ekleme yapılması öngörülüyor. Bir şartla: Kendi alanlarında yüksek okula devam ederlerse..

Anahtar kelime, maddenin son kelimesidir: “Eklenir.”

28 Şubat’ın ahlaksızları ise, “eklenir” kelimesine, büyük bir hokkabazlıkla “azaltılabilir” anlamı yüklediler. Ve önceki güne kadar devam eden, katsayı zulmü yaşandı..

Şükürler olsun ki; 1999’da, hem de MHP’li iktidar döneminde katsayı zulmü, nasıl ki YÖK kararı ile başladı.. Önceki gün de, yine YÖK kararı ile kaldırıldı.. Dolayısı ile, ortada hiçbir anormallik yok.. Kanun, eski hali ile de, zaten katsayı zulmü yapılmasına izin vermiyordu..

Darbeci mantıklı bürokratlar ve yargıçlarla, onlara sessiz kalan MHP çizgisindeki ürkek politikacıların sayesinde, o zulüm yaşandı ve bitti.

Şimdi bitmiş olan bu zulmü, “Kanun teklifi verelim. Kanunu da değiştirelim ki, daha sağlam olsun” türünden ayak oyunları ile sürdürmek isteyen derin MHP’lilere hatırlatayım: Geçti Bor’un pazarı, sürün eşeğinizi Niğde’ye..

“Ama MHP’nin gerekçesinde, ‘İdari kararla kaldırılan katsayının, yargı kararı ile geri dönme ihtimali’nden bahsediliyor. Ne olur, kanun değişikliği de yapılsa?” diyecek olan iyi niyetli okuyucularıma hatırlatayım..

Yok öyle bir ihtimal!

O ihtimal, referandum öncesi Danıştay için vardı. Ama, MHP’nin “Hayır” propagandasına rağmen, referandumda evet çıktı.. Danıştay’daki mezhebe dayalı/sol kökenli yapı sona erdi..

Artık Danıştay’daki daireler, iki Çorumlu, bir Malatyalı, bir Erzincanlı, bir de Sivaslı 5 solcu üyeden oluşmuyor..

Ne Çorumluya karşıyım. Ne Malatyalıya. Aslında ben de Erzincanlıyım.. Ama.. Danıştay dairelerini cemevi sanıp, bir mezhepten insanlarla doldurursanız, ordan çıkacak karar da bellidir..

Şimdi bakın yeni üyelere.. Bir tane Çorumlu varsa, bir tane de Konyalı var. Bir tane Malatyalı varsa, bir tane de Niğdeli var.. Bir tane Sivaslı varsa, bir tane de Erzurumlu var..

Referandumda MHP’nin istediği gibi “hayır” oyu galip olsaydı, bugün yine “solcuların hakimiyetindeki yüksek yargı”dan iptal kararından başka bir sonuç çıkmazdı..

Bu gerçeği, görmezden geliyor MHP!

Suçlarını hatırlatıyorlar bize..

Birinci suçları; katsayı zulmünün kendi iktidarları döneminde uygulamaya girdiği..

İkinci suçları ise; katsayı zulmüne onay veren yüksek hakimlerin Danıştay’daki hakimiyetinin sürmesi için, 12 Eylül 2010 referandumunda anayasa değişikliğine “hayır oyu” verilmesine çalışmaları..

Bunlar MHP’ye yeter de.. Bir önemli sebep daha var, MHP’nin kanun teklifinin reddi için..

Kanun değişikliği, ya Anayasa Mahkemesi’nden dönerse?

Danıştay’daki solcu yapılanma kırıldı ama.. Anayasa Mahkemesi’ndeki sürüyor. Sezer’in atadığı bir üye daha, dün emekli oldu.. Ama hâlâ, yasakçı zihniyet o mahkemeye hakim...

Böylesi bir durumda, durduk yerde kanun çıkarmanın, ne manası var?

1999’da YÖK kararı ile geldi katsayı zulmü.. 2011’de, YÖK kararı ile sona erdi, katsayı zulmü..

İşte bu kadar..

MHP; bu işlerde gölge etmesin, başka ihsan istemez!

YENİ AKİT