Meydanlara Küsmek Olmaz; Meydanlar ki Yangın Yeri...
Tiananmen, Azadi, Plaza de Mayo, Dekabrist, Maidan ve daha niceleri. Tarihi değiştiren meydanlara bir yenisi daha eklendi: Mısır Tahrir Meydanı...
Dünya tarihi bu meydanlarda değişti. Ayaklanmalar, gösteriler, kanlı baskınlar, direnişler, özgürlük çığlıkları bu meydanlarda dile getirildi. Ülkelerinin sembolü oldular. Şimdi onlara bir yenisi daha eklendi. Mısır'daki Tahrir Meydanı, 24 Ocak'ta başlayan gösterilerin merkezi oldu. 30 yıldır Mısır'ı tek başına yöneten Hüsnü Mübarek'ten bunalan Mısır halkı, Tahrir Meydanı'nda günlerdir özgür bir Mısır için gösteriler düzenliyor. Mısır'ın bundan sonraki tarihi de bu meydandaki gösteriler ışığında şekillenecek.
Tahrir Meydanı'ndan yola çıkarak dünya tarihini değiştiren diğer meydanlara baktık. Kimilerinde devrimler gerçekleşti, kimilerinde ise özgürlük çığlıkları makes buldu. Bazısı ise maalesef kanlı katliamlar ile hafızalara kazındı. İşte dünyanın sembol meydanları:
Tiananmen Meydanı (Pekin/Çin)
1417'de inşa edilen meydanın ilk ismi Cheng Tian Man'dı. Bu isim, imparatorların ülkeyi yönetirken cennetin emrine uyduğunu ifade etmekteydi. Meydan iki kez yangına maruz kaldı. Daha sonra adı Tiananmen olarak değiştirildi. Ulusun Kapısı diye de anılan meydan 1989 yılında yaşanan olaylarla dünyaca meşhur oldu. 15 Nisan-4 Haziran arasında öğrenciler, aydınlar ve işçiler meydanda gösteriler yaptı. Ancak protestolar Çin hükümeti tarafından kanlı bir şekilde bastırıldı ve pek çok sivil yaşamını yitirdi. Gösterilerin odağında yüz binlerce öğrenci vardı. Binlercesi açlık grevi yaptı. Hükümetin çağrılarına protestocuların meydan okumasının ardından, 20 Mayıs'ta sıkıyönetim ilan edildi ve 3 Haziran'ı 4 Haziran'a bağlayan gece tanklar ve piyade birlikleri gösterileri bastırıp protestocuları dağıtmak üzere Tiananmen Meydanı'na gönderildi. Ölü sayısı resmî kaynaklara göre 200-300, Çin Kızılhaç'ına göre ise 2 bin-3 bin arasındaydı. 5 Haziran 1989'da fotoğrafçı Jeff Widener dört tankı tek başına durdurmaya çalışan bir protestocunun fotoğrafını çekti. Bu fotoğraf dünyaca meşhur oldu.
Azadi Meydanı (Tahran/İran)
İran toplumunu baştan sona değiştiren 1979 İran İslam Devrimi'ne tanıklık eden meydan. Devrim öncesinde İran'da Şah Rıza Pehlevi iktidardaydı. Şah Rıza Pehlevi'ye karşı muhalefet, Paris'te sürgünde bulunan İmam Humeyni çevresinde toplandı. Ocak 1979'da Şah Rıza Pehlevi Tahran'dan ayrıldı. 1 Şubat'ta da Ayetullah Humeyni büyük sevgi gösterileri eşliğinde sürgünden döndü. İmam Humeyni'yi Fransa dönüşünde Azadi Meydanı'nda bembeyaz kefenlere bürünmüş bir milyon kişi karşıladı. Ülkede askerî darbe yapılacağı söylentileri aldı yürüdü ve 11 Şubat'ta tanklar Tahran sokaklarında boy gösterdi. Başbakan Bahtiyar istifa etti. Halk isyanıyla İslam devrimi gerçekleşti. İki ay sonra İmam Humeyni, yapılan referandumda büyük bir zafer elde etti. Ve İran İslâm Cumhuriyeti kuruldu.
Azatlık Meydanı (Bakü/Azerbaycan)
Eski adı Lenin Meydanı'ydı. Azerbaycan'ın 1991 yılında bağımsızlığa kavuşmasından sonra adı Azatlık Meydanı olarak değiştirildi. Meydandaki ilk büyük gösteri 1988 yılının Aralık ayında oldu. Karabağ'da yaşanan olayları protesto eden Bakü halkı burada 14 gün boyunca oturma eylemi ve açlık grevi yaptı. Ancak meydan tarih sahnesinde 20 Ocak 1990 yılında yaşanan olaylarla geçti. 20 Yanvar, Kanlı Ocak diye geçen o gün, 30 bin kişilik Sovyet Ordusu Bakü'nün Azatlık Meydanı'nı kuşattı. Resmî açıklamalara göre 143 Azeri şehit edildi, yaklaşık 700 kişi de yaralandı. 841 kişi ise Sovyet askerleri tarafından tutuklanarak gözaltına alındı. Cenazeler, on binlerce kişinin katılımıyla kaldırıldı. Bu gelişme diğer Sovyet cumhuriyetlerinde olduğu gibi Azerbaycan'ın da bağımsızlık sürecini hızlandırdı. Ve 18 Ekim 1991'de Azerbaycan Devleti bağımsızlığını ilan etti.
Kızıl Meydan (Moskova/Rusya)
Kremlin Sarayı'nın hemen yanındaki Kızıl Meydan 15. yüzyılda yapıldı. Lenin'in anıtmezarı da buradadır. Hem Rusya hem de eski SSCB'nin toplumsal ve siyasi tarihinde önemli bir yeri vardır. Yaklaşık 73 bin metrekarelik bu alan tarihte birçok idamlara, gösterilere, geçit törenlerine ve mitinglere sahne oldu. II. Dünya Savaşı'nda Almanlara karşı büyük başarılar elde eden Sovyet askerleri Zafer Yürüyüşlerini bu meydanda gerçekleştirdi. 1987 yılının 28 Mayıs'ında Mathias Rust isimli amatör bir Alman pilotu Cessna tipi uçağıyla meydana indi. Rust, Almanya'dan havalanıp İzlanda'ya geçmiş, sonra da Norveç ve Finlandiya üzerinden Moskova'ya girmiş ve hiçbir radara yakalanmamıştı. Rust'un eylemini dünya barışına destek için yaptığını açıklaması Moskova'da 437 gün tutuklu kalmasının önüne geçemedi. Kızıl Meydan, Kremlin ile birlikte 1990 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası listesine alındı. Günümüzde konserler, defileler, dinî ve tarihî günlere ait gösteriler düzenleniyor.
Plaza de Mayo -Mayıs Meydanı- (Buenos Aires/Arjantin)
Meydanı'na yolunuz düşse başları örtülü annelerin orada gösteri yaptığını görebilirsiniz. Bu meydan ülkenin bağımsızlığının ilan edildiği (25 Mayıs 1810) ve Arjantin cuntasının (1976) 8 yıllık iktidarının başladığı meydandır. 1976 yılında meydana gelen darbenin ardından 1983 yılına kadar ülkede 30 bine yakın insan öldürüldü. Öldürülen insanların anneleri o tarihten sonra bu meydanda eylem yapmaya başladı. İlk eylem, darbeden sonra kaybolan 14 kişinin anneleri tarafından 30 Nisan 1977'de gerçekleşti. Eylem, annelerin sonradan simgeleri olacak beyaz başörtüleriyle ellerinde 'çocuklarımızı istiyoruz' dövizleriyle Plaza de Mayo'daki 25 Mayıs Anıtı etrafında dönmeleriyle başladı. Anneler zamanla Plaza De Mayo Anneleri adını aldı ve askerî cuntaya karşı direnişin sembolü hâline geldi. Askerî darbe 1983 yılında sona erdi. Ülke normal yönetimine kavuştuktan sonra yapılan araştırmalar kayıpların çoktan öldüğünü ve cesetlerinin yok edildiğini ortaya çıkardı, ancak bu anneler generallerden hesap sorulması için eylemlerine hâlâ devam ediyor.
Maidan Nezalezhnosti -Bağımsızlık Meydanı- (Kiev/Ukrayna)
Ukrayna'da Turuncu Devrim'in yaşandığı 2004-2005 yılları arasında başkent Kiev'deki gösterilerin ana merkezi Bağımsızlık Meydanı'ydı. Ülkede 21 Kasım 2004 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimleri Viktor Yuşçenko ve Viktor Yanukoviç arasındaydı. Yuşçenko'nun yüzde 46,69 oyuna karşılık Yanukoviç'in 49,42 ile seçimleri kazandığı ilan edildi. Yuşçenko, seçime hile karıştırıldığını iddia etti. Gösteriler ilk olarak Kiev'deki Maidan Nezalezhnosti (Bağımsızlık Meydanı) ve Ukrayna Parlamentosu olan Verkhovna Rada'nın önünde başladı. Yuşçenko'nun Bağımsızlık Meydanı'nda söylediği "Meydan'da Dimdik Ayaktayım" kısa sürede sloganlaştı. Gösterilerin büyümesi üzerine seçimler 26 Aralık 2004'te tekrarlandı. Tekrarlanan seçimlerin sonucunda, 10 Ocak 2005'te Ukrayna Merkez Seçim Komisyonu Yuşçenko'nun yüzde 51,99, Yanukoviç'in yüzde 44,20 oy aldığını açıkladı. Bu sonuçla Ukrayna, Rusya'dan uzaklaşıp Batı'ya yakınlaşıyordu.
Wenceslas Bulvarı (Prag/Çek Cumhuriyeti)
Çekoslovakya'da 5 Ocak 1968 tarihinde iktidara gelen Alexander Dubcek siyasi bir liberalleşme dönemi başlattı. Ancak Prag Baharı adı verilen bu dönem aynı yılın 20 Ağustos'unda Sovyetler Birliği ve Varşova Paktı müttefiklerinin (Romanya hariç) ülkeyi işgal etmesi ile sona erdi. 16 Ocak 1969 yılında ise Jan Palach adında 21 yaşındaki bir üniversite öğrencisi Rus tanklarının Prag'a girişini protesto etmek için kendini Prag'daki Wenceslas Bulvarı'nda yaktı. Ondan bir ay kadar sonra yani 25 Şubat 1969'da Jan Zajic adlı teknik üniversitede okuyan bir Çek genci Palach'ın kendini yaktığı Aziz Wenceslas heykeli önünde düzenlenen anma törenlerine katıldı. Daha sonra o da kendisini yaktı. Komünist rejim cenaze töreni düzenlenmesini ve onun Prag'a gömülmesini yasakladı. Şimdi aynı meydanda, Aziz Wenceslas heykelinin hemen önünde bu iki genç için anıt bulunuyor. Ve bu bulvar ülkeyi ziyaret eden turistlerin de büyük ilgisini çekiyor.
Piata Revolutiei -Devrim Meydanı- (Bükreş/Romanya)
Romanya, II. Dünya Savaşı'ndan sonra komünizmin en katı uygulandığı ülkelerden biriydi. Nikolay Çavuşesku döneminde rejim daha da sertleşti. 1989'da Timişoara'da Lazlo Tökeş isimli rahibin başka bir şehre sürgün edilmek istenmesiyle halk sokağa döküldü. Rahibi desteklemek amacıyla başlayan protesto gösterileri, kısa sürede ülke geneline yayılarak rejim karşıtı ayaklanmaya dönüştü. Çatışmalarda yaklaşık 2 bin kişi hayatını kaybetti. Çavuşesku ve eşi iki saat süren bir yargılamanın ardından kurşuna dizdi. Bükreş'teki olaylara tanıklık eden meydan bugünkü adıyla Devrim Meydan'ıydı (Piata Revolutiei). Romanya'nın tarihindeki bütün dönemlerde önemli bir merkez olan bu meydan Romanya bağımsızlığını kazandıktan sonra Kraliyet Meydanı, komünist dönemde Cumhuriyet Meydanı, Çavuşesku'dan sonra ise Devrim Meydanı olarak isimlendirildi. Meydan'da bugün devrim şehitleri için dikilen bir anıt bulunuyor ve rejimin değişmesi için gösteri yaparken hayatlarını kaybedenlerin isimleri yer alıyor.
Dekabrist Meydanı (Saint Petersburg/Rusya)
Çarlık orduları 1812'de Fransa'yı yendi. Ancak çarlığın boyunduruğu altındaki halkın büyük bir bölümü sıkıntı içindeydi. I Aleksandr'ın baskıcı rejiminden bunalmışlardı. Aleksandr öldükten sonra I. Nikolay'ın tahta geçeceği gün (14 Aralık 1825) Rusya tarihinde bir çara karşı düzenlenmiş ilk silahlı ayaklanma ülkenin başkenti Saint Petersburg'da gerçekleşti. Ayaklanmanın öncüleri subay ve askerlerdi. Sayıları 3 bin civarındaydı. Ancak başarısız oldular. Önderlerden 5 subay idam edildi. Aralık ayında ayaklanan askerlere, isyanın zamanlamasından dolayı Dekabrist (Aralıkçılar) dendi. Hareketin geri kalan önde gelenleri Sibirya'ya sürgüne gönderildi. Eşleri de onlarla beraber gitti. Kadınların asker eşlerine bağlılığı ve adanmışlığı Rus kültüründe önemli yer buldu ve o günden sonra 'Dekabrist'in karısı' kavramı ortaya çıktı. Ayaklanmanın gerçekleştiği meydanın adı yüz yıl sonra, 1925'te törenle Dekabrist Meydanı olarak değiştirildi. Dekabrist hareketi Rus sanat ve edebiyatında da geniş yer buldu. Ekim Devrimi yürüyüşü de bu meydanda sona erdi.
Siverek Kapı (Diyarbakır / Türkiye)
Türkiye'de cumhuriyetin ilanından sonra Kemalist diktatörlüğe karşı gerçekleştirilen en büyük isyanı başlatan Şeyh Said'in isyanın bastırılmasının ardından 47 arkadaşı ile birlikte asıldığı meydan… Mahkemede yargılanırken hâkime "Eskiden şeriat vardı, şimdi kalmadı. Şeriat olmadığı yerde size de güvenim kalmadı, o yüzden isyanımız vacip oldu." diyen Şeyh Said ve arkadaşları Diyarbakır'da Siverek Kapı'da asıldılar.
Ve Tahrir Meydanı... (Kahire / Mısır)
30 yıldır iktidarda olan ABD ve İsrail işbirlikçisi diktatör Hüsnü Mübarek'i devirmek için Mısır'da halk 15 gündür Tahrir Meydanı'nı terk etmiyor. Sayıları iki milyonu bulan Mübarek karşıtları, Mübarek'i devirinceye kadar meydanda direnişlerini sürdürmeye kararlı...
(AKSİYON / HAKSÖZ-HABER)
HABERE YORUM KAT