Mendi: Sizi Yanımızda Görmek İstiyoruz, Dediler
Eski Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi, kendisini derdest edenler arasında olan Konya Jandarma Bölge Komutanı Timurcan Ermiş’in “Sizi yanımızda görmek istiyoruz.” dediğini söyledi.
15-16 Temmuz’daki darbe kalkışması sırasında Jandarma Genel Komutanı olan, ancak daha sonrasında yapılan Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısı ile emekliye ayrılan Orgeneral Galip Mendi, 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu’na bilgi verdi.
Darbe kalkışması sırasında derdest edilen Mendi, o gece yaşananları, savcılığa verdiği ifade dışında ilk kez kamuoyuna da açıklamış oldu.
“Olağanüstü Bir Durum Olduğunu Hissetmeye Başladım”
Al Jazeera’de yer alan habere göre, 15 Temmuz günü, olayla ilgili hiçbir bilgisi olmadığı için Ankara’da Gazi Orduevi’nde bir düğüne katıldığını söyleyen Mendi, geceyi özetle şöyle anlattı:
“21.30 sıralarında bana eşlik eden emir astsubayım vardı. Bana Genelkurmay kapısı önünde silah sesleri geldiğini ifade etti. Ancak yoldan geçen bir aracın da ateş açmış olabileceğini ifade etti. ‘Detaylı bilgi edin, gel.’ dedim. 5 dakika sonra ‘Komutanım çatışma varmış.’ dedi. Düğün sahibine ‘Allahaısmarladık.’ dedim, eşimle birlikte kapının önüne çıktım.
Jandarma Genel Komutanlığı Harekât Merkezi’ni aradım. Cevap alamadım. Genelkurmay’ı aradım, cevap alamadım. Olağanüstü bir durum olduğunu hissetmeye başladım. Kurmay Başkanlığı’na o sırada vekâlet eden Tümgeneral Arif Çetin’i aradım. Kurmay Başkanı izindeydi. ‘Arif,’ dedim ‘olağanüstü bir şeyler var.’. ‘Duydum komutanım, ben de cevap alamadım.’ dedi. ‘Atla git, ben de üstümü değiştirip geleceğim.’ dedim.”
“Emir Subayım Koşarak Yanıma Geldi”
“Onunla konuşmamız bittikten 15-20 saniye sonra benim 8 senedir emir subaylığımı yapan yarbay [Piyade Yarbay Murat Yılmaz, şu anda tutuklu] heyecanla koşarak yanıma geldi. Onunla gitmediğim için düğün salonuna, şaşırdım. Sivil giysili, pantolon, tişörtlü. ‘Komutanım, sizi Genelkurmay Başkanı ile İkinci Başkan Genelkurmay Karargâhı’nda bekliyor.’ dedi.”
“İster İstemez İnandım”
“Tabî o güne kadar, emir subayıyla ilgili olağanüstü bir şey duymadım, herhangi bir merciden olumsuz da bir şey gelmediği için... Eşime ‘Arabaya gidelim, ben üzerimi değiştireyim.’ dediğim ân tekrar atıldı bu yarbay. ‘Komutanım, sizi acele istiyorlar, hanımefendiye arkada araba hazırladık.’ dedi. İster istemez inandım yani. Kendinizi benim yerime koyduğunuz zaman muhtemelen aynı hareket tarzını uygulardınız.
Ben arabaya bindim, bu emir subayı da bindi ön tarafa. Araba hareket etmeden bir saniye önce, bir saniye sonra, Konya Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Timurcan Ermiş, bu da tutuklu şu ânda, benim oturduğum arkada sol taraftaki kapıyı açtı, bindi. Binmesiyle araba hızla hareket etti.”
“Sizi Yanımızda Görmek İstiyoruz, Dedi”
“Şoför erdi. Daha sonra onun ifadesini de aldı savcılık. Öndeki emir subayı tabanca çekmiş, ‘Süratle yürü.’ demiş.[Timurcan Ermiş’i] Eğitim elbiseli görünce, bir de Konya’dan gelmesi için benden müsaade alması lazım. Tepki gösterdim. ‘Ne arıyorsun burada, ne işin var, bu kıyafet ne?’ dedim. ‘Size Akıncı Üssü’nde bilgi verilecek.’ dedi. ‘Ne Akıncı’sı? Sen manyak mısın?’ Affedersiniz, buna benzer tepkiler gösterdim. Bir müddet sonra bu tepkiler üzerine ‘Sizi yanımızda görmek istiyoruz.’ dedi. Ben şiddetle buna karşı çıkarak, ‘Sen çete misin? Senin niye yanında olayım?’ diye tepki gösterdim.”
“Ermiş YAŞ Toplantısında Emekli Edilecekti”
Mendi, Konya Jandarma Bölge Komutanı Timurcan Ermiş’in darbe kalkışması yaşanmadan önce 3-5 Ağustos 2016’da olması planlanan YAŞ toplantısında emekli edileceklerden biri olduğunu söyledi. Mendi hatırladığı kadarıyla, Ermiş ile ilgili MİT’ten ve Emniyet’ten Gülen örgütü içerisinde olduğuna dâir bilgi geldiğini söyledi. Galip Mendi, “Bunun hangi kişilere hizmet ettiğini anlamamam mümkün değildi.” dedi.
Eski Jandarma Genel Komutanı, tepkilerinin sürmesi üzerine şu ânda tutuklu bulunan Timurcan Ermiş’in tabancasını çekip, mermi sürdüğünü söyledi.
“Önümüze Bir VIP Minibüs Geçti”
Emir subayı Murat Yılmaz’a da “Yanımda 8 yıl kaldın, yılan beslemişim.” dediğini belirten Mendi devamında şunları anlattı:
“Akıncı Üssü’ne yaklaşırken birden önümüze bir VIP minibüs [Timurcan Ermiş’in Ankara’ya geldiği minibüs] geçti. Akıncı’ya geldiğimiz zaman burada minibüs durdu, arkasında da biz durduk. Birden içeriden, önce 7-8 kişi, sonra 25-30’a çıktı. Havacı, pilot tulumlu, ellerinde tabancalarla bir grup peyda oldu. Arabanın etrafına ve minibüsün etrafına dizildiler. Hattâ bazıları fener tuttular. Tuğgeneral arabadan inerek minibüsün yanına gitti, minibüsün kapısı açıldı. Ben içeriyi görmedim. Bir şeyler konuştular.”
“Minibüsteki Belki de Adil Öksüz’dü”
Mendi komisyona, ertesi gün kendisini kurtaran Halil isimli astsubayın VIP minibüs içerisinde iki sivil kıyafetli, saçlarını yana taramış kişi olduğunu söylediğini aktardı. Halil’in şüpheli davranışları olduğunu, üsse geldikleri sırada bulunduğu arabanın direksiyonuna geçtiğini, ertesi gün ise kendisini kurtardığını söyledi.
Mendi, minibüsteki kişilere ilişkin kendi değerlendirmesini ise şu sözlerle anlattı:
“Orada kafa adamlardan bir tanesi vardı. İmam dedikleri. Belki de Adil Öksüz’dü. Bilemiyorum. Ben tepki verene kadar beni hep komuta yerindeki generallerin yanına götüreceğini ifade etmişti. Ben tepki verdiğim için muhtemelen beni... 300 metre arabayla yol aldıktan sonra su deposuna benzer bir binanın önünde durduk.”
“Yunanlılara Esir Olsaydım, Bu Muameleyi de Görmezdim”
Galip Mendi, üzerinde Sorgulama Merkezi yazan bir odaya alındığını, daha sonradan buranın pilotların eğitimi için kullanılan bir yer olduğunu öğrendiğini anlattı.
“Bir grup geldi, ellerinde tabancalar, ortalarında bir yüzbaşı, o da havacı, karşımda durdu. Ben, dedi ‘Falanca örgüt adına sizi tutuklamaya geldim.’ dedi. Ben örgütün adını anlamadım, o ânda sinir sistemi de alt üst olmuş durumda...
Ben tepki gösterdim. ‘Sen yüzbaşısın, kimi tutukluyorsun, ben orgeneralim. Ben yıllarca senin ve ailenin huzuru, güvenliği, asayişi için dağda bayırda görev yapan bir komutanım. Yazıklar olsun size.’ dedim. ‘Ben emir aldım.’ dedi pervasızca. Elimi, ayağımı plastik kelepçe ile bağladılar. Kafama da bir başlık geçirdiler. Öyle bir hırsla sıktı ki o kelepçeyi, ‘Yunanlılara esir olsaydım bu muameleyi de görmezdim.’ dedim.”
“Sizi Vuracaklar, Dedi”
Mendi, daha sonra kendisinin tutulduğu yere, Kara Kuvvetleri Eğitim Doktrin Komutanı Orgeneral Kamil Başoğlu’nun getirildiğini söyledi. Mendi, Başoğlu’nun da evinden alınıp oraya getirildiğini anlattı.
“Saat sanırım 11 gibi akşam arabanın şoför mahalline geçen jandarma astsubay seslendi ‘Komutanım, buradan hemen kaçmamız lâzım, sizi vuracaklar, duydum.’ dedi. Onun arabayı park ettiği yere koşarak gittik. Oradan dışarıya çıktık.”
Mendi'nin milletvekillerinin sorusu üzerine bazı konularda verdiği cevaplar ise şöyle:
“İmamın Evi, Komuta Merkezi Oldu”
“Arif Çetin, karargâhın bunlar tarafından ele geçirildiğini görünce, benimle irtibatı kuramayınca, jandarma genel komutanlığının karşısında camii var. O camii imamının evini komuta merkezi hâline getirmiş. Benimle irtibatı koptuğu için, adımı kullanarak il jandarma komutanlıklarına mesajlar çekmiş.”
“YAŞ’ta İşlem Yapılacaktı”
“Kuvvetli şüphe olanlarla ilgili YAŞ’ta işlem yapılması konusunda mutabakata varmıştık. Şura’ya kadar Genelkurmay Başkanlığı’nın MİT ve Emniyet’ten bilgi istendiğini biliyorum. Genelkurmay Başkanı bizimle paylaşıyordu. Bize iki defa dosya getirdiler. Bunun içinde general de vardı.”
“Tayin Durdurmadım”
Daha önce komisyona bilgi veren eski İçişleri Bakanı Efkan Âlâ, Mendi’ye darbeciler arasında olan özel kalem müdürü Ertem Öktem’i değiştirmesi gerektiğini söylediğini, ancak bunu yapmadığını anlatmıştı. Âlâ, “O da hain çıkınca, pişman olduğunu söyledi.” demişti. Mendi, eski Özel Kalem Müdürü’nün tayini çıkmasına rağmen durdurmadığını söyledi, “Kesinlikle yalan.” dedi.
“Bu Bir Proje”
“Bu bir proje. Ülke ismi vermek istemiyorum ama belki Büyük Ortadoğu Projesi’ni de içine alan bir proje. Bu projeden Türkiye’nin de mâlesef nasibini aldığını düşünüyorum.”
“Darbeyi Önceden Biliyordu” İddiası
“Bir seneden beri kuvvet komutanıydım. Bunu ispat etsinler, edemeyeni lanetle kınıyorum. Aleyhimde bunu kim dediyse [Tutuklu Tuğgeneral Celal Şahin] kendini kurtarmak için feryat ediyor.”
“Kandırılmış Generaller”
“Beni en çok üzen, çocukken kanmış olabilir ama general rütbesine gelmişken bu FETÖ’nün Türkiye üzerinde proje olduğunu anlamaması mümkün değil. Ya maddî çıkarı var, ya şantaj yapılıyor. Örgüt bu şantajı yıllarca çok iyi becerdi. ABD’de yayın yapan bir sitede gönderilen paralarla ilgili bazı generallerin de isimleri var. 185 bin dolar gibi paralar gönderilmiş bu siteye göre.”
HABERE YORUM KAT