1. HABERLER

  2. HABER

  3. Mehmet Görmez’den Riyad’daki festival görüntülerine tepki: İslam'ın değerlerine saldırı
Mehmet Görmez’den Riyad’daki festival görüntülerine tepki: İslam'ın değerlerine saldırı

Mehmet Görmez’den Riyad’daki festival görüntülerine tepki: İslam'ın değerlerine saldırı

Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Suudi Arabistan'ın Riyad kentindeki bir festivalde, Jennifer Lopez'in konserinde Kâbe siluetinin dekor olarak kullanılmasına tepki gösterdi.

19 Kasım 2024 Salı 22:59A+A-

Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, bunu "İslam’ın değerlerine açık bir saygısızlık" olarak nitelendirdi. Kâbe’nin tüm Müslümanların ortak kutsalı olduğunu vurgulayan Görmez, "Çocuklara hac ve umre eğitimi vermek için dahi Kâbe maketini kullanmayı yıllardır caiz görmeyen Suud ulemasının sessizliği ise bir başka fecaattir." dedi

Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da düzenlenen bir eğlence festivalinde Kâbe silüetinin sahne dekoru olarak kullanılması, sosyal medyada ve İslam dünyasında büyük tepki topladı. Prens Selman’ın ülkeyi sekülerleştirme programı kapsamında festivalde sahne alan şarkıcı Jennifer Lopez’in performansı sonrası düzenlenen etkinliklerde, dansçıların Kâbe’nin dijital görüntüsü önünde gösteri yaptığı anlar büyük tartışmalara yol açtı.

Bu görüntülere bir tepki de Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’den geldi. Görmez, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, yaşananları sert sözlerle eleştirdi.

'KÂBE SİLÜETİNİN DEKOR OLARAK KULLANILMASI MÜMİNLERİ YARALAMIŞTIR'

Görmez, açıklamasında şunları ifade etti:

“İslam’ın hiçbir değeriyle bağdaşmayan bir eğlence festivalinde, Kâbe silüetinin tahkir edici basit bir sahne dekoru olarak kullanılması ve bunun birkaç kez tekrarlanması, bütün müminleri derinden yaralamıştır. Müslümanların en yüce şiarının, bu tür gayr-i meşru ve gayr-i ahlaki etkinliklere alet edilmesi, kelimenin tam manasıyla İslam’ın harimi ismetini ihlaldir.”

Kâbe’nin herhangi bir milletin ya da devletin değil, yeryüzündeki iki milyar Müslümanın ortak kutsalı olduğunu vurgulayan Görmez, bu saygısızlığın kabul edilemez olduğunu belirtti. Görmez, “Ümmetin kıblegâh ve ziyaretgâhı, İslam’ın en büyük şiarı, en mukaddes simgesi, tevhidin ve vahdetin yegane nişanesidir. O, Mescid-i Haram’dır yani saygın ve dokunulmazdır." dedi.

'SUUD ULEMASININ SESSİZLİĞİ İSE BİR BAŞKA FECAATTİR'

Yaşanan görüntülerin ardından yetkililer tarafın yapılan açılamaları eleştiren Görmez, "Çocuklara hac ve umre eğitimi vermek için dahi Kâbe maketini kullanmayı yıllardır caiz görmeyen Suud ulemasının sessizliği ise bir başka fecaattir." ifadesini kullandı.

Görmez, olayın Gazze’de yaşanan insanlık trajedisiyle eş zamanlı olarak gerçekleşmesine dikkat çekerek, şu ifadeleri kullandı:

“Bu fecaatin Müslümanlar açısından yakın tarihin en zor günlerinde Gazze’de, en zalimane cinayet ve katliamın yaşandığı bir vakitte gerçekleşmesi ise bütün yüreklerde ve hafızalarda silinmesi imkânsız acılar bırakmıştır. Müslümanların en büyük şiarı olan Kâbe-i Muazzama’nın azametini korumak, her bir müminin en doğal hakkıdır.”

Görmez'in sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım şu şekilde:

"Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da, İslam’ın hiçbir değeriyle bağdaşmayan bir eğlence festivalinde, Kâbe silüetinin tahkir edici basit bir sahne dekoru olarak kullanılması ve bunun birkaç kez tekrarlanması, bütün müminleri derinden yaralamıştır.

Müslümanların en yüce şiarının, bu tür gayr-i meşru ve gayr-i ahlaki etkinliklere alet edilmesi, kelimenin tam manasıyla İslam’ın harimi ismetini ihlaldir.

Kâbe, hiçbir kavmin, aşiretin, milletin ya da devletin malı değildir. Yeryüzündeki iki milyar Müslümanın en büyük kutsalıdır. Kâbe-i Muazzama, Hz. Adem’den Hatemü’l-Enbiya Hz. Muhammed Mustafa’ya (sav.) kadar bütün peygamberlerin en yüce mabedidir. Ümmetin kıblegâh ve ziyaretgâhı, İslam’ın en büyük şiarı, en mukaddes simgesi, tevhidin ve vahdetin yegane nişanesidir. O, Mescid-i Haram’dır yani saygın ve dokunulmazdır.

Bu saygısızlığa İslam dünyasından yükselen itirazlar üzerine kimi yetkililerin yaptığı açıklamalar ise kelimenin tam anlamıyla “özrü kabahatinden büyük” nevidendir. Söz konusu tutarsız açıklamalar ya Kâbe’nin değerini yeterince bilmediklerini ya da bildikleri halde bunu kasten yaptıklarını ortaya koymaktadır ki her ikisi de ayrı ayrı birer fecaattir. Çocuklara hac ve umre eğitimi vermek için dahi Kâbe maketini kullanmayı yıllardır caiz görmeyen Suud ulemasının sessizliği ise bir başka fecaattir.

Bu fecaatin Müslümanlar açısından yakın tarihin en zor günlerinde Gazze’de, en zalimane cinayet ve katliamın yaşandığı bir vakitte gerçekleşmesi ise bütün yüreklerde ve hafızalarda silinmesi imkânsız acılar bırakmıştır.

Müslümanların en büyük ve en kutsal şiarları olan Kâbe-i Muazzama’nın azametini korumak, Kâbe’nin Rabbine aklı, kalbi ve ruhuyla iman eden her bir ferd-i müminin en tabii hakkıdır."

 

HABERE YORUM KAT

8 Yorum