Meclis, protokolü ne yapacak?
Ermenistan'la bir protokol yaparak, barış sürecini başlatmak iyi.
Bu, Türkiye'nin bölgeyi barış havzası haline getirme ve Türkiye'nin stratejik derinliğini besleme politikasına uygun.
Ayrıca, Ermeni diasporasının uluslararası planda sürdürdüğü soykırım suçlamasının da, "Tarih komisyonu" marifetiyle bir ölçüde püskürtülmüş olması söz konusu ki, yabana atılır bir hadise sayılamaz.
Ancak...
Sürecin Azerbaycan'ın kaygıları ile ilgili boyutu henüz netleşmiş değil.
Evet, protokol, Meclis'in onayı ile yürürlüğe girecek.
Başbakan olsun, Dışişleri Bakanı olsun açık taahhütlerini bildirdiler.
Karabağ konusunda Azerbaycan'ı tatmin edecek bir gelişme olmadan, bu protokolün Meclis'ten geçmeyeceğini söylediler.
Başbakan, taa Azerbaycan Meclisi'ne giderek bu taahhüdünü ifade etti.
Beklenen, şu anda tüm Yukarı Karabağ sorununun çözülmesi değil. Zira bu sorunun çözülmesi Nahcıvan'la bağlantılı ve o da çok uzun müzakereleri gerektiriyor. (Sovyetler, gergin sınır politikası çerçevesinde, Azerbaycan sınırları içinde bulunan Karabağ'ı özerk bölge yapıp Ermenistan'a bağlamışlar, Ermenistan toprağı içindeki Nahcıvan'ı da yine özerk bölge yapıp Azerbaycan'a bağlamışlar ve her iki özerk bölgenin ana ülkeler ile ilişkisi başından itibaren sorun haline gelmiş.)
Şu an beklenen, Ermenistan'ın, 1991-1993 yıllarında Ruslar'ın yardımıyla işgal ettiği Karabağ etrafında yer alan ve Karabağ'la Ermenistan'ı birbirine bağlayan 7 reyondan (Ağdam, Laçın, Kelbecer, Fizuli, Cebarayıl, Zengilan, Gubadlı) çekilmesi... Burası Azerbaycan toprağının yüzde 20'sine tekabül ediyor ve korkunç vahşetle gerçekleşen işgal sonrası 1,5 milyona yakın Azeri bu toprakları terk etmiş, "kaçkın-mülteci" hüviyetinde göçmen hayatı yaşamaya mecbur bırakılmış.
Bu işgal BM tarafından kınanmış ama aradan 18 yıl geçmiş olmasına rağmen hiçbir şey değişmemiş.
AGİT çerçevesinde oluşturulan Minsk Grubu -ki dışişleri bakanları ile protokol imzasında iki bakanın arkasında yer almışlardı- bugüne kadar bir ilerleme sağlamış değil.
En son medyaya yansıyan iddialarda Ermenistan'ın, Türkiye ile barış sürecini başlatabilmek için hiç olmazsa 5 reyondan çekileceği ve Karabağ'la Ermenistan arasında da Laçin koridorunun açılacağı belirtilmekteydi.
Protokol imzalandı...
Meclislere gelecek.
Ama henüz Ermenistan'dan gelen bir adım yok.
Azerbaycan'dan tepkiler geliyor.
Onun Türkiye'deki yansımaları sert.
Ve zaman daralıyor. Takvim sıkışıyor.
Meclis'te protokol ne zaman görüşülecek? Acaba haftaya mı?
Meclis, protokolü görüşmek için Karabağ'da atılacak adımları bekleyecek mi?
Yoksa Meclis'te hiç görüşme olmayıp da, sadece protokolün oylaması mı yapılacak?
Böyle bir oylamada CHP ve MHP'nin olumlu oy vermeyeceği belli.
Sadece AK Parti'nin oylarıyla geçmesi söz konusu mu?
AK Parti grubu, Karabağ'da hiçbir gelişme olmadan protokole onay verir mi?
Her şeyden önce, Başbakan'ın o sözleri kayda geçmişken, Karabağ'da hiçbir gelişme olmadan protokolün Meclis'e getirilmesi mümkün mü?
Karabağ'da gelişme olmadan protokol Meclis'e gelmeyecekse, protokolü imzalayanların ya Karabağ'da ilerleme olacağına dair kuvvetli bir ümitleri bulunmaktadır ya da...
"Ya da"sı çok girift.
Şu anda, Ermenistan'ın Karabağ'la ilgili tavrı çok flu gözüküyor.
Diaspora'nın baskıları Ermenistan'ı, "Sanki Sarkisyan çok taviz verdi de, bundan sonra adım atmamalı, Karabağ'da gerilememeli" istikametine sürüklemeye çalışıyor.
Bundan sonraki süreçte hiç kimse, "Canım hele bir Meclis imzalasın, Sarkisyan'a biraz süre tanıyalım, ondan sonrası gelir" şeklindeki bir uluslararası manipülasyona boyun eğilmesini kabul edecek noktada değil. Bu noktada gerek Azerbaycan'da, gerekse Türkiye'de önemli bir duyarlılığın oluştuğunu görmek gerekiyor.
Başsağlığı:
İki gün önce Ergun Göze Bey'i ve önceki gece de elim bir kazada Prof. Dr. İbrahim Canan Hoca'yı kaybettik. İlim ve fikir hayatımızın bu iki önemli simasına Allah'tan rahmet, ailelerine, yakınlarına, dostlarına başsağlığı diliyorum. İnna lillah ve inna ileyhi raciun.
BUGÜN
YAZIYA YORUM KAT