Mazlumder Genel Başkanı Şebbiha Taziyesinde mi!
Mazlumder Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal’ın Tahran’daki HizbulEsed ofisinde Mustafa Bedreddin için düzenlenen taziye merasimine katıldığı iddia edildi.
HAKSÖZ HABER
Mazlumder’in Suriye halkının Esed rejimine karşı başlattığı isyanın ilk döneminde direnişe açık destek vermesine rağmen, bilahare hat değiştirdiği ve direniş karşısında İran’ın tezlerine yakın bir tutum takındığı biliniyor. Bu çerçevede Mazlumder Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal’ın bu tutum değişikliğini Suriye halkının Esed zulmüne karşı silahlı direnişe yönelmesini gerekçe göstererek izaha kalkıştığı gözlenmekteydi.
İşte Mazlumder Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal en son takındığı tavırla kafa karışıklığını gidermiş ve açık biçimde safını ortaya koymuş oldu. İran’a bağlı haber kaynakları ve medya organları Ahmet Faruk Ünsal’ın, İran’ın başkenti Tahran’da önceki gün ‘Hizbullah’ın ofisinde Mustafa Bedreddin için yapılan taziye merasimine katıldığı haberini geçtiler.
Bilindiği gibi, HizbulEsed’in ikinci adamı Mustafa Bedreddin geçtiğimiz hafta Suriye’de öldürülmüştü. Önce Siyonistlerce gerçekleştirilen bir saldırı sonucu öldürüldüğü iddia edilen Bedreddin hakkındaki gerçek birkaç gün içinde ortaya çıkmış ve HizbulEsed İsrail yalanından vazgeçmek zorunda kalmıştı. Suriye halkının katili tağuti Esed rejiminin şebbihalığını üstlenmiş bir isim olan Bedreddin için Lübnan’da büyük törenler düzenlenmiş, aynı şekilde İran’da da taziye programı tertip edilmişti.
Sözkonusu haberlerde İran Savunma Bakanı’nın da katıldığı törene pek çok örgüt ve devlet yetkilisi ile birlikte Türkiye’den de tescilli İran yanlılarının katıldığı bilgisi yer almaktaydı. Ve ne acıdır ki, sözkonusu törene katılanlar arasında Mazlumder Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal’ın da ismi geçmekteydi.
Bu iddialar doğruysa Mazlumder’in isminden başlayarak her şeyini tartışmaya açmasının tam zamanıdır! Suriye’de işkence, katliam ve vahşet rejiminin gönüllü muhafızlığını, kulluğunu üstlenmiş ve direnişçilerce hak ettiği cezaya çarptırılmış bir ismin taziyesine katılmak doğrudan Suriye halkının katledilmesine destek vermek, arka çıkmak değil midir? Ve böylesi açık bir zulme taraf olan bir tavrın sahipleri artık mazlumlar adına konuşmayı bırakıp, doğrudan zalimlerin sözcülüğünü üstlenmiş olmazlar mı?
HABERE YORUM KAT