1. YAZARLAR

  2. Osman Atalay

  3. Mazlum Suriye halkının yanındayız!
Osman Atalay

Osman Atalay

Yazarın Tüm Yazıları >

Mazlum Suriye halkının yanındayız!

15 Aralık 2011 Perşembe 00:42A+A-

Pazar günü Beyazıt meydanında SURİYE HALKI İLE DAYANIŞMA PLATFORMU’nun düzenlediği Suriye Müslümanları ile dayanışma gösterisine Suriye dayanışma derneği, Suriye Türkmenleri derneği, Özgürder, AKV, AKDAV, AKABE, Medeniyet derneği, İHH, Mazlumder destek verdiler.

Birçok sivil toplum kuruluşu temsilcileri orada idi. Muharrem ayı bu yıl coşku ile kutlanırken, Suriye’de yaşananların Kerbela’da ehli beyt’in başına gelenlere ne kadar benzediğine şahit oluyoruz. Kerbela’yı yüzyıllardır unutmamaya ve unutturmamaya çalışırken, onu tarihte değil bugün Hama’da Humus’da Deraa’da hâlâ yaşıyor olmamız ne kadar acı. Suriye’de her gün Aşura, her yer Kerbela iken bizler Suriyeli kardeşlerimize sahip çıkma noktasında maalesef Kur’an ile siyaset arasına sıkıştık kaldık. Politikacılarımız olaya siyasi rant olarak yaklaşıyor, din adamlarımız her zamanki gibi meseleye fazla taraf olmamaya çalışıyor. Suriye’de 21. yüzyılın Kerbela’sına sessiz kalmamızı bir tek tarih ve Suriye Müslümanları unutmayacak herhalde. Ben pazar günü Beyazıt meydanında bulunan STK’ların ortak bildirisini genel hatlarına dokunmadan aynen yayınlıyorum. Kafaların özellikle karıştırılmaya çalışıldığı ortamda, bir kez daha Suriye meselesine bakışımızı ortaya koyma açısından çok önemli, CHP, Atatürkçü Düşünce Derneği ve ulusalcı çevreler ile aynı kampta birleşen sağ, İslamcı muhafazakâr parti, lider, yazar ve aydınlara ithaf olunur.

“40 yılı aşkın bir süredir Suriye’de baskı, işkence ve zulümle iktidarını korumaya çalışan Baas cuntası Suriye halkına yönelik katliam ve sindirme politikalarına hız vermiş durumda. Ortadoğu’da yükselen adalet ve özgürlük taleplerinin Suriye’de de yankılanması karşısında paniğe kapılan Esad diktatörlüğü Suriye İntifadasını tanklarla bastırmaya çalışıyor.

Bizler Türkiyeli Müslümanlar olarak Suriyeli kardeşlerimizin maruz kaldığı bu sistematik vahşetten ötürü büyük bir acı ve öfke; teslimiyet ve iradesizliğe karşı yükselttiği direnişle ise onur duymaktayız. Suriye yönetimi baskı ve zulüm politikalarına son vermeli, halkın özgürlük ve adalet taleplerini bastırmak için üzerlerine sürülen tanklarını, asker-sivil çetelerini derhal geri çekmelidir. Arabıyla Kürdüyle Sünnisiyle Alevisiyle tüm Suriye halkının kendilerini özgürce ifade edebilmeleri, işkence, tutuklanma, kaybedilme korkusu olmaksızın yönetimi eleştirebilme ve serbest seçimlerle değiştirebilme haklarının önündeki tüm engeller derhal kaldırılmalıdır.

Bizler Ortadoğu’da yaşanan sorunlara emperyalistlerin müdahil olmalarını asla haklı ve meşru bulmuyoruz. Bu yönüyle uluslararası medyada dillendirilen Suriye’ye dış müdahale senaryolarını şiddetle reddediyor ve Suriye muhalefetine de hiçbir gerekçeyle sömürgeci güçlerden yardım dilenir pozisyona düşmemeleri gerektiğini hatırlatıyoruz. Bununla birlikte ülkeyi emperyalist güçlerin manipülasyonlarına açık hale getiren şeyin Baas cuntasının katliamcı politikaları olduğu gerçeğinden hareketle, bu tür kirli senaryoların boşa çıkartılması için öncelikle Baas rejiminin iktidardan çekilmesini talep ediyoruz.

Bizler Türkiyeli Müslümanlar olarak Tunus’tan başlayıp Mısır’a, Libya’ya, Bahreyn’e, Yemen’e, tüm Ortadoğu’ya yayılan İntifada ile onur duyuyoruz. Şii ya da Sünni olmalarına bakmaksızın, Müslüman halkların iradelerinin despotik azınlık yönetimleri eliyle gasp edilmesini reddediyoruz. Tüm Müslümanları da adaletli olmaya, tutarlı olmaya, kendimiz için talep ettiğimiz her şeyi kardeşlerimiz için de istemeye çağırıyoruz!

Bizler, İslam coğrafyasında özgürlük ve adalet şiarıyla ayağa kalmış tüm Müslümanların direnişlerini destekliyoruz. Baskıcı, zalim iktidarların zulümlerine karşı tüm Ümmeti ve insanlığı duyarlılığa, Müslüman ve müstezaf halklarla dayanışmaya davet ediyoruz. On yıllardır silah zoruyla geniş kitlelere hükmeden azınlık diktalarına, cuntalara, işbirlikçilere karşı harekete geçen halkların yanında saf tutmanın hem kardeşlik hukukunun bir gereği, hem de vicdani bir sorumluluk olduğunun altını çiziyoruz.”

YENİ AKİT 

YAZIYA YORUM KAT

1 Yorum