Dekanlık, bazı araştırma görevlilerinin baskı altına alındığı ve akademik özgürlüğün engellendiği iddialarını belgelerle yalanlarken “Provokasyona gelmeyelim” çağrısında bulundu

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi yine karıştı. Dekanlık, bazı araştırma görevlilerinin baskı altına alındığı, mobbing uygulandığı ve akademik özgürlüğün engellendiği şeklindeki iddiaları belgelerle yalanladı. Eğitimin sorunsuz gerçekleştirilmesi için çalıştıkları ifade edilen Dekanlık açıklamasında, “Fakültemiz, sözü edilen iddiaların tümünden uzaktır. Son üç yıl içinde hiçbir öğretim elemanı, fikir veya görüşlerinden dolayı ceza almamış, eleştiriye dahi muhatap olmamıştır. Öğretim elemanlarımız her yerde, her türlü toplantıya; eylem, gösteri, protesto, direniş vs. özgürce katılmışlardır. Bugüne kadar düşünce ve bu tutumları sebebiyle en ufak kısıtlamaya tabi olduklarına dair tek bir örnek mevcut değildir. Aksine öğretim elemanlarımızın akademik gelişimleri için, Fakültemiz bütün imkânlarını ayrım gözetilmeden seferber etmiştir. Bahse konu olayda eğitim faaliyetlerini aksatan araştırma görevlilerinden bazıları da maaş ve masrafları üniversitemizce ödenerek yurt içi - yurt dışı araştırma etkinliklerine gönderilmişlerdir. Adı geçen araştırma görevlilerinden; Utku Uraz Aydın ve Ece Baykal Fide Fransa'da doktora, Deniz Demir Paris, Bülent Kabaş Almanya, Deniz Güven Norveç, Sevilen Toprak Alayoğlu İspanya, Artun Avcıİsveç ve Kırgızistan'da araştırma yapmak üzere görevlendirilmiştir.” denildi. 

Hakkında soruşturma açılan öğretim elemanları için “sendika tercih veya üyeliği faaliyetleri ile hiçbir ilgisi yoktur. Mobing, fişleme ve baskı gibi iddialara gerekli cevabı İstanbul Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu 25.11.2013 tarihli kararıyla ve Danıştay Birinci Dairesi 2013/1642, 1708 ve 1889 numaralı kararlarıyla vermiştir. Bu bir takım provokasyonların sonucu, Nişantaşı kampüsünde sergilenen şiddet odaklı öğrenci eylemleridir, bu da daha önceki yıllara oranla büyük ölçüde azalmıştır.” Denildi.