HAKSÖZ HABER

15 Temmuz Darbe Girişimi tank ve tüfekle beceremediği şeyi farklı bir yönden başardı. Askeri darbe girişiminin ardından yaşanan süreç iyi yönetilemedi. Zor ve sarsıcı bir dönem olduğunu kabul etmek gerekiyor ancak yine de atılan bazı adımların hukuki açıdan sorunlu olduğu gerçeği değişmiyor.

Son derece basit suçlamalarla insanlar hapse mahkum edildi. Bank Asya’ya para yatıran veya Gülencilerin eğitim kurumlarında öğretmenlik-idarecilik yaptığı için “darbeci” muamelesi gören insanlar var. Bu tarz mağduriyetlerin doğal sonucu ise AK Parti ile aynı sosyolojiden çıkan bu insanların muhafazakar-dindar çevrelerden uzaklaşmasıyla sonuçlandı. Bundan en büyük zararı da AK Parti’nin kendisi gördü.

Şevki Yılmaz Yeni Akit’teki köşesinde “Sıra iktidarımızda” başlıklı bir yazı kaleme alarak bu mağduriyetlere dikkat çekti:

“İftiraya dayalı itiraflarla; işinden, aşından hatta eşinden edilen, ceza yiyen fetözede mağdurları kardeşlerimizden özür dilenerek tüm sosyal hakları acilen iade edilmelidir!

Ayrıca din istismarıyla ve uyduruk rüyalarla aldatılan cezaevlerinde vardiyalı yatmaya devam eden çoğunluğunu hanımların oluşturduğu “ibadet bölümü” dediğimiz mahkûmlara da mutlaka af çıkarılarak devlet millet kaynaşması yeniden sağlanmalıdır!”

Yılmaz'ın insani ve İslami hassasiyetlerle yaptığı bu çağrı göz ardı edilmemelidir. Toplumun geniş kesimlerini etkisi altına alan hukuk mağduriyetleri hakkında kapsamlı bir düzenleme ile acil çözüm yoluna gidilmeli.

Annelerinden ayrı büyüyen, babalarını hiç görmemiş hatta kimisi hapiste doğmuş çocukların acılarına son verilmelidir. Geç kalınmış olsa da atılacak bu adım acıları bir nebze de olsa hafifletecektir!