Beyrut Limanı'nda meydana gelen şiddetli patlamanın ardından ilk kez toplanan Lübnan Meclisi, başkent Beyrut'ta bugünden geçerli olmak üzere 15 gün süreyle olağanüstü hal (OHAL) ilan etti.

Meclis, Beyrut Limanı'ndaki büyük patlamanın ardından başkentteki Birleşmiş Milletler Bilim Eğitim ve Kültür Teşkilatı (UNESCO) binasında toplandı.

Devlet televizyonundan canlı yayınlanan toplantıda, Meclis, patlama günü Savunma Bakanlığı tarafından duyurulan 2 haftalık OHAL durumunu bugünden başlamak üzere 15 gün için onayladı.

Toplantıda ayrıca limandaki patlamaya tepki olarak parlamentodan çekilme kararı alan 8 milletvekilinin istifası da onaylandı.

Böylece 128 üyeli Lübnan Meclisi'ndeki milletvekili sayısı 120'ye gerilemiş oldu.

Meclis Başkanı Berri'den "sivil devlet ve yeni seçim yasası" vurgusu

Meclis Başkanı Nebih Berri, toplantıda yaptığı konuşmada, milletvekilleri Sami Cemayel, Nedim Cemayel, İlyas Hankeş, Paula Yakubyan, Mişel Muavvıd, Name Efram, Henri Helv ve Mervan Hammade'nin istifalarının kabul edildiğini açıkladı.

Ülkede reformları hayata geçirme ve yolsuzlukla mücadele edecek yeni bir hükümet kurma konusunda hızlı davranılması çağrısında bulunan Berri, "Ülke şu anda son nefeslerini alıp veriyor, bizim ise elimizde sivil devlet ve mezhepsel engellerden uzak yeni seçim yasasıyla cerrahi ameliyat gerçekleştirme dışında bir seçeceğimiz yok." dedi.

Beyrut Limanı'ndaki patlama

Beyrut Limanı'nda 4 Ağustos'ta patlayıcı maddelerin bulunduğu 12 numaralı depoda önce yangın çıkmış ardından tüm kenti sarsan çok güçlü patlama meydana gelmişti.

Cumhurbaşkanı Mişel Avn, patlamaya 6 yıldır Beyrut Limanı'ndaki bir depoda tutulan 2 bin 750 ton amonyum nitratın yol açtığını söylemişti.

Patlamada 171 kişinin hayatını kaybettiği, yaklaşık 6 bin kişinin yaralandığı ve 30-40 kişinin kayıp olduğu belirtilirken, yaralılardan 120'sinin yoğun bakımdaki tedavilerinin sürdüğü ve 1500 civarında da özel tedavi isteyen yaralı bulunduğu aktarılmıştı.

Lübnan resmi makamları, patlamaya saldırıdan ziyade "ihmalin yol açtığını" değerlendirmiş, bunun üzerine Lübnan sokağında sorumluların cezalandırılmasını talep eden protestolar yaşanmıştı.

Protestolar sonucunda, Lübnan Başbakanı Hassan Diyab hükümeti Cumhurbaşkanı'na istifasını sunmuştu.