Libya'nın düğümü: Sirte
Darbeci Hafter'in peş peşe aldığı yenilgilerden sonra Libya'da odak noktası artık, kritik bölgelerden Sirte. Masadan bir çözüm çıkar mı, belli değil ancak ordu güçleri, ülkelerini Hafter milislerinden kurtarmak için işaret bekliyor.
Elif Akkuş / TRT Haber
Libya'da darbeci general Hafter'in art arda aldığı ağır yenilgiler sonrası mücadele Sirte’de düğümlendi. Ordu birlikleri, Hafter’e bağlı milislerin ikmal merkezi olarak kullandığı Terhune’de kontrolü ele geçirmesinden sonra Sirte’ye yöneldi. Sirte halkı ve yerel aktörler Libya ordusuna desteğini açıklamıştı. Ne var ki, “kimliği belirsiz” bir savaş uçağı tarafından yapılan saldırı sonucu ordu güçleri Sirte’den çekildi. Aynı günlerde Tobruk’tan ve Hafter’i destekleyen ülkelerden siyasi çözüm çağrıları geldi. Libya hükümeti ise Sirte ve Cufra milislerden temizlenmeden masaya oturmayacağını duyurdu.
Çok geçmeden, Sirte’deki düğümün çözülmesi için diplomasi trafiği hız kazandı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve MİT Başkanı Hakan Fidan'ın Libya ziyareti Türkiye'nin, Libya'nın meşru hükümetine verdiği desteği yineler nitelikteydi. Ardından Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın ziyareti ve Başbakan Fayiz es-Serrac ile görüşmesindeki sözleri Türkiye'nin Libya'nın toprak bütünlüğüne verdiği önemi ve Libya halkına olan desteğini bir kez daha ortaya koydu. Libya'nın meşru kanadında bunlar yaşanırken diğer tarafta Hafter'e destek veren ülkelerin hedefinde yine Türkiye vardı. Türkiye'yi hedefe koyan ülkeler, Libya halkının yaşadığı acıları, ölümleri, toplu mezarları, zorunlu göçleri, sivil yerleşim birimlerine tuzaklanan patlayıcıları görmezden geldi. Çünkü tek düşündükleri, Libya topraklarındaki çıkarlarıydı. Bu çıkarların başında da petrol hilali bölgesi geliyor. İşte Sirte, tam da bu petrol hilalinin kalbinde. Hafter’i destekleyen ülkeler için Libya’da yitip giden hayatların halen bir önemi yok.
Masada mı cephede mi çözülecek?
Trablus'un ateş hattından çıkarılması gibi Libya için büyük önem taşıyan bir operasyonun ardından başkentte insanlar rahat nefes aldı. Hedef gözetmeksizin atılan roketlerin düştüğü sokaklarda insanların öldüğü başkent o günleri geride bıraktı. Ancak hem Libya hükümeti için hem de meşru hükümete destek veren Türkiye için esas olan Libya'nın toprak bütünlüğü. Bu nedenle ordu güçleri yeni operasyonlar için teyakkuz halinde. Öncelikli hedefler iki stratejik nokta, Sirte ve Cufra.
2020’nin başlarında Libya hükümetinin elinde olan Sirte, yoğun çatışmaların yaşandığı bir dönemde Hafter’e bağlı milislerinin eline geçti. O günden bu yana da darbeci generalin elinde. Hafter ve destekçileri bölgeyi ellerinde tutmaya çalışıyor. Çünkü Sirte'den Bingazi'ye uzanan hatta büyük öneme sahip 4 kritik terminal var. Meşru hükümet toprak bütünlüğü ve ülkenin petrol gelirleri açısından Sirte'nin milislerden temizlenmesi gerektiğini vurgularken, Hafter’i destekleyenler bu bölgeyi kaybederlerse Libya'daki varlıklarının bir anlamı kalmayacağını düşünüyor. Bu nedenle de direniyor ve Hafter'e destek vermeye devam ediyorlar.
Sirte için son dönemde masada çözüm seçeneği gündemde. Sürecin çatışmasız sonlanması mümkün mü? Bu soru halen yanıtını bulmuş değil. Ancak öngörü, "masa" konusunda iyi bir karneye sahip olmayan Hafter ve destekçisi ülkelerin hamlelerinin daha öncekiler gibi saldırgan olabileceği yönünde. Defalarca devrilen ateşkes masaları da düşünülünce son müzakerelere umutla bakmak pek mümkün değil. Bu yüzden Libya halkının beklentisi çok yüksek değil. Başkentin ateş hattından çıkarılmasının ardından Vatiyye Hava Üssü'ne yönelik saldırı da hatırlandığında umutlar biraz daha azalıyor.
Cephe hatları hazır
Ordu güçlerinin Sirte'de saldırıya uğradıktan sonra çekildiği hatta ve Ebu Greyn cephesinde Libya ordusu hazır ve bekleyişini sürdürüyor. Askerler, "Komutanlarımızdan gelecek emri bekliyoruz" diyor. Eğer masada çözüm olmazsa Libya ordusu ülke topraklarını darbeci Hafter’in milislerinden temizlemekte kararlı. Ordusu Sözcüsü Muhammad Ganunu, Kurban Bayramı’nda bu hatlardaki cepheleri ziyaret etti. Mesajı çok netti; "Yakında bir bayram daha yaşayacağız." Bu açıklama yeni bir operasyonun sinyali olarak görüldü.
Sirte ve Cufra'da halk Libya ordusunu bekliyor
Sirte ve Cufra halkının ne istediği de önemli. Trablus çevresi ve Terhune'nin Hafter’e bağlı milislerden temizlenmesinden sonra ortaya çıkan tablo, işlenen insanlık suçlarını ve savaş suçu delillerini ortaya koymuştu. Sirte'de geçtiğimiz günlerde Hafter'in fotoğrafını asmak istemediği için bir spor eğitmeni işkence gördü. Sirte'nin içinden gelen haberler, tıpkı Trablus'ta olduğu gibi sivil yerleşim alanlarının patlayıcılarla tuzaklandığı yönünde. Yani Sirte ve Cufra’daki tablo Trablus ve Terhune'den farklı olmayacak. Sirte halkı ve kentin önde gelen isimleri Sirte'ye yönelen Libya ordusuna bağlı olduklarını açıklamıştı. Ancak süreç bekledikleri gibi ilerlemedi. O günden beri yaşadıkları toprakların meşru hükümetin kontrolüne geçmesini bekliyorlar. Şiddetten, işkenceden, baskıdan, mayınlardan uzak bir yaşam için...
HABERE YORUM KAT