HAKSÖZ HABER

Sadece PKK'nın kullandığı sanılan birçok Kürtçe sözcüğe karşı Türkiye'de algılar Kürtçe'ye yönelik bir nefreti doğuruyor.  Kürtçe ifadelere dönük bu öfke, bu defa da bir akademisyenin gözaltına alınmasına neden oldu. “Biji Kürdistan” ifadesi yeniden suç kapsamına mı alındı?

Fırat Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Araştırma Görevlisi olan Hifzullah Kutum’un tutuklanmasına giden süreç 14 Eylül 2021’de sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı “Şoreşa Îlonê hemû Kurdan pîroz be, Bijî Kurdistan” (Eylül Devrimi tüm Kürtlere kutlu olsun. Yaşasın Kürdistan) paylaşımıyla başladı.

Irak Kürtlerinin Bağdat yönetimine karşı Eylül 1961’de başlattığı silahlı mücadelenin yıl dönümünü Kürtçe kutlayan Kutum hakkında Fırat Üniversitesi tarafından soruşturma açıldı.

Kutum’a, İİBF Dekan Vekili Prof. Dr. Kenan Peker tarafından gönderilen yazıyla önce uyarı cezası verildi. Kutum’un cezaya yaptığı itiraz ise reddedildi. Sosyal medyada rektörlüğün aldığı kararın adil olmadığı eleştirileri yapılırken, rektörlük Kutum’u açığa alarak suç duyurusunda bulundu.

Kutum suç duyurusunun ardından evinden gözaltına alındı. Poliste ifadesi alınan Kutum, çıkarıldığı mahkeme tarafından ‘terör örgütü propagandası’ yaptığı iddiasıyla tutuklandı.

Rektörlük ve mahkemenin aldığı karar yönelik birçok isimden tepki gelirken "Kürdistan denen bir coğrafyanın varlığı neden kabul edilmiyor?" sorusu mahkeme ve üniversiteye yöneltildi. 

AKP Milletvekili ve MKYK Üyesi Abdurrahman Kurt, sosyal medya hesabında, “Birileri Kürtler’e ait tüm değerleri PKK’lılaştırmaya çalışırken biz her kesime sağduyu ve birlik mesajları vermeliyiz. Kazananı olmayacak tuzaklara karşı dikkat, feraset sağ duyu ile adaletin tecellisine tedrici bir hal ile çaba sarf etmek bu ülke insanlarına, çocuklara borcumuzdur” diye yazdı.

Hüda-Par Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Şahin de, tutuklama kararının kabul edilemez olduğunu ifade ederek, ‘‘Kürdistan, Kürtlerin yaşadığı geniş bir coğrafyanın adıdır. Selçuklular, Osmanlı ve 1.Meclis döneminde çekincesiz olarak kullanılan Kürdistan ifadesi, İttihat Terakki uygulamaları ve 1925 sonrası geliştirilen resmi ideolojik söylem ile kademeli hafızalardan silinmeye çalışılmıştır” dedi.

Mazlum-Der'den de konuya yönelik, "Kürdistan ifadesinin kullanımı suç konusu yapılamaz!" başlıklı bir açıklama yapıldı.